Ayın konusu Kur'an nasıl bir kitaptır?

Hejir' Alıntı:

özelde Kur'an hakkında düşünme konusunda Müslümanlarin hiç değilse bir entelektüel vasat oluşturmaları gerekiyordu. Nasıl düşünüleceği, yerini büyük ölçüde neyin niçin düşünülmesine bırakmalıydı. ( Evet, bu oldukça politik bir söylem, ama her yol politikliğe çıkıyor) Bir şekilde, örgütlü, sonrasında da kurumsal bir dünyanın içinde olmalıydık

Genişletmek için tıkla ...

Usta sence neden kaynaklı bu çözülme?
Mesela sekülerleşmemin ve Modernizmin dayattığı bireyselleşme bu duruşu gerçekleştirememenin neresine?
Bizim gerçekliğimizi bu bağlamda nereye oturtacaz. Vahy üzerine düşünme, köklerle irtibatımız 1975 sonrasına dayanır yani çok köklü bir geleneğimiz yok yeni yeni oluşmakta. Hamza abi hep derdi yani Türkiye müslümanların dan ne bekliyorsunuz ki geçmişle bağları tamamen koparılan insanlar tercüme hareketleriyle yeni yeni ayağa kalkıyor.
Bu bağlamda Vahy anlama hareketi ortak bir konsessüs oluşturabilir mi?

@Murat hocam ikinize de şunu sormak istiyorum.
Bizler Kur'an dedikçe neden bir yere oturtmaya çalışıyor müslümanlar bizi.
Neden sünet inkarcısı, mealci vb yaftalarla sindirmeye, dezenfarmasyon oluşturmaya çalışıyorlar.
Oysa peygambersiz vahy mi olur.

Murat' Alıntı:

Kuran’a baktığımızda kendisini anlaşılır, açık, detaylı, öğüt kaynağı, hikmet kaynağı olarak gösterir.

Kuran'a dayanmayan bir hayat, nasıl İslam olarak nitelenebilir.

Genişletmek için tıkla ...

Ozaman insanımız neden Kuranla arasına bir set koymakta?
Neden Kuranı eline alıp Rab ne diyor acaba diyememekte?


Arkadaşlar ayrıca Mealler konusunda bu başlıkta konuşacağız. Değinmek isterseniz konuyu bu bağlamada çekebilirsiniz

AsyA' Alıntı:

1. Sorumuz: Kur'an'ın Allah tarafından gönderildiğini nereden biliyoruz?

Genişletmek için tıkla ...

Bu soru bir deistle karşılıklı konuşularak cevaplanabilecek bir soru.
Çünkü soru beraberinde onlarca soru getiriyor. Ateistler ve ehli kitap bağlamından ayırarak şunu sormak istiyorum deistlere ;

Sizler kurduğunuz küçük bir çiftliği bile başı boş bırakmazken Rab neden bu muazzam sistemi kurup kenara çekilsin? Neden insana bilinç verme anlama ve anlamlandırma yeteneği versin. Eğer bu evrim sürecinin sonucu olsaydı muhakkak başka bilinçli canlılarda olacaktı dünya gezegeninde. Diyeceksiniz ki evrim daha devam ediyor, olabilir lakin milyon yıldır evrim insan dışında bilinçlenmede hiç mi. Aşama kat etmedi?

Dediğim gibi varsa forumda deist yada dışardan takip etsin Kuran ekseninde konuyu konuşabiliriz.

@Murat @Hatra @Hejir @Kenshi sizinde yorumlarınızı bekliyorum.
@EfuL!m validenin rahatsızlığından dolayı etiketlemiyorum, zamanın olursa katkı bekliyorum

Diğer arkadaşlar konu hakkında konuşmaya akıllarınızdakini sormaya davet ediyorum.

@Zoe @Meva @Dil-figar @ZARiP ve diğer arkadaşlar.
@ZiLaN bu postu görürsen düşüncelerini katkını bekleriz

Qasem' Alıntı:

Ozaman insanımız neden Kuranla arasına bir set koymakta?
Neden Kuranı eline alıp Rab ne diyor acaba diyememekte?


Arkadaşlar ayrıca Mealler konusunda bu başlıkta konuşacağız. Değinmek isterseniz konuyu bu bağlamada çekebilirsiniz

Genişletmek için tıkla ...

@Qasem Geceniz mübarek olsun Hocam.

Eksikliğimiz yanilmamiza ,okuyamamisimiz hazıra ,hazır bilgi ise bizi Düşünme ve Araştırma yetimizin yok olmasına sebebiyet vermiştir ki en acı olay Akledemedigimiz konuları Akledenlerin akılları ile yorumlamız ve onların düşünceleri ile dusunmemize sebebiyet vermiştir buna binaleyn ;

Hiç şüphe yok ki bunda, gerçekleri görenler için nice ibretler vardır ,Ayeti ile bizler gerçeklere kendi gözlerimizi kapatıp , gözlükle bakanların gözleri ile görüyor olmuşuz.

Neden Toplumumuz Kuran ile Arasına bir set varmış gibi ,özel günlerin dışında ,bela ve musibet (Ölüm,hastalık,savaş) ile Kuranı hatirlamada ,hatirlarkende manevi hazzın dışına ( Arapça okuma) çıkamıyor.

Yıllardır süre gelen siz anlayamassiniz bir harfi bin anlama gelir ,söylemlerinde ağır basması hazirci olan toplumumuza kaymak olmustur.

Ahiret hazırlığının Namaz oruç zekat vs. İbadetlerden öte ye gitmeyen bireysel mesele gibi Ailesinden ,komşu ve çevresinden bi haber ferdi ibadet dışında kendini kurtarma davası güden bir toplum bencillesir .Bu bencillik Araştırmaya sevk etmez.

Nice Aile fertlerini görmekteyiz Hacı Baba Hacı Anne ,lakin kendi evlatlarina İslam'ın ruhunu yansitamamislardir ,kendilerini Ahiret hazırlığı yapmaya uğraşırken ,evlatlarına Dünyalık makam meslek ,mevki için cabalatirlar.

Bugün toplumumuz Batı'nın bütün yaşam biçimini fazlasıyla benimsemiş,Avrupa'yı hayat özentisi ni hayatına geçirmiştir.

Toplum kendini duzeltmedikce Kur'an hayatımıza kabir başında okunan kaç ayetden öteye geçemeyecek tır.

@Murat, Şunu diyebilirmiyim usta ;
Vahy Ahiretimizi dizayn etmek, ahiretimizi düzene koymak için değil, dünyamıza çeki düzen vermeye, nasıl yaşayacağımızı öğretmeye gelmiştir.
Yaşam biçimimiz nasıl olmalı sorusunun cevabıdır Kur'an.

Kur'an eğer hayatımıza müdahale etmiyorsa biz onu okumuş oluyormuyuz arkadaşlar?
Kuran bildiğiniz üzere okumak kelimesinden türemiştir. Okumaktan maksat nedir? Niçin okuruz?

@Qasem, Sorun da tam olarak burada. Kuran’ı okumayanlar hayatına müdahale edilmeden sanki ömürlerini ve fiziki oluşumlarını yaratan bir Allah (haşa) yokmuş gibi yaşam süren zümrelerde görülmekte.
Bizler islama göre yaşam düsturumuzu, güneşin doğuşu ve batışı arasında, ticari ve ahlaki meselelerin tamamının hangi doğrultuda Allah’ın rızası dahilinde yaşayabileceğimizi kuran-ı Kerim’den öğrenmekteyiz.
Cenab-ı Allah yarattığı kulunun her zerresine yine delillerini (ayetleri) vahiy yoluyla bizlere nebisi vasıtasıyla göndermesi dahi mucizedir.

Ya göndermeseydi?
Ya bizi şuursuz nefisle başbaşa bıraksaydı?

Bizler bir Bediuzzaman Said-i Nursi’nin tefekkür ettiği gibi Allah’ ı nasıl tanıyacaktık.

Kuran ahir zaman ümmetine gönderilmiş tek mucizedir. Bizlere düşen vecibeler ise onun her deliline amasız ve koşulsuz iman edip hayatımıza aksettirmektir.

Rabbim cc hakkıyla önce anlayabilmek akabinde hayatımıza nakşetmeyi nasip eylesin.

4 yaşında Kuran okumayı öğrenmişim. Annem Kuran okumaya başladıktan sonra kendi kendine okuma yazmayı çözdün, Kuran zekanı açtı der hep Doğrudur. Ayetle sabittir ki; Kuran şifadır(İsra:82). Bugün yapılan bilimsel araştırmalar, erken yaşta öğrenilen yabancı dilin ve okunan yabancı dil metinlerin beyin plastisitesine katkısı olduğunu söylüyor. Yani yabancı bir dil üzerinde çalışmak beynin yeni nöral bağlantılar kurma becerisini arttırır deniyor. Ki bu durum daha zeki, daha becerikli, daha başarılı olma yolunu açıyor çocuklarımız için. Kaldı ki bu yabancı dil metni “Kuran-ı Kerim”. Faydayı, yararı, şifayı varın siz düşünün. Eymen 3 yıldır namaz kılıyor. Namaza ilk başladığı zamanlar öğretmenleri arayıp “Eymen son zamanlarda çok başarılı, derslerdeki başarısı arttı” dediler. Biz de fark ediyoruz ki son 3 yılda bir çok becerisi hızlı gelişim gösterdi. Namazla, Kuranla meşguliyeti arttıkça matematiği, Türkçesi, yabancı dili ve ezber becerisi de gelişti. Şaşırdım mı? Hayır Kuran şifadır, namaz şifadır, dua şifadır...Bu akşamın şükrü ve duası olarak bırakayım bu bilgiyi şuracığa

Hatice Kübra Tongar

Temelsiz, asılsız değildir. Olasılıklı, tahmini hakikat değildir. Kesin gerçekliktir. Atalar dini değil Yaradan öğretisidir.

"Şimdi, eğer yeryüzünde yaşamakta olanların çoğuna uyacak oluşan, seni Allah'ın yolundan saptırırlar. Onlar ancak başkalarının zanlarına uyarlar ve kendileri hiçbir şey yapmayıp sadece tahmin (hars) yürütürler" (6/Enam, 116; ayrıca bkz. 6/148, 10/66, 43/20; 51/10).

@Hejir @Murat çoğunluk genelde karşılaştığımız bir durum. Herkes böyle inanıyor sen neden böyle yaşıyorsun kavramı neredeyse günlük hayatımıza yerleşti, sizce çoğunluk hakikat mi?

Kur'an, Allahın seçtiği elçilerine vahiy yoluyla indirilmiş sözlü bir hitaptır. "...Ve Kur'an bana vahy edildi kin ona dayanarak sizi ve onun ulaşabileceği herkesi uyarabileyim" (6/Enam, 19).

Kur'an görünmez alemin yegane sağlam, sahih, geçerli bilgisini veren tek kaynaktır. Enbaul-Gayb (Gaybin haberleri) Kur'andan öğrenilir. Allah'ın bildiği mutlak gayba ait haberler sadece Kur'andan öğrenilmelidir.

"...Bunlar sana vahyettiğimiz, görünmez alemin haberlerindendir..." (3/Al-i İmran, 44).

Lütfen alın elinize ve anladığınız dilden okumaya başlayın çünkü o apaçıktır. Kur'anı anlaşılsın, öğüt alınsın yaşansın diye indiren Rab onu; sakınan, tevazu sahibi, arınmak isteyen, kalbini hakikate kapatmayan, gönlünü ilahi tezkiyeye açık tutan kimseler için apaçık bir dille göndermiştir. İnsanların izahlarına ihtiyaç göstermemesi onun basit ve yüzeysel olduğu anlamına gelmez.

Kur'an, edebi ve felsefi metinlerdeki "anlaşılmaz olma" kaygısıyla değil, "anlaşılabilir olma" esası ile olgunlaştırılmıştır. Kur'anın ilahi mesajı insanları şahsi yorumlarıyla tekamül ettirmelerine ihtiyaç duyurmamaktadır.

Eğer Kur'anın ayetleri açık seçik değil de farklı şekillerde anlaşılabilir, her tarafa çekilebilir şekilde indirilseydi, Rabbani sorumluluk altında tutulmak adaletsiz olacaktı.

O, apaçık bir söylem, apaçık bir kitaptır;

"Elif. Lam. Ra. Şunlar Kitab'ın ve apaçık Kur'an'ın ayetleridir" (15/Hicr, 1)