- Katılım
- 7 Kas 2020
- Mesajlar
- 10,553
- Çözümler
- 1
- Tepkime puanı
- 13,916
- Puanları
- 113
- Yaş
- 41
- Konum
- Istanbul
- Burç
- Yengeç
- Cinsiyet
- Medeni Hal
Lütfen, bu kullanıcıyla bir anlaşma yapmak istiyorsanız, engellendiğini unutmayın.
Âşıkların rehberi Rûzbehân Baklî</label>
Rûzbehân Baklî hazretleri, meşhûr velîlerdendir. Babasının sebzeci olması ve kendisinin gençliğinde bu işle meşgûl olması sebebiyle Baklî lakabı ile anılmıştır. 1132 (H.527) senesinde doğdu. 1209 (H.606) yılında vefât etti. Kitaplarda âriflerin sultanı, âlimlerin burhanı ve âşıkların rehberi ifâdeleriyle zikri geçmektedir... HAZRETİ HIZIRLA GÖRÜŞTÜTasavvufta yetişmek için Irak, Kirman, Hicaz ve Şama seyâhatlerde bulundu. Irakta Şeyh Câgire talebe olup ondan feyz aldı. On beş yaşlarında iken Hızır aleyhisselâmla görüştü...
Bu mübarek zatın da kıymetli sohbetleri vardır. Buyurdu ki:
Dâimâ şerefli olmalısın. İnsanlara ihtiyaç arz etmedikçe şerefini ve iyiliğini muhafaza etmiş olursun.
Kalb, şehvete batarsa, aklın almadığı kederler kendisine yüklenir.
Tövbe, nefse uymaktan dönmek, kalbin Hak yoluna girmesidir.
Allahü teâlâ, safâyı, güzelliği helâl yemede, helâl giymede; katılık ve sıkıntıyı da haramda kıldı.
Sıddıkların kalbine gaflet gelmeseydi kendilerine Allahü teâlâdan gelen tecellîlere dayanamaz, can verirlerdi.
Rûzbehân Baklî hazretleri, herkese acır, günah işleyenlere de ıslah olmaları için duâ eder, herkesin de duâ etmesini isterdi.
Günahkârlara karşı nefsinde merhamet duymayan kimse, hiç olmazsa onların lehine (onlar için) tövbe ve istiğfâr ile duâ etsin. Zîrâ yeryüzündekilere Allahü teâlâdan mağfiret dilemek meleklerin ahlâkındandır.
İnsana verilen şeyler içerisinde akıldan daha kıymetlisi yoktur.
İŞLERİN EN HAYIRLISI...
Rûzbehân Baklî, çok az yer ve şehvetlerden kaçınırdı. Herkese de böyle yapmasını buyururdu. Hatta kendisi hiçbir şey yemiyor denecek kadar az yerdi. Şehvetlerini ve yeme içmeyi terk eden kimse kerâmet sahibi olur buyurmuşlardır. Her işinde orta yolda idi. İşlerin en hayırlısı vasat (orta) yolda olmaktır buyurmuştur.
İki defâ hacca giden Rûzbehân Baklî hazretleri, Mekkede bir müddet ikâmet etti. Ömrünün sonlarına doğru bir ayağı felç oldu. Şirazda vefât etti. Vefat ederken Kurân-ı kerîm okuyordu...
Rûzbehân Baklî hazretleri, meşhûr velîlerdendir. Babasının sebzeci olması ve kendisinin gençliğinde bu işle meşgûl olması sebebiyle Baklî lakabı ile anılmıştır. 1132 (H.527) senesinde doğdu. 1209 (H.606) yılında vefât etti. Kitaplarda âriflerin sultanı, âlimlerin burhanı ve âşıkların rehberi ifâdeleriyle zikri geçmektedir... HAZRETİ HIZIRLA GÖRÜŞTÜTasavvufta yetişmek için Irak, Kirman, Hicaz ve Şama seyâhatlerde bulundu. Irakta Şeyh Câgire talebe olup ondan feyz aldı. On beş yaşlarında iken Hızır aleyhisselâmla görüştü...
Bu mübarek zatın da kıymetli sohbetleri vardır. Buyurdu ki:
Dâimâ şerefli olmalısın. İnsanlara ihtiyaç arz etmedikçe şerefini ve iyiliğini muhafaza etmiş olursun.
Kalb, şehvete batarsa, aklın almadığı kederler kendisine yüklenir.
Tövbe, nefse uymaktan dönmek, kalbin Hak yoluna girmesidir.
Allahü teâlâ, safâyı, güzelliği helâl yemede, helâl giymede; katılık ve sıkıntıyı da haramda kıldı.
Sıddıkların kalbine gaflet gelmeseydi kendilerine Allahü teâlâdan gelen tecellîlere dayanamaz, can verirlerdi.
Rûzbehân Baklî hazretleri, herkese acır, günah işleyenlere de ıslah olmaları için duâ eder, herkesin de duâ etmesini isterdi.
Günahkârlara karşı nefsinde merhamet duymayan kimse, hiç olmazsa onların lehine (onlar için) tövbe ve istiğfâr ile duâ etsin. Zîrâ yeryüzündekilere Allahü teâlâdan mağfiret dilemek meleklerin ahlâkındandır.
İnsana verilen şeyler içerisinde akıldan daha kıymetlisi yoktur.
İŞLERİN EN HAYIRLISI...
Rûzbehân Baklî, çok az yer ve şehvetlerden kaçınırdı. Herkese de böyle yapmasını buyururdu. Hatta kendisi hiçbir şey yemiyor denecek kadar az yerdi. Şehvetlerini ve yeme içmeyi terk eden kimse kerâmet sahibi olur buyurmuşlardır. Her işinde orta yolda idi. İşlerin en hayırlısı vasat (orta) yolda olmaktır buyurmuştur.
İki defâ hacca giden Rûzbehân Baklî hazretleri, Mekkede bir müddet ikâmet etti. Ömrünün sonlarına doğru bir ayağı felç oldu. Şirazda vefât etti. Vefat ederken Kurân-ı kerîm okuyordu...