-
- Katılım
- 4 May 2020
-
- Mesajlar
- 2,554
-
- Tepkime puanı
- 8,045
-
- Puan
- 113
Avrupa seyahatlerinin son yıllardaki cazip rotaları, merkezi ve orta ölçekli klasik/popüler şehirler yerine küçük-lokal ama belirgin bir kimliğe-tarihe sahip kasabaları tercih eden turistlerin yönelimleriyle değişiklik göstermeye başladı. Özellikle son beş yılda; İtalya, Avusturya, İsviçre ve Almanya'nın lokal turistik bölgelerine artan bu rağbetin çıkardığı yeni yıldızlardan biri de Hallstatt.
Hallstätter Gölü’nün güney batısında, Salzburg ve Graz şehirlerinin ortasında bulunun Hallstatt, Avusturya’nın da en eski köyü.
Köklü bir tarihe sahip köyün kültürel kimliği, yedi bin yıllık zengin bir geçmişe ve kadim Kelt uygarlığına dayanıyor.
Tabii Hallstatt’ı daimi sosyal medya gündemi yapan şey bu tarihi arka planı değil, fotoğrafçılara göz kırpan konumu, görsel zenginliği ve masalsı atmosferi elbette.
Şehir Müzesi, Kemik Evi, Tuz Madeni üçlüsü Hallstatt gezisi için mecburi istikamet. Ama daha görülecek ve yapılacak çok şey var burada.
Köy merkezinin siluetini oluşturan ana yapılardan biri olan Evangelist Kilisesi’nin terasına çıkıp muhteşem manzarayı seyre dalmadan, göl kıyısında yürüyüp kuğularla selamlaşmadan, meydandaki bir bankta uzun uzun oturup etrafa bakmadan, elektrikli teknelerle gölde gezintiye çıkmadan ve Hallstatt Gölü manzaralı Braugasthof’da lezzetli bir şinitzel yemeden bu seyahati tamamlamış sayılmazsın.
Çiçekli bahçeler, sakinlikle örülü doğa, alabildiğine dehşetli bir manzara ve canına okunmamış göz yormayan yerel mimari.
Bir tatlı huzur almaya gelenlere gönülden hoş geldin demeyi bilen bir köy Hallstatt.
Hallstätter Gölü’nün güney batısında, Salzburg ve Graz şehirlerinin ortasında bulunun Hallstatt, Avusturya’nın da en eski köyü.
Köklü bir tarihe sahip köyün kültürel kimliği, yedi bin yıllık zengin bir geçmişe ve kadim Kelt uygarlığına dayanıyor.
Tabii Hallstatt’ı daimi sosyal medya gündemi yapan şey bu tarihi arka planı değil, fotoğrafçılara göz kırpan konumu, görsel zenginliği ve masalsı atmosferi elbette.
Şehir Müzesi, Kemik Evi, Tuz Madeni üçlüsü Hallstatt gezisi için mecburi istikamet. Ama daha görülecek ve yapılacak çok şey var burada.
Köy merkezinin siluetini oluşturan ana yapılardan biri olan Evangelist Kilisesi’nin terasına çıkıp muhteşem manzarayı seyre dalmadan, göl kıyısında yürüyüp kuğularla selamlaşmadan, meydandaki bir bankta uzun uzun oturup etrafa bakmadan, elektrikli teknelerle gölde gezintiye çıkmadan ve Hallstatt Gölü manzaralı Braugasthof’da lezzetli bir şinitzel yemeden bu seyahati tamamlamış sayılmazsın.
Çiçekli bahçeler, sakinlikle örülü doğa, alabildiğine dehşetli bir manzara ve canına okunmamış göz yormayan yerel mimari.
Bir tatlı huzur almaya gelenlere gönülden hoş geldin demeyi bilen bir köy Hallstatt.
