Özgün Konu Uslanmış Gönlūn (2 Izleyici)

Kendini sevmek, kendine hayranlıkla karıştırılıyor. Kendine hayran olan kendiyle doludur, her an basitleşip bayağı tavırlar sergileyebilir. Kendini sevense başkasının hâline âşinadır. Kendisi için istediğini başkası için de isteyecek yüksek bir bilinci ve olgunluğu vardır.
 
Güzellik, bir kez bakılmakla güzelliğine kanaat edilen bir şey değildir. Güzellik sevilir. Sevilir, çünkü güzelliği keşfin sonu yoktur. İnsan güzele baktıkça oluşun/yaratılışın her an yeniden yaratıldığını hisseder.

Güzelliğe hadd ü kenar olmaz.
 
Her derdin bir dermanı var deyince; zaman her derde bir derman gönderir sanılıyor. Derman, hâl çaresine bakabilme, bir şeyi yapmaya takati olma ve onu aşabilme gücüdür. Derman ansızın çıkıp gelmez. Dermanı getiren, insanın derde dayanma kabiliyetidir.
 
Başkasının her şeyini bilmek, ona güvenmek için yeterli değil. Güven, başkası hakkında malumat edinmekle oluşmuyor. İnsan hissî bir yakınlık kurduğu, sözünün kalbine tesir ettiği kimseye güven duyar. Güven, onun varlığıyla içinin rahata ermesi, teskin olmasıdır insanın.
 
Seven sevdiğine benzemiyor. Sevdiği kimsede kendini gördüğü için ona benzediğini sanıyor. Çünkü sevilen, sevene aynadır. Hiç kimse sevdiği insanın tıpkısı, aynısı olamaz. Onun gibi olmaya gayret ederken kendini güzel kılan şeyi, kendi ışığını ve kendi güzelliğini bulur.
 
Birbirini seven, muhabbet eden insanların, kendilerini birbirine haddinden fazla açması sevginin nişanesi/alameti değil. İnsan muhatabına ne kadar değer verirse versin, onu ne kadar severse sevsin ona kalbinden ve hâlinden bu kadar haberler vermemeli. Rüzgâr ters esebiliyor.
 
Gözden ırak olan gönülden de ırak olurmuş, öyle değil. Aksine göz, görmek istediği şeyden mahrum kaldıkça gönlü onu arar. Gönülde uzaklaşmaya meyil varsa yanı başında olmak da kâr etmez. Bir aradayken birden kaynağı kuruyan, sözü çekilen ve solup giden dostluklar gibi.
 
“Anlatacaktım ölümlerini bir sonbahar eşliğinde
Bir kış güneşliğinde
Fakat baktım bu ölüm değil diriliştir Tabiatı aşan bir bildiriştir
Ne güz ne sarı renk bu göçü anlatır.”
Sezai Karakoç…

Mekânı cennet olsun…

Screenshot_20211117-182502_Samsung Internet.jpg
 
Güzel’i anlamayınca taşlarlar. Bir de Güzel’e ne kadar uzak ve ondan ne kadar aşağıdalarsa ona o kadar çok taş ve çamur atarlar. Yazık. Halbuki alçaklığın bile bir “seviyesi” var.


Screenshot_20211119-234418_Samsung Internet.jpg
 
Ağacın kökünde kendiliğinden/içerden bir nemlilik yoksa ne kadar su verilirse verilsin suyun ona bir yardımı dokunmazmış. Bir şeyin bize tesir etmesi için o şeye dair içimizde bir duygu/his olmalı. Dışarıdan gelen bütün telkinler, içimizde ona dair bir şey varsa etkiler bizi.
 
“Her şey gönlüne göre olsun” temennisi hayli bencillik ve sahtelik saklıyor içinde. Bu kaba dünyada hiçbir şey kimsenin gönlüne göre olmaz. Muhatabımıza ve kendimize “gönlüne görelik” değil, olacakları olgunlukla karşılayacak bencillikten arınmış bir gönül dilemektir esaslı olan.
 

Konuyu görüntüleyen kullanıcılar

Tema editörü

Ayarlar Renkler

  • Mobil kullanıcılar bu fonksiyonları kullanamaz.

    Alternatif header

    Farklı bir görünüm için alternatif header yapısını kolayca seçebilirsiniz.

    Görünüm Modu Seçimi

    Tam ekran ve dar ekran modları arasında geçiş yapın.

    Izgara Görünümü

    Izgara modu ile içerikleri kolayca inceleyin ve düzenli bir görünüm elde edin.

    Resimli Izgara Modu

    Arka plan görselleriyle içeriğinizi düzenli ve görsel olarak zengin bir şekilde görüntüleyin.

    Yan Paneli Kapat

    Yan paneli gizleyerek daha geniş bir çalışma alanı oluşturun.

    Sabit Yan Panel

    Yan paneli sabitleyerek sürekli erişim sağlayın ve içeriğinizi kolayca yönetin.

    Box görünüm

    Temanızın yanlarına box tarzı bir çerçeve ekleyebilir veya mevcut çerçeveyi kaldırabilirsiniz. 1300px üstü çözünürler için geçerlidir.

    Köşe Yuvarlama Kontrolü

    Köşe yuvarlama efektini açıp kapatarak görünümü dilediğiniz gibi özelleştirin.

  • Renginizi seçin

    Tarzınızı yansıtan rengi belirleyin ve estetik uyumu sağlayın.

Geri