- Katılım
- 7 Kas 2020
- Mesajlar
- 10,553
- Çözümler
- 1
- Tepkime puanı
- 13,916
- Puanları
- 113
- Yaş
- 41
- Konum
- Istanbul
- Burç
- Yengeç
- Cinsiyet
- Medeni Hal
Lütfen, bu kullanıcıyla bir anlaşma yapmak istiyorsanız, engellendiğini unutmayın.
Molla Câmî'ye iftira atan bedevînin sonu</label>
Mevlânâ Abdurrahmân Câmî (Molla Câmî) hazretleri Hiratta yetişen büyük âlim ve velîlerdendir. 1414 (H.817) de İranın Câm kasabasında doğdu. İmâm-ı Muhammed Şeybânî hazretlerinin neslindendir... Molla Câmî hazretleri, bir sene, Hicaza gitmek için yola çıktı. Her geçtiği şehirdeki âlimler onu karşılayarak, ziyâret edip, hayır duâsını aldılar. Bilmedikleri müşkillerini sorarak, verdiği cevaplara hayran kaldılar. Bağdâtta Eshâb-ı kirâm düşmanları ile yaptığı münâzaralarda hep gâlip geldi. Bâzı insaflı olanların tövbe etmesine sebeb oldu. Uğradığı yerlerde, sultanlardan, emîrlerden ve halktan pekçok hürmet, izzet ve ikrâm gördü. Daha önce vefât etmiş büyüklerin kabirlerini ziyâret etti. Medîne-i münevvereye geldiğinde, Peygamber efendimize olan muhabbetini dile getiren kasîdeler söyledi. NETİCE BAŞA BAĞLIDIR
Hikmetli sözleri meşhurdur. İşte bunlardan bir demet:
İhtiyarlık, gençliğin sonu ve netîcesidir. Netice ise, başa bağlıdır. Gençliğini iyi geçirenin, ihtiyarlığının da iyi geçeceği umulur.
Kötü kimse, başkalarının ayıplarını saymak isterken, kendini dile getirir.
Bir kimse bütün ilimleri kendinde toplasa, Allahü teâlânın rızâsına uygun hareket etmedikçe kurtulamaz.
GÜZEL BİR DEVESİ VARDI...
Mevlânâ Abdurrahmân Câmî, Hicaz seferi esnâsında çölde yaşayan bir bedevî ile karşılaştı. Molla Câmî hazretlerinin güzel bir devesi vardı. O deve bedevînin hoşuna gitti ve kendi kafasına göre bir fiyat biçerek deveyi satın almak istedi. Molla Câmî hazretleri, adamın ısrârına dayanamayarak verilen fiyata devesini sattı. Bedevî, kendi yükünü yükledi ve deveyi alıp gitti...
Aradan on gün kadar bir zaman geçtikten sonra, o deve çölde kum fırtınasına tutulup öldü. Bedevî, Mevlânâ Câmî hazretlerine gelip buldu ve; Bana hasta bir deveyi sattın diyerek, küstahça sözler söyledi. Haddinden fazla edebsizlik etti. Molla Câmî hazretleri, adama parasını geri vererek; Deve nerede öldü? buyurdu. O da; Falan yerde, istersen gidip görelim dedi. Molla Câmî, devenin öldüğü yere gitmeyi kabûl etti. Yola çıkmadan evvel, yakınlarından bir kimseye buyurdu ki: Bu adamın ölümü yaklaştı.
Nitekim, bedevî, Mevlânâ Câmî hazretlerini tam devenin kum fırtınasına tutulduğu yere getirince düşüp can verdi.
Mevlânâ Abdurrahmân Câmî (Molla Câmî) hazretleri Hiratta yetişen büyük âlim ve velîlerdendir. 1414 (H.817) de İranın Câm kasabasında doğdu. İmâm-ı Muhammed Şeybânî hazretlerinin neslindendir... Molla Câmî hazretleri, bir sene, Hicaza gitmek için yola çıktı. Her geçtiği şehirdeki âlimler onu karşılayarak, ziyâret edip, hayır duâsını aldılar. Bilmedikleri müşkillerini sorarak, verdiği cevaplara hayran kaldılar. Bağdâtta Eshâb-ı kirâm düşmanları ile yaptığı münâzaralarda hep gâlip geldi. Bâzı insaflı olanların tövbe etmesine sebeb oldu. Uğradığı yerlerde, sultanlardan, emîrlerden ve halktan pekçok hürmet, izzet ve ikrâm gördü. Daha önce vefât etmiş büyüklerin kabirlerini ziyâret etti. Medîne-i münevvereye geldiğinde, Peygamber efendimize olan muhabbetini dile getiren kasîdeler söyledi. NETİCE BAŞA BAĞLIDIR
Hikmetli sözleri meşhurdur. İşte bunlardan bir demet:
İhtiyarlık, gençliğin sonu ve netîcesidir. Netice ise, başa bağlıdır. Gençliğini iyi geçirenin, ihtiyarlığının da iyi geçeceği umulur.
Kötü kimse, başkalarının ayıplarını saymak isterken, kendini dile getirir.
Bir kimse bütün ilimleri kendinde toplasa, Allahü teâlânın rızâsına uygun hareket etmedikçe kurtulamaz.
GÜZEL BİR DEVESİ VARDI...
Mevlânâ Abdurrahmân Câmî, Hicaz seferi esnâsında çölde yaşayan bir bedevî ile karşılaştı. Molla Câmî hazretlerinin güzel bir devesi vardı. O deve bedevînin hoşuna gitti ve kendi kafasına göre bir fiyat biçerek deveyi satın almak istedi. Molla Câmî hazretleri, adamın ısrârına dayanamayarak verilen fiyata devesini sattı. Bedevî, kendi yükünü yükledi ve deveyi alıp gitti...
Aradan on gün kadar bir zaman geçtikten sonra, o deve çölde kum fırtınasına tutulup öldü. Bedevî, Mevlânâ Câmî hazretlerine gelip buldu ve; Bana hasta bir deveyi sattın diyerek, küstahça sözler söyledi. Haddinden fazla edebsizlik etti. Molla Câmî hazretleri, adama parasını geri vererek; Deve nerede öldü? buyurdu. O da; Falan yerde, istersen gidip görelim dedi. Molla Câmî, devenin öldüğü yere gitmeyi kabûl etti. Yola çıkmadan evvel, yakınlarından bir kimseye buyurdu ki: Bu adamın ölümü yaklaştı.
Nitekim, bedevî, Mevlânâ Câmî hazretlerini tam devenin kum fırtınasına tutulduğu yere getirince düşüp can verdi.