Çok etkileyici ve düşündürücü bir deneydir. İçinde bulunduğumuz, koşullar, geçmişten getirdiklerimiz, yeterliliklerimiz ve yetmediklerimiz, kazandıklarımız ve kaybettiklerimiz, sahip olduklarımız ya da olduğumuzu sandıklarımız, komplekslerimiz ve mevkilerimiz, hasılı kelam taşıdığımız her şey, karşılaştığımız durumlara verebileceğimiz tepkileri etkiliyor malumunuz.
Güç dediğimiz ilahi olgu da kişiyi tanrılık hissiyatına götürebilecek zehirli ve tehlikeli bir kazanımdır. Zira insan, zaten kendisini tanrı olarak gören nefis dediğimiz karanlığı taşımaktadır. Doğal olarak kendisini ilahlaştırmaya meyilli bir varlığın ilahi bir olguyla imtihanı belki de en zor imtihandır. O halde derim ki aslında hepimiz potansiyel firavunuz. Sadece firavunların sahip oldukları şartlara sahip değiliz. Yani kimse sınanmadığı günahın masumu değildir.

Herkes gücü kadar iyilik ve kötülük yapma yeterliliğindedir. Güç öyle bir şeydir ki Allah'ın daha büyük olduğunu unutturabileceği için sıradan bir adamdan bunun hatırlatılmasına ihtiyaç duymana sebep olabilir. Güç öyle bir şeydir ki ağzından çıkabilecek bir kelime ölüm ve yaşama karar verebilir. Taşıması çok zor bir yüktür. Frodo'ya yüzüğün ağır gelmesi de bundandır. Anakin'in karanlık tarafa geçmesi de. Bilenler bilir.
Güç ancak Hz Ömer gibi, " Hata yaptığımızda
bizi uyarmazsanız
sizde hayır yoktur, uyardığınız halde
sizi dinlemezsek bizde
hayır yoktur!" diyerek dengeye oturtulabilir. Zira sorgulanmayan, teftiş edilmeyen her güç çığırından çıkmaya ve "yeni düzen" adı altında yok etmeye, kendisini putlaştırmaya hazırdır. Sistemleri tağut haline getiren de bu güçtür. Güç, en büyük zafiyetimizdir.
Bknz: Yüzüklerin Efendisi, Star Wars
O zaman, " May the force be with you." gençler.
