Foruma hoşgeldin 👋, Ziyaretçi

Forum içeriğine ve tüm hizmetlerimize erişim sağlamak için foruma kayıt olmalı ya da giriş yapmalısınız. Foruma üye olmak tamamen ücretsizdir.

Dini Terimler Sözlüğü 16 M Harfi

Bu kullanıcı banlanmıştır. ForumKalemi.CoM
MAKÂM nedir? ne demektir?

1. Yüksek dereceli me'mûriyet, me'mûrluk yeri, mevkî, mansıb.

Bir kimse şu on şeyi, kendine farz bilmedikçe, tam verâ ehli (dînimizde şüpheli olan şeylerden sakınan) olamaz: Başkalarını çekiştirmemeli. Mü'minlere sû-i zan (kötü zan) etmemeli, kötü bilmemeli. Kimse ile alay etmemeli. Yabancı kadınlara, kızlara bakmamalı. Doğru söylemeli. Kendini beğenmemek için, Allahü teâlânın kendisine yaptığı ihsânları (iyilikleri), nîmetleri düşünmeli. Malını helâl yerlere harcayıp, haramlara vermemeli. Nefsi, keyfi için, mevki makâm istemeyip, bunları insanlara hizmet yeri bilmeli. Beş vakit namazı vaktinde kılmağı birinci vazîfe bilmeli. Ehl-i sünnet (Resûlullah efendimiz ve arkadaşlarının
bildirdiği doğru yolda giden İslâm) âlimlerinin bildirdiği îmânı ve işleri iyi öğrenip, kendini bunlara uydurmalı. (Ahmed Fârûkî)

Emeli, arzû ve istekleri kısa yapmak lâzımdır. Makâm, mevkî kapmak için yarış etmek gibi hırs yoktur. (Ahmed bin Âsım Antâkî)

Makam ne kadar mühim olsa da, şahsiyetinizi vermeyin. Kendinizi küçültmeyin. (Ferîdüddîn Şeker Genç)

Mal için makam için hep uğraştım,
Sonsuz nîmetlerden oldum, âh yazık!
Yol bozuk ve karanlık, önde şeytan,
Günâh ağır, ağlarım hep, âh yazık!

(Mevlânâ Hâlid-i Bağdâdî)

2. Tasavvuf yolunda bulunan kimsenin bu yolda ilerlerken kazandığı mânevî derecelerden her biri.

Makâmı kazanmakta kulun gayreti lâzımdır. Bu bakımdan makâm ile hâl arasında fark vardır. Çünkü hâl, kulun gayreti olmadan kalbde meydana gelir. (Ali bin Hüseyin)

Tasavvuf yolunda bulunan kimsenin kazandığı makâmın hükümlerini, îcâblarını yerine getirmeden, tamamlamadan, başka makâma geçmekte acelecilik yapmaması, sabırsızlık göstermemesi lâzımdır. Zîrâ, kanâati olmayan hırslı kimsenin tevekkülü, sıhhatli olmaz. Tevekkülü tam olmayanın teslimiyetinde sıhhat bulunmaz. (Seyyid Abdülhakîm Arvâsî)
 
Bu kullanıcı banlanmıştır. ForumKalemi.CoM
MAKÂMÂT-I SÜLÛK nedir? ne demektir?

Tasavvuf yolunda ilerlerken geçilmesi gereken dereceler.

İslâm-ı hakîkî (hakîkî İslâm); makâmât-ı sülûkun geçilmesinden ve nefsin itmînânından (şüphe ve tereddüdlerden kurtulmasından) sonra hâsıl olur (meydana gelir). (Muhammed Ma'sûm)
 
Bu kullanıcı banlanmıştır. ForumKalemi.CoM
MAKÂM-I İLLİYYÎN nedir? ne demektir?

Cennet.

Bir ma'sûm (günâhsız, suçsuz) çocuk hasta olup, ölüm döşeğine girdiğinde, makâm-ı İlliyyîn, onun makâmı olur. Oradan üç yüz altmış melek gelip, saf saf olup o çocuğun karşısında dururlar ve; "Yâ ma'sûm çocuk! Müjdeler olsun sana, bugün öyle bir gündür ki, geçmiş olan, anaların ve dedelerinin ve cümle komşularının günâhlarının affı için Hak teâlâdan dile (iste)" derler. (İmâm-ı Gazâlî)
 
Bu kullanıcı banlanmıştır. ForumKalemi.CoM
MAKSAD (Maksûd) nedir? ne demektir?

Niyet, kasd.

Allahü teâlâ yersiz güleni, bir ideâli, maksâdı olmadan yola çıkanı sevmez. (Kâ'bü'l-Ahbâr)

Bid'atler (Peygamber efendimiz ve dört halîfe devrinde olmayıp, dinde sonradan çıkarılan şeyler) yayılıp, sünnetler terkedildiği zulmetli, karanlık zamanda, İslâm ilimlerinin öğrenilmesi ve yayılması en mühim işlerdendir. Muhammed aleyhisselâmın sünnetini (İslâmdînini) yaymak ise en büyük maksaddandır. (MuhammedMa'sûm Fârûkî)

İnsanın yaratılmasından maksad, kulluk vazîfelerini yerine getirmektir. (Ubeydullah-ı Ahrâr)

Maksadı hayr olanın, âkibeti (sonu) hayr olur. (Abdülhakîm Arvâsî)

Dünyâyı maksad edinmemeli. Dünyâ, nefsin arzularına yardımcıdır. Dünyâ ve âhiret bir arada olmaz. (Abdülhakîm Arvâsî)

Akıllı kimsenin ilimle uğraşmasından maksadı, onunla amel etmektir. Çünkü bundan başka bir gâye için ilim öğrenen kişi, şöhretini ve kibrini artırmış olur. (İbn-i Hibbân)
 
Bu kullanıcı banlanmıştır. ForumKalemi.CoM
MA'KÛL İLİMLER nedir? ne demektir?

His organları ile duyularak, akıl ile incelenerek, tecrübe (deney, gözlem) ile ve hesâb edilerek elde edilen ilimler, fen bilgileri.

Ma'kûl ilimler, matematik, mantık, fizik ve kimyâ gibi tecrübî ilimlerdir. İslâmiyet bunları men etmez, emreder. Ma'kûl ilimler din bilgilerinin anlaşılmasına ve onların tatbîk edilmesine yardımcıdırlar. Bu bakımdan lüzûmludurlar. Bunlar zamanla, artar, değişir, ilerler. Bunun içindir ki: "Tekmîl-i sınâ'ât telâhuk-ı efkâr iledir, yâni san'atın, fennin, tekniğin ilerlemesi, fikirlerin, deneylerin, birbirine eklenmesi ile olur" denmektedir. İslâmiyet, her ilmi, her fenni ve her tecrübeyi emr eden bir dindir. Müslümanlar fenni sever ve fen adamının tecrübelerine inanır. (Abdülhakîm Arvâsî)
 
Bu kullanıcı banlanmıştır. ForumKalemi.CoM
MÂLÂYA'NÎ nedir? ne demektir?

Dünyâ ve âhirete faydası olmayan iş, boş söz, lüzumsuz şey.

Allahü teâlânın, bir kulunu sevmemesinin alâmeti, onun mâlâya'nî ile vakit geçirmesidir. (Hadîs-i şerîf-Mektûbât-ı Rabbânî)

Bir kimsenin müslümanlığının güzelliği, mâlâya'nîden kaçması ve lüzûmlu şeyleri yapması ile anlaşılır. (Hadîs-i şerîf-Mektûbât-ı Rabbânî)

Ben bu mertebeye; doğru söz söylemek, emânete riâyet etmek ve mâlâya'nîyi terk etmekle ulaştım. (Lokman Hakîm)

Câbir bin Sümre buyurdu ki: "Resûlullah sallallahü aleyhi ve sellem az konuşurdu. Lüzumlu olduğu zaman veya bir şey sorulunca söylerdi." Bundan anlaşılıyor ki, her müslümanın mâlâya'nî, faydasız şey söylememesi, susması lâzımdır. (Muhammed Rebhâmî)

Bir kimse, ibâdetlerini ihlâs ile (sırf Allah için) yaparsa, Allahü teâlâ da, ona mâlâya'nîden kurtulmak nîmetini ihsân eder. (Cüneyd-i Bağdâdî)

Îtikâdı (inancı) düzeltmeden önce ahkâm-ı şer'iyyeyi (helâli, haramı, farzı, vâcibi) öğrenmenin hiç faydası olmaz. Bu ikisi birlikte düzeltilmedikçe de, ibâdetlerin faydası yoktur. Bu üçü birlikte yapılmadıkça, kalbin tasfiyesi (temizlenmesi) ve nefsin tezkiyesi (süslenmesi) hiç yapılamaz. Bu dört temel vazîfe, yardımcıları ve tamamlayıcıları ile birlikte yapılmalıdır. Meselâ, farzlar, sünnetleri ile birlikte yapılmalıdır. Farzların yardımcısı ve tamamlayıcısı, sünnetlerdir. Bunlardan biri yapılmadıkça, geriye kalan her şey lüzumsuz ve faydasızdır. Böyle lüzumsuz şeylere mâlâya'nî denir. Bir farzı yapmayıp, bunun yerine, nâfile ibâdet yapmak, mâlâya'nî ile vakit geçirmek olur. (İmâm-ı Rabbânî)
 
Bu kullanıcı banlanmıştır. ForumKalemi.CoM
MÂL-I MÜTEKAVVİM nedir? ne demektir?

Kıymetli mal. İslâm'a göre yenilmesi, içilmesi, kullanılması ve faydalanılması mümkün olan mal.

Müslümanlar için; şarab, domuz ve besmelesiz kesilen veya kesmeden öldürülen hayvan, mâl-ı mütekavvim değildirler. Alış-verişin sahîh (doğru) olması için malın da mütekavvim olması lâzımdır. (İbn-i Âbidîn)
 
Bu kullanıcı banlanmıştır. ForumKalemi.CoM
MÂLİKÎ nedir? ne demektir?

Ehl-i sünnetin ameldeki dört hak mezhebinden biri olan Mâliki mezhebine tâbi olan, bağlı olan kimse. (Bkz. İmâm-ı Mâlik)

Ehl-i sünnetin (Peygamber efendimiz ve Eshâbının bildirdiği îtikâd üzere bulunanların) amelde ( yapılması ve kaçınılması gerekli işlerdeki) mezhebi dörttür. Hanefî, Mâlikî, Şâfiî, Hanbelî. Bu dört mezhebden herhangi birine uymak câizdir. Dört mezheb de haktır. (Muhammed bin Kutbüddîn İznikî)

İbâdetlerin en kıymetlisi, farz-ı ayn olanlardır. Farzlardan sonra en kıymetlisi, Şâfiî mezhebinde sünnet namazlar, Hanbelî mezhebinde cihâd (Allah yolunda harb etmek)dır. Hanefî ve Mâlikî mezheblerinde ise, ilim öğrenmek ve öğretmek ve sonra cihâddır. (M. Tâhir Sünbül Mekkî)

Sivâd-ı a'zam yâni müslümanların çoğu, fıkh âlimlerinin yolundadır. Bunların yolundan ayrılanlar Cehennem ateşinde yanacaklardır. Ey mü'minler! Cehennem'den kurtulmuş olan tek fırkaya tâbi olunuz. Bu da Ehl-i sünnet vel-cemâat denilen fırkadır. Allahü teâlânın yardımı, koruması ve muvaffak kılması bu fırkada olanlaradır. Allahü teâlânın gadabı ve azâbı bu fırkadan ayrılanlaradır. Bu fırka-i nâciye (Cehennem'den kurtulacak olan fırka, topluluk) bugün dört mezhebde toplanmıştır. Bu dört hak mezheb, Hanefî, Mâlikî, Şâfiî veHanbelî mezhebleridir. Bu zamanda bu dört mezhebden birine tâbi olmayan kimse, bid'at (bozuk îtikâd) sâhibi olup Cehennem'e gidecektir. (Tahtâvî)
 
Bu kullanıcı banlanmıştır. ForumKalemi.CoM
MÂLİK-ÜL-MÜLK nedir? ne demektir?

Allahü teâlânın Esmâ-i hüsnâsından (güzel isimlerinden). Yaratılmışların ve onlarda bulunan her şeyin sâhibi olan.

Allahü teâlâ Kur'ân-ı kerîmde meâlen buyurdu ki:

(Habîbim) de ki: "Ey Mâlik-ül-mülk olan Allah'ım! Sen mülkü kime dilersen ona verirsin, mülkü kimden dilersen ondan alırsın. Kimi dilersen onun kadrini yükseltir, kimi dilersen onu alçaltırsın. Hayır yalnız senin elindedir. Şüphesiz ki sen, her şeye hakkıyla kâdirsin. (Âl-i İmrân sûresi: 26)

Kim Mâlik-ül Mülk ism-i şerîfine devâm ederse, Allahü teâlâ ona çok mal ve mülk ihsân eder. Onu kimseye muhtaç etmez. (Yûsuf Nebhânî)
 
Bu kullanıcı banlanmıştır. ForumKalemi.CoM
MA'LÛM nedir? ne demektir?

Bilinen şey.

Allahü teâlânın bâzı kimselerin îmâna gelmeyeceğini bildiğini Kur'ân-ı kerîmde bildirmektedir. Allahü teâlâ onların kendi arzûları ile küfür (îmânsızlık) üzere kalmaya niyet edip, îmân etmek istemeyeceklerini ezelî (başlangıcı olmayan) ilmi ile biliyordu. İlim, mâlûma tâbidir. Yoksa, bunların kâfir olması, Allahü teâlânın onları kâfir bildiği ve böyle haber verdiği için değildir. Böyle olsaydı, mâlûm ilme tâbi olurdu. O hâlde kâfirler kendi istek ve ihtiyârlarıyla (tercihleriyle) kâfir olmuşlardır. (Seyyid Şerîf Cürcânî)

Belli olan şeyi isbât etmeye lüzûm yoktur. İnsana en mâlûm olan şey, kendi varlığıdır. İnsan bir an kendini unutmaz. Uykuda iken, serhoş iken de rûh kendini unutmaz. İnsanın kendi kendini tanıması için, bir şey isbât etmeye lüzûm yoktur. (Ali bin Emrullah)
 
Bu kullanıcı banlanmıştır. ForumKalemi.CoM
MANASTIR nedir? ne demektir?

Hıristiyanlıkta ibâdet edilen ve din adamlarından bir râhib veya râhibenin idâre edip, barındığı binâ.

Eskiden manastırlar, kendi mülkleri olan bir arâzî üzerinde kurulur ve bu arâziyi işleterek elde ettikleri mahsûllerle kapalı bir ekonomi içinde yaşarlardı. Manastırda başrâhibden başka çeşitli görevliler bulunurdu. Manastırlar bâzan cezâlı din adamları için nezârethâne, hapishâne olarak kullanılırdı. Orta çağda manastırların zenginliği ve kudreti artarak önemli derebeylik merkezleri hâline geldi. Başlangıçta bölge piskoposunun rûhânî yetkisine bağlı olan manastırlar, daha sonra papalığa bağlandılar. (Yeni Rehber Ansiklopedisi)

Peygamber efendimiz sallallahü aleyhi ve sellem; müslümanların, hıristiyanlara ve yahûdîlere yapmakla mükellef oldukları muâmele şeklini bildirdiği mektûbunda buyurdu ki: "Onların dînî reislerini, (başkanlarını) makamlarından indirmeyin. Onları ibâdet ettikleri yerden çıkartmayın. Bunlardan seyâhat edenlere mâni olmayın. Bunların manastırlarının hiçbir tarafını yıkmayın. Bunların kiliselerinden mal alınıp müslüman mescidleri için kullanılmasın..." (Hadîs-i şerîf-Mecmua-i Münşeât-üs-Salâtin)
 
Bu kullanıcı banlanmıştır. ForumKalemi.CoM
MÂNÂY-I MURÂDÎ nedir? ne demektir?

Bir sözde anlatılmak, ifâde edilmek istenilen, kastedilen mânâ.

Müctehîd olmak (Kur'ân-ı kerîmden ve hadîs-i şerîften hüküm çıkarabilmek) için, Arabî yüksek ilimleri tamâmen öğrenip Kur'ân-ı kerîmi ezbere bilmek, her âyet-i kerîmenin mânây-ı murâdîsini, âyet-i kerîmelerin geldikleri zamanları ve gelme sebeblerini ve ne hakkında geldiklerini, fıkıh ilminin usûl ve kâidelerini, yüz binlerce hadîs-i şerîfi ezberden bilmek gibi daha pekçok şartlara sâhib olduktan başka, Kur'ân-ı kerîmin ve hadîs-i şerîflerin açık ve kapalı mânâlarını kavramak, bu mânâlar kalbinde yer etmiş olmak, kuvvetli îmâna, sâf, temiz bir kalbe sâhib olmak lâzımdır. (Abdülhakîm Arvâsî)

Bir âyetin mânâsını anlamak demek, Allahü teâlânın, bu âyette, ne irâde ettiğini anlamak demektir. Bir âyetin herhangi bir tercümesini okuyan kimse mânây-ı murâdîyi öğrenemez. Tercüme edenin, bilgi derecesine göre yaptığı meâlini öğrenir. Bu sebebden Kur'ân-ı kerîmin mânâsını anlamak için tercümesini okumamalıdır. (Abdülhakîm-i Arvâsî ve Hasan Hüsnü Erdem)
 

Tema özelleştirme sistemi

Bu menüden forum temasının bazı alanlarını kendinize özel olarak düzenleye bilirsiniz

  • Geniş / Dar görünüm

    Temanızı geniş yada dar olarak kullanmak için kullanabileceğiniz bir yapıyı kontrolünü sağlayabilirsiniz.

    Izgara görünümlü forum listesi

    Forum listesindeki düzeni ızgara yada sıradan listeleme tarzındaki yapının kontrolünü sağlayabilirsiniz.

    Resimli ızgara modu

    Izgara forum listesinde resimleri açıp/kapatabileceğiniz yapının kontrolünü sağlayabilirsiniz.

    Kenar çubuğunu kapat

    Kenar çubuğunu kapatarak forumdaki kalabalık görünümde kurtulabilirsiniz.

    Sabit kenar çubuğu

    Kenar çubuğunu sabitleyerek daha kullanışlı ve erişiminizi kolaylaştırabilirsiniz.

    Köşe kıvrımlarını kapat

    Blokların köşelerinde bulunan kıvrımları kapatıp/açarak zevkinize göre kullanabilirsiniz.

  • Zevkini yansıtan renk kombinasyonunu seç
    Arkaplan resimleri
    Renk geçişli arkaplanlar
Geri