Dini Terimler Sözlüğü 8 F Harfi (1 Görüntüleyen)

]FARZ-I AYN nedir? ne demektir?[/h]

Her müslümanın yerine getirmesi lâzım olan farz.


Îmânı yâni Ehl-i sünnet îtikâdını, iyi ve kötü huyları öğrenmek farz-ı ayndır. Abdesti, guslü, namazı ve orucu ve haramları da, her müslümanın öğrenmesi farz-ı ayndır. (İmâm-ı Rabbânî)
 
]FASD nedir? ne demektir?[/h]

Damardan kan aldırma. (Bkz. Hacâmat)
 
FÂSİD nedir? ne demektir?[/h]

Bozan, bozuk.


1. Bir ibâdetin, bâtıl olması, geçersiz olması. Bâtıl.


Namaz kılarken göğüs özürsüz olarak kıbleden çevrilirse, namaz hemen fâsid olur. (Halebî)


Namazda konuşmak ve boğazından özürsüz öksürük gibi ses çıkarmak namazın fâsid olmasına sebeb olur. (Halebî)


Oruçlu iken ve namaz kılarken boğaza yağmur, kar kaçsa, oruç da namaz da fâsid olur. (Tahtâvî)


2. Aslı İslâmiyet'e uygun olup, sıfatı uygun olmayan muâmele, akid.


Veresiye yapılan satışta ödeme târihi belirtilmezse, fâsid olur. (Kâşânî)
 
]FÂSİD BEY' nedir? ne demektir?[/h]

Aslı İslâmiyet'e uygun olup sıfatı uygun olmayan satış. (Bkz. Bey')


Fâsid bey aslında sahihdir, câizdir. Çünkü mütekavvim (kullanılması mübah ve kullanılabilir) olan malın satışıdır. Fakat sıfatı dîne uygun olmayıp sahih (geçerli) değildir. Semen (bedel) mütekavvim olmayınca veya mebîin (satılan malın) veya semenin miktarı veya evsafı yahut veresiye satışta semenin verileceği zaman belli olmayınca bu satış fâsid olur. (İbn-i Âbidîn)
 
FÂSİD KAN nedir? ne demektir?[/h]

Üç günden yâni yetmiş iki saatten -beş dakika bile az olsa- gelen kan, yeni başlayan (baliğa, ergen) olan için on günden çok sürüp, onuncu günden sonra gelen kan, yeni olmayanlarda (kadınlarda) âdetten çok olup on günü de aştığında âdetten sonraki günlerde gelen kan, hâmile ve âyise (ihtiyar) kadınlardan ve dokuz yaşından küçük kızlardan gelen kan. İstihâza kanı. (Bkz. İstihâza)
 
FASL-I HİTÂB nedir? ne demektir?[/h]


Kolay, açık ve anlaşılır söz söyleme.


Doğru söyliyenlerin en iyisi ve kendilerine Fasl-ı hitâb ve hikmet (ilim) verilenlerin en üstünü olan sâhibimiz ve efendimiz Muhammed aleyhisselâma ve O'nun temiz Âline (akrabâsına) ve insanlar arasından O'nun için seçilmiş olan Eshâbına (arkadaşlarına) salât ve selâm (hayırlı duâlar) olsun. (Ahmed Mekkî Efendi, Sekkâkî)
 
FÂTIR SÛRESİ nedir? ne demektir?[/h]

Kur'ân-ı kerîmin otuz beşinci sûresi. Melâike sûresi de denilmektedir.


Fâtır sûresi Mekke'de nâzil oldu (indi). Kırk beş âyet-i kerîmedir. İlk âyet-i kerîmede geçen ve yaratıcı mânâsı olan "Fâtır" kelimesi sûreye isim olmuştur. Sûrede başlıca; Allahü teâlânın üstün ve eşsiz yaratma kudreti, mü'min ile kâfir arasındaki fark, insan kalbinin kötülüklerden temizlenmesi ve güzel ahlâk ile bezenmenin lüzûmu anlatılmaktadır. (İbn-i Abbâs, Taberî)


Allahü teâlâ Fâtır sûresinde meâlen buyuruyor ki:


Allah dilediği kimseleri eğri, sapık yollara kor, dilediği kimselere hidâyet eder. Doğru, iyi yolu gösterir. (Âyet: 8)


Kim Fâtır sûresini okursa, dilediğinden girmesi için Cennet'in sekiz kapısına dâvet edilir. (Hadîs-i şerîf-Kâdı Beydâvî)
 
FAZÎLET nedir? ne demektir?[/h]

1. Üstünlük. İyi ahlâklılık.


Fazîlet ehlinin değerini, ancak fazîlet ehli bilir. (Hadîs-i şerîf-Bostân-ül-Ârifîn)


Namazı cemâat ile kılmak, yalnız kılmaktan yirmi yedi derece daha fazîletlidir. (Hadîs-i şerîf-El-Fıkh alel Mezâhibi Erbe'a)


Dört halîfenin fazîlet ve üstünlükleri hilâfetteki sıralarına göredir. (İmâm-ı Gazâlî)


İlim sâhibleri, diğer mü'minlerden yedi yüz derece daha fazîletlidir. (İbn-i Abbâs)


İmâm-ı Şâfiî'ye bir mes'ele soruldu; sükût etti. "Niçin sustun?" dediklerinde; "Fazîletin sükûtta mı cevapta mı, nerede olduğunu anlayıncaya kadar sükûtu tercîh ettim" buyurdu. (İmâm-ı Gazâlî)


Hazret-i Ebû Bekr'in fazîleti; îmânda ve çok mal vermekte, nefsini bu yolda hizmetçi etmekte, en önde olması sebebiyledir. (İmâm-ı Rabbânî)


2. Farz ve vâciblerin hâricindeki nâfile ibâdetler yâni müstehâb ve sünnetler.


Din üç kısımdır: Emirler, yasaklar ve fazîletler. (Muhammed Rebhâmî)
 
]FECR SÛRESİ nedir? ne demektir?[/h]


Kur'ân-ı kerîmin seksen dokuzuncu sûresi.


Fecr sûresi, Mekke'de nâzil oldu (indi). Otuz âyet-i kerîmedir. İlk âyet-i kerîmede geçen Fecr kelimesi sûreye isim olmuştur. Sûrede eski kavimlere âit kıssalar ve insanoğlunun kötülüğe yönelmesi, bunun kötü sonuçları, dünyâ hayâtından sonraki hayât ve oradaki durumlar kısaca bildirilmektedir. (İbn-i Abbâs, Taberî)


Allahü teâlâ Fecr sûresinde meâlen buyuruyor ki:


Ey mutmainne (İslâmiyet'e uymayan şeylerden uzaklaşmış) olan nefs! Râzı olmuş ve râzı olunmuş olarak Rabbine dön! (Âyet: 28)


Kim her gün Fecr sûresini okursa, o, kıyâmet günü kendisi için bir nûr olur. (Hadîs-i şerîf-Kâdı Beydâvî Tefsîri)
 
FECR-İ SÂDIK (GERÇEK FECR) nedir? ne demektir?[/h]

Fecr-i kâzibi tâkibeden tam karanlıktan sonraki beyazlık. Sabah namazının ve orucun başlama vakti.


Sabah namazı, dört mezhebde de fecr-i sâdıkın şarktaki ufk-i mer'îden (görünen ufuktan) aydınlanmaya yüz tutması ile başlar. (Kedüsî)


Orucun farzı üçtür: 1) Niyet etmek, 2) Niyeti ilk ve son vakitleri arasında yapmak, 3) Fecr-i sâdıktan, güneşin batmasına kadar olan zaman içinde orucu bozan şeylerden sakınmak. (Kutbüddîn-i İznikî)
 
FEHM nedir? ne demektir?[/h]

Anlayış; iyiyi kötüden ayıran anlama kuvveti.


Ahmak insan kendisini aldanmaktan koruyamaz. Akıl ve fehm, insanın yaratılışında olacak. Yaratılışında akıl ve fehimden mahrûm olanlar, bunları sonradan te'min edemezler. (İmâm-ı Gazâlî)
 
FELAK SÛRESİ nedir? ne demektir?[/h]

Kur'ân-ı kerîmin yüz on üçüncü sûresi.


Felak sûresi, Medîne-i münevverede nâzil oldu (indi). Beş âyet-i kerîmedir. İlk âyet-i kerîmede geçen Felak kelimesi sûreye isim olmuştur. Sûrede Allahü teâlâ; görünen ve görünmeyen, bilinen ve bilinmeyen bütün kötü şeylerden kullarının kendisine sığınmalarını, güvenilecek ve sığınılacak tek varlığın kendisi olduğunu bildirmektedir. (Senâullah Dehlevî, İbn-i Abbâs)


Allahü teâlâ, Felak sûresinde meâlen buyuruyor ki:


(Yâ Muhammed!) Yarattığı şeylerin şerrinden, karanlığı çöküp bastığı zaman gecenin şerrinden,(büyücülerin ipliklere bağladıkları) düğümlere üfüren (nefes)lerin (büyücü ve üfürükcülerin) şerrinden, hased edenin, hased ettiği zaman şerrinden, karanlığı yırtan nûrun Rabbine sığınırım de! (Âyet: 1 5)


Ey Ukbe! Felak sûresini oku. Zîrâ sen, Allahü teâlâya Felâk sûresinden daha sevimli gelen ve daha beliğ olan hiç bir sûre okuyamazsın. Mümkün olursa onu çok oku. (Hadîs-i şerîf-Müsned-i Ahmed ibni Hanbel)
 

Konuyu görüntüleyen kullanıcılar

Tema editörü

Ayarlar Renkler

  • Mobil kullanıcılar bu fonksiyonları kullanamaz.

    Alternatif header

    Farklı bir görünüm için alternatif header yapısını kolayca seçebilirsiniz.

    Görünüm Modu Seçimi

    Tam ekran ve dar ekran modları arasında geçiş yapın.

    Izgara Görünümü

    Izgara modu ile içerikleri kolayca inceleyin ve düzenli bir görünüm elde edin.

    Resimli Izgara Modu

    Arka plan görselleriyle içeriğinizi düzenli ve görsel olarak zengin bir şekilde görüntüleyin.

    Yan Paneli Kapat

    Yan paneli gizleyerek daha geniş bir çalışma alanı oluşturun.

    Sabit Yan Panel

    Yan paneli sabitleyerek sürekli erişim sağlayın ve içeriğinizi kolayca yönetin.

    Box görünüm

    Temanızın yanlarına box tarzı bir çerçeve ekleyebilir veya mevcut çerçeveyi kaldırabilirsiniz. 1300px üstü çözünürler için geçerlidir.

    Köşe Yuvarlama Kontrolü

    Köşe yuvarlama efektini açıp kapatarak görünümü dilediğiniz gibi özelleştirin.

  • Renginizi seçin

    Tarzınızı yansıtan rengi belirleyin ve estetik uyumu sağlayın.

Geri