- Katılım
- 7 Kas 2020
- Mesajlar
- 10,553
- Çözümler
- 1
- Tepkime puanı
- 13,916
- Puanları
- 113
- Yaş
- 41
- Konum
- Istanbul
- Burç
- Yengeç
- Cinsiyet
- Medeni Hal
Lütfen, bu kullanıcıyla bir anlaşma yapmak istiyorsanız, engellendiğini unutmayın.
Yemenli fakih İbnül-Hatîb</label>
Büyük velî İbnül-Hatîb hazretleri aslen Yemenin Ebîn Vâdisinde bulunan Turbe köyündendir. Doğum târihi bilinmemektedir. 1298 (H.697) senesinde vefât etti. Turbe köyünde dünyâya gelen İbnül-Hatîb aynı köyde yetişti. Babası bu köyün hatîbi olduğundan ondan ilk öğrenimini gördü. Şeyh İsmâil Hadrâmîden ilim tahsîl etti. Böylece zâhirî ve mânevî ilimleri ondan öğrendi. Kendini ibâdet ve tâate verip Allahü teâlânın rızâsına kavuşturan tasavvuf yolunda ilerledi. Büyük bir velî olup, kerâmetleri görüldü. Senin borcunu ödediler!..İbnül-Hatîb, gençliğinde bir ara Medîne-i münevverede ikâmet etti. Bir ihtiyâcı olduğunda, çarşıda bulunan bir kimseden ihtiyâcı kadar borç alırdı. Eline para geçtiğinde, borcunu ödemek üzere o kimsenin yanına varınca, o kimse kendisine;
-Borcun olan dirhemleri bir kimse ile göndermişsin. O kimse bana gelip borcunu ödedi, derdi.
Hâlbuki bu zât, hiç kimseyi göndermiyordu. Borç alma ve borcunun ödenmesi işi uzun bir müddet bu hâl üzere böyle devâm etti...
Allahü teâlâ, kullarından dilediği kimselerin ihtiyaçlarını bu zât vâsıtasıyla gönderdi. Kerâmet sâhibi, çok bereketli bir zât idi. Çok defâ Resûlullah efendimizi görür, müşkil bir mesele olunca kendilerine arz ederdi. Peygamber efendimiz de o meseleyi ona îzâh ederlerdi.
İbnül-Hatîb hazretleri, vefâtı yaklaştığında bir cumartesi günü talebelerine;
-Salı günü büyük bir gürültü olacak. O ne büyük bir gürültüdür, dedi.
Vefât edeceğini haber verdi!
Dinleyenler bu sözden pek bir şey anlayamadılar. 1298 (H.697) senesinde, söylediğinden üç gün sonra salı günü İbnül-Hatîb hazretleri Mevzî şehrinde vefât etti. Talebeleri hocalarının üç gün önce vefâtını haber verdiğini gördüler. Böylece son kerâmetine de şâhid oldular...
İbnül-Hatîb hazretleri, vefât etmiş olduğu Mevzî şehrinde defnedildi. Kabri sevenleri tarafından ziyâret edilmektedir. Onun neslinden ilim ehli ve güzel ahlâk sâhibi kimseler yetişip İslâmiyete ve Müslümanlara hizmet etmişlerdir...
Büyük velî İbnül-Hatîb hazretleri aslen Yemenin Ebîn Vâdisinde bulunan Turbe köyündendir. Doğum târihi bilinmemektedir. 1298 (H.697) senesinde vefât etti. Turbe köyünde dünyâya gelen İbnül-Hatîb aynı köyde yetişti. Babası bu köyün hatîbi olduğundan ondan ilk öğrenimini gördü. Şeyh İsmâil Hadrâmîden ilim tahsîl etti. Böylece zâhirî ve mânevî ilimleri ondan öğrendi. Kendini ibâdet ve tâate verip Allahü teâlânın rızâsına kavuşturan tasavvuf yolunda ilerledi. Büyük bir velî olup, kerâmetleri görüldü. Senin borcunu ödediler!..İbnül-Hatîb, gençliğinde bir ara Medîne-i münevverede ikâmet etti. Bir ihtiyâcı olduğunda, çarşıda bulunan bir kimseden ihtiyâcı kadar borç alırdı. Eline para geçtiğinde, borcunu ödemek üzere o kimsenin yanına varınca, o kimse kendisine;
-Borcun olan dirhemleri bir kimse ile göndermişsin. O kimse bana gelip borcunu ödedi, derdi.
Hâlbuki bu zât, hiç kimseyi göndermiyordu. Borç alma ve borcunun ödenmesi işi uzun bir müddet bu hâl üzere böyle devâm etti...
Allahü teâlâ, kullarından dilediği kimselerin ihtiyaçlarını bu zât vâsıtasıyla gönderdi. Kerâmet sâhibi, çok bereketli bir zât idi. Çok defâ Resûlullah efendimizi görür, müşkil bir mesele olunca kendilerine arz ederdi. Peygamber efendimiz de o meseleyi ona îzâh ederlerdi.
İbnül-Hatîb hazretleri, vefâtı yaklaştığında bir cumartesi günü talebelerine;
-Salı günü büyük bir gürültü olacak. O ne büyük bir gürültüdür, dedi.
Vefât edeceğini haber verdi!
Dinleyenler bu sözden pek bir şey anlayamadılar. 1298 (H.697) senesinde, söylediğinden üç gün sonra salı günü İbnül-Hatîb hazretleri Mevzî şehrinde vefât etti. Talebeleri hocalarının üç gün önce vefâtını haber verdiğini gördüler. Böylece son kerâmetine de şâhid oldular...
İbnül-Hatîb hazretleri, vefât etmiş olduğu Mevzî şehrinde defnedildi. Kabri sevenleri tarafından ziyâret edilmektedir. Onun neslinden ilim ehli ve güzel ahlâk sâhibi kimseler yetişip İslâmiyete ve Müslümanlara hizmet etmişlerdir...