Foruma hoş geldin, Ziyaretçi

Forum içeriğine ve tüm hizmetlerimize erişim sağlamak için foruma kayıt olmalı ya da giriş yapmalısınız. Foruma üye olmak tamamen ücretsizdir.

Düşünce Platformumuza Hoşgeldiniz!

Düşünce Platformumuz bilgi ve düşüncenin en özgür adresidir!
Güne, gündeme ve yarınlara dair söyleyeceğim var diyenlerin, günlük koşuşturmaca içerisinde zihin jimnastiği yapmak isteyenlerin özgürlük meşalesi ~ FORUM KALEMİ ~

İslam Yer ve Gök Terazisi

kervan

Aktif Üye
FK Üyesi
FK Üyesi
Katılım
2 Haz 2020
Mesajlar
833
Tepkime puanı
2,289
Puanları
93
Cinsiyet
Yer ve Gök Terazisi
Cenâb-ı Hak buyuruyor:
Bismillahirrahmanirrahim
"Biz, kıyamet günü için adalet terazileri kurarız. Artık kimseye, hiçbir şekilde haksızlık edilmez. (Yapılan iş,) bir hardal tanesi kadar dahi olsa, onu (adalet terazisine) getiririz. Hesap gören olarak biz (herkese) yeteriz." (Enbiyâ, 47)
Rasûlullah (sav) efendimiz buyurdular:
"Akıllı kişi, nefsine hâkim olan ve ölüm sonrası için çalışandır..." (Tirmizî, Kıyâmet 25. İbni Mace, 31.)


O gün kurulacak terazi nasıl bir terazidir? Ölçü birimi nedir? Bunun gerçek mâhiyeti ve keyfiyeti, elbette bizce bütün yönleriyle tam olarak bilinemese de, bugün teknolojinin geldiği

seviye itibariyle birçok şeyin ölçülebilir hâle geldiğini de görüyoruz. Sıcaklık-soğukluk seviyeleri, nem oranları, deprem dereceleri, kan değerleri, enerji ve güç seviyeleri, hız ölçüleri,

kalori değerleri gibi daha yüzlerce ve belki binlerce ölçü çeşitleri ortaya çıkmıştır. Bütün bunlar, kıyâmet günü kurulacak olan hassas terazide, îmân, amel, ihlâs, sevap, günah, taat ve

isyan gibi manevî hâl ve davranışların da Rabbimiz tarafından hem de kolay ve seri bir şekilde ölçülebileceğini açık bir şekilde göstermektedir.

Yer terazisi ve gök terazisi farkı nedir?. Diğer bir ifadeyle halk terazisi ve Hak terazisi ölçüleri nasıl bir değişkenlik gösterir? Halk terazisinde insan değerlendirme kriterleri nasıldır? Hak

terazisinde nasıl? Büyük amel, küçük amel sıralamasında değer ölçüsü nedir? Günahların ya da taatlerin bizim gözümüzde ve Hakk’ın nazarında derecelendirmesi neye göredir? Kendi

gönlümüzde ya da nefsimizde meşrulaştırdığımız, haklılık pâyesi verdiğimiz nice meseleler, Hakk’ın terazisinde de bizim değer notumuzla aynı sonucu mu verecektir?

Bir ârifin ifadesiyle, “Dünyevî muhasebemizi oduncu kantarıyla mı, kuyumcu terazisiyle mi gerçekleştiriyoruz?”

Sorular, sorular, sorular… Bunlara verilecek cevaplar ise iman seviyemiz, takvâ hassasiyetimiz, gönül kıvamımız ve mesuliyet şuurumuzla doğru orantılı olarak farklılık arzedecektir. Evet,

yer terazisine göre insanın itibarı ve ağırlığı, mal-mülk, makam, şöhret, güç-kudret, güzellik vb. daha nice dünyevî değerlere göre belirlenirken, gök terazisinde bu sayılanların -yerli

yerince Allah için kullanılmamaları durumunda- hiçbir ağırlığı söz konusu olmayacaktır. İlâhî ölçülere göre değerlendirilmemeleri hâlinde, terazinin artı kefesine değil, eksi kefesine

konulacak yükler hâline dönüşebileceklerdir. Gök terazisinde insanın değer ölçüsü, “iman ve takvâ”dan ibarettir. Sûret güzelliğinden ziyâde, gönül, ahlâk ve amel güzelliği, itibar ve şeref

ölçüsüdür. Çok ve fakat ihlassız ameller değil, az da olsa ihlas ve samimiyet dolu ameller terazinin artı kefesinde etkili olacaktır. Niyetin güzel ya da bozuk oluşuna göre, nice küçük gibi

görünen ameller büyük, büyük zannedilen nice ameller de küçülüp âdetâ yok olacaktır. Yerde yaşarken, nefsânî hesap ölçülerine göre değil, ötelerin terazi değerlerine göre bir nefis

muhasebesi yapabilmek için, Rabbimiz kullarına iki büyük yardımcı göndermiştir. Birincisi, Kur’an ve sünnette beyan edilen ölçüler, diğeri de günah ve masiyetle körelmemiş îmânlı

vicdanlar ve gönüllerdir. “İnsanlar fetvâ verseler de”, içimizdeki nefis kendince gerekçeler üretse de, hâlâ yatışmayan ve içini tırmalayıp duran bir yürek kıpırtısı varsa, işte o, gök terazisi

ibresinin gönle dokunuşudur. Bu uyarı, Rabbânî bir uyarıdır ve gerçek muhasebe aynası da orasıdır. Aynaya bakıp kendisiyle dürüstçe yüzleşen hiçbir kimsenin, kendisine karşı kendisini

kandırması söz konusu olamaz. (Dr. Adem Ergül, Altınoluk Dergisi, Mart-2014)

Her Güne Bir Esma-ül Hüsna (Allah’ın En Güzel İsimleri)
el-Mukaddim:
Arzu ettiğini öne alan, ileri geçiren, yakınlaştıran demektir.


Kısa Günün Kârı
Allah Resûlünün buyurduğu gibi “İnce bir şekilde hesaba çekilen herkes azap görür.” (Buharî, Rikak 49, Müslim, Cennet 79. ) Bu itibarla kullarına karşı merhametli, affedici ve bağışlayıcı

olan Rabbimizden, hesabımızı kolay kılmasını ve hatta hesapsız cennete girecek kulları arasına almasını niyaz etmekten başka tutunacak bir dalımız da yoktur.
 

Forumdan daha fazla yararlanmak için giriş yapın yada üye olun!

Forumdan daha fazla yararlanmak için giriş yapın veya kayıt olun!

Kayıt ol

Forumda bir hesap oluşturmak tamamen ücretsizdir.

Şimdi kayıt ol
Giriş yap

Eğer bir hesabınız var ise lütfen giriş yapın

Giriş yap

Tema düzenleyici

Tema özelletirmeleri

Grafik arka planlar

Granit arka planlar