- Katılım
- 7 Kas 2020
- Mesajlar
- 10,553
- Çözümler
- 1
- Tepkime puanı
- 13,916
- Puanları
- 113
- Yaş
- 41
- Konum
- Istanbul
- Burç
- Yengeç
- Cinsiyet
- Medeni Hal
Lütfen, bu kullanıcıyla bir anlaşma yapmak istiyorsanız, engellendiğini unutmayın.
Amr bin Vehb'in akıllı ve güzel kızı</label>
Eshab-ı kiramdan biri, Resûlullah sallallahü aleyhi ve selleme geldi ve şöyle dedi: -Ya Resûlallah! Siyahlığım ve yüzümün sevimsizliği, cennete girmeme engel olur mu?Bunun üzerine, Resûlullah efendimiz Hayır, olmaz buyurdu.
BEN, SOYLU BİRİYİM!..
Buna karşı o kimse şöyle dedi:
-Ya Resûlallah! Benî Selim kabilesindenim. Kavmimin içinde soylu biriyim. Dayılarımın siyahlığı bana ağır basmış...
Onun bu sözlerini dinleyen Resûlullah efendimiz bir müddet sükût buyurdular ve sonra:
- Sakif kabilesinden Amr bin Vehbin evine git. Kapısına yavaşça vur; selâm ver. İçeri girince şöyle söyle: Resûlullah kızınızı bana zevce olarak verdi.
Amr bin Vehbin güzellikten ve akıldan yana nasipli bir kızı vardı. O kimse gitti, kapıyı vurdu, selâm verdi. Arapça konuştuğunu görünce merhaba deyip kapıyı açtılar. Ama siyahlığını ve yüzünün sevimsizliğini görünce ondan hoşlanmadılar.
-Resûlullah efendimiz kızınızı bana zevce olarak verdi, deyince onu kötü bir şekilde reddettiler...
O kimse, oradan çıkınca, doğru Resûlullah efendimizin yanına geldi. O, gittikten sonra, kız, babasına şöyle dedi:
-Ey babacığım! Vahiy seni rüsvay etmeden bir kurtuluş yolu ara! Eğer Resûlullah efendimiz beni ona zevce olarak vermiş ise, Allahın ve resûlünün rıza gösterdiğine razıyım.
Babası hemen çıktı, peygamber efendimizin yanına geldi ve ona yakın bir yere oturdu. Resûl aleyhisselam onu görünce sordu:
-Sen misin, Allahın Resûlünü reddeden?
O da bu söze karşılık şöyle dedi:
-Yaptım; ama Allahtan bağışlanmamı istedim. O siyahî adamın yalan söylediğini sanmıştım. Eğer doğru ise, kızımızı ona zevce olarak veriyoruz. Allahı ve Allahın Resûlünü darıltmaktan Allaha sığınırız.
DÜNYALIK HİÇBİR ŞEYİM YOK!
Bunun üzerine dört yüz dirhem mehir ile nikâhı kıydılar. Resûlullah damada şöyle buyurdu:
-Hanımının yanına var; huzuruna gir!
-Ya Resûlallah! Seni hak peygamber olarak gönderene yemin ederim ki, dünyalık hiçbir şeyim yok. Kardeşlerime gidip bir şeyler istemem lâzım, deyince, Hazreti Osman ve Hazreti Ali ona hemen dörtyüz dirhem verdiler.
Damat, bunları aldıktan sonra pazara çıktı. Şen ve sevinçli idi. Hanımına bazı şeyler alıyordu. Bu arada bir ses duydu!..
Bu mübarek siyahî sahabe ne duydu ve bu nikâhın sonu nasıl neticelendi, o da yarına...
Eshab-ı kiramdan biri, Resûlullah sallallahü aleyhi ve selleme geldi ve şöyle dedi: -Ya Resûlallah! Siyahlığım ve yüzümün sevimsizliği, cennete girmeme engel olur mu?Bunun üzerine, Resûlullah efendimiz Hayır, olmaz buyurdu.
BEN, SOYLU BİRİYİM!..
Buna karşı o kimse şöyle dedi:
-Ya Resûlallah! Benî Selim kabilesindenim. Kavmimin içinde soylu biriyim. Dayılarımın siyahlığı bana ağır basmış...
Onun bu sözlerini dinleyen Resûlullah efendimiz bir müddet sükût buyurdular ve sonra:
- Sakif kabilesinden Amr bin Vehbin evine git. Kapısına yavaşça vur; selâm ver. İçeri girince şöyle söyle: Resûlullah kızınızı bana zevce olarak verdi.
Amr bin Vehbin güzellikten ve akıldan yana nasipli bir kızı vardı. O kimse gitti, kapıyı vurdu, selâm verdi. Arapça konuştuğunu görünce merhaba deyip kapıyı açtılar. Ama siyahlığını ve yüzünün sevimsizliğini görünce ondan hoşlanmadılar.
-Resûlullah efendimiz kızınızı bana zevce olarak verdi, deyince onu kötü bir şekilde reddettiler...
O kimse, oradan çıkınca, doğru Resûlullah efendimizin yanına geldi. O, gittikten sonra, kız, babasına şöyle dedi:
-Ey babacığım! Vahiy seni rüsvay etmeden bir kurtuluş yolu ara! Eğer Resûlullah efendimiz beni ona zevce olarak vermiş ise, Allahın ve resûlünün rıza gösterdiğine razıyım.
Babası hemen çıktı, peygamber efendimizin yanına geldi ve ona yakın bir yere oturdu. Resûl aleyhisselam onu görünce sordu:
-Sen misin, Allahın Resûlünü reddeden?
O da bu söze karşılık şöyle dedi:
-Yaptım; ama Allahtan bağışlanmamı istedim. O siyahî adamın yalan söylediğini sanmıştım. Eğer doğru ise, kızımızı ona zevce olarak veriyoruz. Allahı ve Allahın Resûlünü darıltmaktan Allaha sığınırız.
DÜNYALIK HİÇBİR ŞEYİM YOK!
Bunun üzerine dört yüz dirhem mehir ile nikâhı kıydılar. Resûlullah damada şöyle buyurdu:
-Hanımının yanına var; huzuruna gir!
-Ya Resûlallah! Seni hak peygamber olarak gönderene yemin ederim ki, dünyalık hiçbir şeyim yok. Kardeşlerime gidip bir şeyler istemem lâzım, deyince, Hazreti Osman ve Hazreti Ali ona hemen dörtyüz dirhem verdiler.
Damat, bunları aldıktan sonra pazara çıktı. Şen ve sevinçli idi. Hanımına bazı şeyler alıyordu. Bu arada bir ses duydu!..
Bu mübarek siyahî sahabe ne duydu ve bu nikâhın sonu nasıl neticelendi, o da yarına...