Foruma hoşgeldin 👋, Ziyaretçi

Forum içeriğine ve tüm hizmetlerimize erişim sağlamak için foruma kayıt olmalı ya da giriş yapmalısınız. Foruma üye olmak tamamen ücretsizdir.

Çözüldü Bizi İkna Et ( 33 )

Placidus

FK Üyesi
Katılım
26 Haz 2022
Mesajlar
1,786
Tepkime puanı
6,331
Puanları
113
Konum
.
Cinsiyet
Medeni Hal
JkcUDD
Takım
jXd4NV
" Eleştiriler dikkate alındığında kişisel gelişime yardımcı olan olgular olarak kabul edilir. "

Bir fikir, bir akım, düşünce veya herhangi bir koşulda yapılan eleştirilerin fayda ve zararları neler olabilir?

✅ Katılım süresi 15.09.2023 saat 23.59'a kadardır.
 
Çözüm
Eleştiriler algılayabilen ve değerlendirebilenler için öğüt niteliği taşıyor diyebilirmiyiz ?
Eleştiriye açık olmak kişinin özgüveninin tatmin edilir düzeyde yüksek olduguna işaret olabilir tabi bu kişilik sınıfına göre değişkenlik gösterebilir.

Eleştiri varsa ortada kayda değer durum vardır bu da hatırı sayılır bir konuda söz hakkı bulduğunuzu, birilerinin sizi önemsediğini gösterir.
Eleştirinin boyutu tenkit seviyesine ulaştığında tepkiniz yine sükut üzre kalmak mı ? olurdu
Fıtratım gereği kırılgan yapıya sahibim bu her ne kadar özgüvenin yeterli seviyede olmuş olsa da bazı fütursuzca yapılan ve Dahi cahilce yapılan tenkitlere kapalıyım. Beni etkiliyor mu? Evet etkiliyor fakat bilgi seviyesi ve üslubu seviyemde değilse çekilmeyi tercih ediyorum.

Hani ne derler ; Sustuğumda beni dilsiz zannediyorlar.
“Sustuğum kadar insansın.“
 
İnsanın kişisel Alanı onun konfor alanıdır ,Yeni bilgiler ,Yeni düşünce ve uygulamalar yada değişik düşünce ler eleştirisel olarak insana tehdit gibi gelebilir ,

Kendini yenilemeye ,geliştirmeye yönelik adımlar atan çaba sarfedenler eleştirileri kişisel bir nasihat olarak çözümler ler ,

Bu eleştiriler eğer ki ! Gerçek manada söyleyen kişi tarafından nasihat içerikli iseler ?

Eğer ki mesele üzüm yemek değil Bagciyi dövmekse, bu Eleştirilsel bir durum değil dir. Bu haset ve kinin kılıfa bürünmesidir. ,( Açık arayarak karşıliksiz dövüş tür.)

Her zaman Dostlarimiza söyleriz bir hatamız ,eksiğimiz ,kusurumuz ,yanlisimiz varsa bunu bize bildirmeniz ,eksiğimiz hatamizi bilmemiz ,Dostdan geldiği için kardeşlik hukugu gereğini olduğunu beyan ederiz ,Egerki sizler bu açığımızı soylemesseniz ,Açık arayanlar dan söylendiği zaman huzursuz olacağımızı sürekli düşünür ve söyleriz.


Bu da şunu gösterir ki ! Sevmedigimiz yada açığımızı arayan birinin Eleştirisi bizi sarsabilir ,
 
Fıtratım gereği kırılgan yapıya sahibim bu her ne kadar özgüvenin yeterli seviyede olmuş olsa da bazı fütursuzca yapılan ve Dahi cahilce yapılan tenkitlere kapalıyım. Beni etkiliyor mu? Evet etkiliyor fakat bilgi seviyesi ve üslubu seviyemde değilse çekilmeyi tercih ediyorum.

Hani ne derler ; Sustuğumda beni dilsiz zannediyorlar.
“Sustuğum kadar insansın.“
Ve yine derler ki! Edepli edebinden susar edepsiz ben susturdum sanarmış :)

Değerli cevaplarınız için teşekkür ederim. :)
 
İnsanın kişisel Alanı onun konfor alanıdır ,Yeni bilgiler ,Yeni düşünce ve uygulamalar yada değişik düşünce ler eleştirisel olarak insana tehdit gibi gelebilir ,

Kendini yenilemeye ,geliştirmeye yönelik adımlar atan çaba sarfedenler eleştirileri kişisel bir nasihat olarak çözümler ler ,

Bu eleştiriler eğer ki ! Gerçek manada söyleyen kişi tarafından nasihat içerikli iseler ?

Eğer ki mesele üzüm yemek değil Bagciyi dövmekse, bu Eleştirilsel bir durum değil dir. Bu haset ve kinin kılıfa bürünmesidir. ,( Açık arayarak karşıliksiz dövüş tür.)

Her zaman Dostlarimiza söyleriz bir hatamız ,eksiğimiz ,kusurumuz ,yanlisimiz varsa bunu bize bildirmeniz ,eksiğimiz hatamizi bilmemiz ,Dostdan geldiği için kardeşlik hukugu gereğini olduğunu beyan ederiz ,Egerki sizler bu açığımızı soylemesseniz ,Açık arayanlar dan söylendiği zaman huzursuz olacağımızı sürekli düşünür ve söyleriz.


Bu da şunu gösterir ki ! Sevmedigimiz yada açığımızı arayan birinin Eleştirisi bizi sarsabilir ,

“Eleştiri belki güzel bir şey değildir ama gereklidir, ağrı ile aynı işi görür; çünkü ağrı da vücutta bir arıza olduğunu haber verir.” William Churchill

Bu söz hayatıma şuan olduğumdan biraz daha genç yaşlarımda girdi :) ve benim için her şeyin başlangıcı gibi bir şey oldu.

Vücut içerisinde oluşan herhangi bir ağrı, sistemli giden organizmada aksamaların olduğunun göstergesi olduğu gibi aldığım eleştirilerde bu kapsamda değerlendirme kaynağı oldu bir bakıma.

Eleştiriyi dinlerim kendimce yorumlarım ama mantığıma uygun olan ne ise ona karar verir düşünce ve hareketlerimi ona göre şekillendiririm.

Örneğin karşımdaki kişi veya kişilerin konum, cinsiyet, yakınlık derecesi benim için bir kriter değildir. Eleştiri yapmasına müsaade ettiysem dinlenmeyi hak eden birisi olarak gördüğüm içindir.

Olumlu veya olumsuz eleştiri yoktur bana göre ve eleştiri kavramı tamamen sıkıntı odaklıda değildir. Yaptığınız yanış bir iş veya yorum üzerine sizi eleştirebileceğim gibi sizde beni eleştirebilirsiniz.

Felsefe ve psikolojide eleştiri yeni bir inşa başlangıcı sayılabildiği gibi duygusal kısır döngülere de sebep olabilir.
 
“Eleştiri belki güzel bir şey değildir ama gereklidir, ağrı ile aynı işi görür; çünkü ağrı da vücutta bir arıza olduğunu haber verir.” William Churchill

Bu söz hayatıma şuan olduğumdan biraz daha genç yaşlarımda girdi :) ve benim için her şeyin başlangıcı gibi bir şey oldu.

Vücut içerisinde oluşan herhangi bir ağrı, sistemli giden organizmada aksamaların olduğunun göstergesi olduğu gibi aldığım eleştirilerde bu kapsamda değerlendirme kaynağı oldu bir bakıma.

Eleştiriyi dinlerim kendimce yorumlarım ama mantığıma uygun olan ne ise ona karar verir düşünce ve hareketlerimi ona göre şekillendiririm.

Örneğin karşımdaki kişi veya kişilerin konum, cinsiyet, yakınlık derecesi benim için bir kriter değildir. Eleştiri yapmasına müsaade ettiysem dinlenmeyi hak eden birisi olarak gördüğüm içindir.

Olumlu veya olumsuz eleştiri yoktur bana göre ve eleştiri kavramı tamamen sıkıntı odaklıda değildir. Yaptığınız yanış bir iş veya yorum üzerine sizi eleştirebileceğim gibi sizde beni eleştirebilirsiniz.

Felsefe ve psikolojide eleştiri yeni bir inşa başlangıcı sayılabildiği gibi duygusal kısır döngülere de sebep olabilir.
Özür Dileyerek hayatınızın Başlangıcı gibi olarak sözünü paylastiginiz zatın konuyla öyle bir alakası olduğunu düşünmüyorum,Ağrı ile ozdeslestirmissiniz kanaatimce Ağrı dışardan gelen bir etgi ile olmayan bir konu ,deseydiniz dışardan birinin bedenimize bıraktığı bir etgen olsaydı ,tepki ve davranışıniz herhalde olumlu olmazdı,

Eleştiri böyle birşey başka biri tarafından belkide haksızca belkide haklica eleştirmesi insanı farklı bir moda götürebilir ,

Gerçek eleştiri, yol gösteren, destek sağlayan, moral ve ilham veren, yapıcı ve olumlu ifadeler içeren ve gerçek dostlar arasında olması gereken bir iletişim biçimidir.

İnsan psikolojisi göz önüne alınarak, yerine göre elestiri, isim vermeden yapıp, muhatabın, eleştiriden kendine düşen payı almasını ve durumunu düzeltmesini tasarlamak, Peygamberî ahlâka uygundur.

Eleştiri sadece başkalarına yönelik olmaz. Kişinin kendi kendini eleştirmesi de gereklidir.

Sizin Zatdan verdiğiniz söz dizesi belkide Teffekurle baglasabilir, İnsanın kendi eksik ve hatalarını kendi Ağrısı gibi düşünüp tedavi uygulaması en uygunu herhalde olur.
 
Özür Dileyerek hayatınızın Başlangıcı gibi olarak sözünü paylastiginiz zatın konuyla öyle bir alakası olduğunu düşünmüyorum,Ağrı ile ozdeslestirmissiniz kanaatimce Ağrı dışardan gelen bir etgi ile olmayan bir konu ,deseydiniz dışardan birinin bedenimize bıraktığı bir etgen olsaydı ,tepki ve davranışıniz herhalde olumlu olmazdı,

Eleştiri böyle birşey başka biri tarafından belkide haksızca belkide haklica eleştirmesi insanı farklı bir moda götürebilir ,

Gerçek eleştiri, yol gösteren, destek sağlayan, moral ve ilham veren, yapıcı ve olumlu ifadeler içeren ve gerçek dostlar arasında olması gereken bir iletişim biçimidir.

İnsan psikolojisi göz önüne alınarak, yerine göre elestiri, isim vermeden yapıp, muhatabın, eleştiriden kendine düşen payı almasını ve durumunu düzeltmesini tasarlamak, Peygamberî ahlâka uygundur.

Eleştiri sadece başkalarına yönelik olmaz. Kişinin kendi kendini eleştirmesi de gereklidir.

Sizin Zatdan verdiğiniz söz dizesi belkide Teffekurle baglasabilir, İnsanın kendi eksik ve hatalarını kendi Ağrısı gibi düşünüp tedavi uygulaması en uygunu herhalde olur.

Bu felsefi bir değerlendirmenin psikolojik olarak yorumlanmasıydı :) Buna Eleştiri Felsefesi diyebiliriz.

Sırasıyla ;

- Saf Aklın Eleştirisi
- Dogmatizm
- Kuşkuculuk

Ben olaylara bu felsefe üzerinden yaklaştığımı belirttim aslında mesela sizin yorumunuzda o söz sahibini bir eleştiridir. Size göre yanlış veya sizin bilgi sınırlarınız içerisinde yer edinmemiş birisi olabilir veya yaşayış tarzını beğenmiyor olabilirsiniz yada tamamen sizin düşüncelerinize aykırı görüşleri var ve bunu kendinizi ifade ederek belirtmişsiniz aslında :)

Tam bu noktada benim felsefem işte sizin bu yaptığınız şekilde işliyor ve değerlendirmeme sebep oluyor.
 
Bu felsefi bir değerlendirmenin psikolojik olarak yorumlanmasıydı :) Buna Eleştiri Felsefesi diyebiliriz.

Sırasıyla ;

- Saf Aklın Eleştirisi
- Dogmatizm
- Kuşkuculuk

Ben olaylara bu felsefe üzerinden yaklaştığımı belirttim aslında mesela sizin yorumunuzda o söz sahibini bir eleştiridir. Size göre yanlış veya sizin bilgi sınırlarınız içerisinde yer edinmemiş birisi olabilir veya yaşayış tarzını beğenmiyor olabilirsiniz yada tamamen sizin düşüncelerinize aykırı görüşleri var ve bunu kendinizi ifade ederek belirtmişsiniz aslında :)

Tam bu noktada benim felsefem işte sizin bu yaptığınız şekilde işliyor ve değerlendirmeme sebep oluyor.
Elestiresel bakış açısına herşeyi yükleyebilirsiniz,felsefi , psikolojik,zihinsel ,haset,kin vs.vs.

Verdiğiniz örnekleme konuyla alakalı olmadığı için dile getirdim ,yoksa o zatın düşüncesine Eleştirisel sizin deyimizle kuşkuyla bakmadım,Onun doğrusu onun için geçerlidir belkide ,konumuzla alakalı olsaydı belkide bizede doğru olabilirdi .

Felsefi Eleştiri dediğiniz ,kendi dalında kuskuculuk üzeri kurulu bir daldır,bu Dalin kendisi şüphelidir, Şüpheli bir dala elestiri yapmak ,zaten mana itibari ile insanın kendisini eleştirmesi ne benzer.

Buna bizim deyimimizle kendi kendini kandirmasi anlamını taşır.
 
Elestiresel bakış açısına herşeyi yükleyebilirsiniz,felsefi , psikolojik,zihinsel ,haset,kin vs.vs.

Verdiğiniz örnekleme konuyla alakalı olmadığı için dile getirdim ,yoksa o zatın düşüncesine Eleştirisel sizin deyimizle kuşkuyla bakmadım,Onun doğrusu onun için geçerlidir belkide ,konumuzla alakalı olsaydı belkide bizede doğru olabilirdi .

Felsefi Eleştiri dediğiniz ,kendi dalında kuskuculuk üzeri kurulu bir daldır,bu Dalin kendisi şüphelidir, Şüpheli bir dala elestiri yapmak ,zaten mana itibari ile insanın kendisini eleştirmesi ne benzer.

Buna bizim deyimimizle kendi kendini kandirmasi anlamını taşır.

Immanuel Kant açısından baktığınızda yorumunuz farklı parçalardan meydana getirilmiş temel bilgilerin aslında verdiğim örnekten elde edilebilecek çıkarımların bir neticesi olmadığını, felsefenin ana temeline tabirinizle eş zamanlı olarak psikolojik, zihinsel, haset ve kin eklemenin aslında felsefeden ziyade kişinin kendi duygu durumu olduğunu kabul edebilirim.

İnsan psikolojisi göz önüne alınarak, yerine göre elestiri, isim vermeden yapıp, muhatabın, eleştiriden kendine düşen payı almasını ve durumunu düzeltmesini tasarlamak, Peygamberî ahlâka uygundur.

Bahsi geçen hususta yanlış biliyorsam düzeltin lütfen peygamberden kasıt hangisi olduğunu belirtmediğiniz için ;

" Hz.Muhammed ( s.a.v ) bir ortamda konuşma yaparken muhattabın yönüne doğru vücudu ile dönerek bizzat kendisine konuşarak nasihat eder, şakalaşır ve fikir beyan edermiş. " ( Bakın buda çocukluk zamanlarımda bana öğretilen karşındaki kişiye değer verme yöntemidir. )

Peygamberi ahlak ima ile anlatım yapıyorsa haklısınız.

Ve yine eğer felsefe ile din bilgisi eşleştirilmesi hatası olduğunda bu iki eylemi birbirine denklemek veya denklemeye çalışmak ne kadar sağlıklı bilemedim.

Hz.Muhammed'in ( s.a.v ) dini yayma sürecinde taşlanması diğer halkın bu çabaya bir eleştirisidir. Peygamberin bundan çıkarımı ise Allah'ın emri ile tebliğine devam etmesinin ne kadar kutsal olduğunun farkına varmasıdır.

Hanlar Hanı Metahan'ın vezirine cevabı yine vezirin korkusuna bir eleştiridir ki! malumunuzdur;

- Metahan bir tepeden düz bozkıra bakarken veziri yanına gelir ve efendim ne düşünüyorsunuz çinliler çok kalabalık ?

- Metehan : " Ben bu kadar çinliyi nereye gömeceğim.. "

Örnekleri çoğaltabileceğimiz gibi bakış açımızıda değiştirebiliriz. Eleştiri başlığı sadece öteleme, kötüleme, yerme, anlamlarına gelmediği gibi farklı terim ve ifadelerle de meydana getirilebilen bir kavramdır.
 
Immanuel Kant açısından baktığınızda yorumunuz farklı parçalardan meydana getirilmiş temel bilgilerin aslında verdiğim örnekten elde edilebilecek çıkarımların bir neticesi olmadığını, felsefenin ana temeline tabirinizle eş zamanlı olarak psikolojik, zihinsel, haset ve kin eklemenin aslında felsefeden ziyade kişinin kendi duygu durumu olduğunu kabul edebilirim.



Bahsi geçen hususta yanlış biliyorsam düzeltin lütfen peygamberden kasıt hangisi olduğunu belirtmediğiniz için ;

" Hz.Muhammed ( s.a.v ) bir ortamda konuşma yaparken muhattabın yönüne doğru vücudu ile dönerek bizzat kendisine konuşarak nasihat eder, şakalaşır ve fikir beyan edermiş. " ( Bakın buda çocukluk zamanlarımda bana öğretilen karşındaki kişiye değer verme yöntemidir. )

Peygamberi ahlak ima ile anlatım yapıyorsa haklısınız.

Ve yine eğer felsefe ile din bilgisi eşleştirilmesi hatası olduğunda bu iki eylemi birbirine denklemek veya denklemeye çalışmak ne kadar sağlıklı bilemedim.

Hz.Muhammed'in ( s.a.v ) dini yayma sürecinde taşlanması diğer halkın bu çabaya bir eleştirisidir. Peygamberin bundan çıkarımı ise Allah'ın emri ile tebliğine devam etmesinin ne kadar kutsal olduğunun farkına varmasıdır.

Hanlar Hanı Metahan'ın vezirine cevabı yine vezirin korkusuna bir eleştiridir ki! malumunuzdur;

- Metahan bir tepeden düz bozkıra bakarken veziri yanına gelir ve efendim ne düşünüyorsunuz çinliler çok kalabalık ?

- Metehan : " Ben bu kadar çinliyi nereye gömeceğim.. "

Örnekleri çoğaltabileceğimiz gibi bakış açımızıda değiştirebiliriz. Eleştiri başlığı sadece öteleme, kötüleme, yerme, anlamlarına gelmediği gibi farklı terim ve ifadelerle de meydana getirilebilen bir kavramdır.
Kant in açısından baktık diğer zatların bakış açısı ilede baktınız,
Hanedan ve Murat in bakış açısından bakalım 🙂

Kendilerini sorgulama adında , Araştırıyoruz ,Düşünüyoruz öyleyse varız söylemi ile pekistirip ,sonra Herşeyden şüpheye düşen fikir akımların sonu ne yazık ki İslami noktada hüsrandır .

Biz felsefeye karşı değiliz ,
Ne güzeldir düşünmek Varlık alemini oluşum evrelerinden ,
Allah c.c Ayetinde beyan eder Halen Akletmeyecekmisinz, Halen dusunmeyecekmisiniz ,

Bunu bilgi ile mantık yoluyla devam ettirebilirsiniz ,

İnsanın günlük hayatının Bütün faliyetlerinide isleyebilirsiniz,Düşünebilirsiniz ?
Yaratıcıyı Dikkate almiyip eserlerine istediğiniz kadar düşünün,buna felsefe diyin ,fen diyin yada ne derseniz diyin ,bu fikir akımın sonu genellikle Küfre dinsizlige gitmektir.

İma ya gelince Müslüman ince ruhludur kırmaya rencide etmemeye çalışır ,Bazen de utancından karşısındakini direk uyaramaz , Sohbet aralarında tatlı bir ima ile başta kendi nefsini katarak yapmamız yapılması gerektiğini dile getirir,

İnsan ruhuna ne kadar değer verilen Dinin ve onun peygamberinin Güzelliğidir .

Bazen Teffekur ediyorum.

Verdiğiniz felsefeci örneklerinde mesele Din noktasında kesin bir reddiyetleri yok ,hatda madde de yaratılışta Bir yol katetmisler yaratıcı noktasında ,

Ya şimdi kiler maneviyatı inkar ile Adeta Dine karşı Savaş açmış değiller mi ?

Dolayısıyla, felsefenin o asırlardaki manası ile bu asırdaki manası da birbirinden çok uzaktır.

Felsefeci bu devirde Gerçek manası ile Tarihsel düşünceye sahip nadir Bilim adamı var ,diğerleri Asıl derdi ve meselesi Ateizm ve yaratılışından şüpheye düşüren bir nesil yetiştirmektir.

Ve nesli bu şekil şüpheye sokmaya çalışan ,kendini modern çağın düşünurleri olduğunu zanneden ,kendi başına bir düşüncesi bile olmayan ,Hayatının herşeyi kopyala yapıştır olan ,Bu Dine savaş açmış Güruh ile Mücadelemiz hep olmuştur olacaktirda.
 
Son düzenleme:
Kant in açısından baktık diğer zatların bakış açısı ilede baktınız,
Hanedan ve Murat in bakış açısından bakalım 🙂

Kendilerini sorgulama adında , Araştırıyoruz ,Düşünüyoruz öyleyse varız söylemi ile pekistirip ,sonra Herşeyden şüpheye düşen fikir akımların sonu ne yazık ki İslami noktada hüsrandır .

Biz felsefeye karşı değiliz ,
Ne güzeldir düşünmek Varlık alemini oluşum evrelerinden ,
Allah c.c Ayetinde beyan eder Halen Akletmeyecekmisinz, Halen dusunmeyecekmisiniz ,

Bunu bilgi ile mantık yoluyla devam ettirebilirsiniz ,

İnsanın günlük hayatının Bütün faliyetlerinide isleyebilirsiniz,Düşünebilirsiniz ?
Yaratıcıyı Dikkate almiyip eserlerine istediğiniz kadar düşünün,buna felsefe diyin ,fen diyin yada ne derseniz diyin ,bu fikir akımın sonu genellikle Küfre dinsizlige gitmektir.

İma ya gelince Müslüman ince ruhludur kırmaya rencide etmemeye çalışır ,Bazen de utancından karşısındakini direk uyaramaz , Sohbet aralarında tatlı bir ima ile başta kendi nefsini katarak yapmamız yapılması gerektiğini dile getirir,

İnsan ruhuna ne kadar değer verilen Dinin ve onun peygamberinin Güzelliğidir .

Bazen Teffekur ediyorum.

Verdiğiniz felsefeci örneklerinde mesele Din noktasında kesin bir reddiyetleri yok ,hatda madde de yaratılışta Bir yol katetmisler yaratıcı noktasında ,

Ya şimdi kiler maneviyatı inkar ile Adeta Dine karşı Savaş açmış değiller mi ?

Dolayısıyla, felsefenin o asırlardaki manası ile bu asırdaki manası da birbirinden çok uzaktır.

Felsefeci bu devirde Gerçek manası ile Tarihsel düşünceye sahip nadir Bilim adamı var ,diğerleri Asıl derdi ve meselesi Ateizm ve yaratılışından şüpheye düşüren bir nesil yetiştirmektir.

Ve nesli bu şekil şüpheye sokmaya çalışan ,kendini modern çağın düşünurleri olduğunu zanneden ,kendi başına bir düşüncesi bile olmayan ,Hayatının herşeyi kopyala yapıştır olan ,Bu Dine savaş açmış Güruh ile Mücadelemiz hep olmuştur olacaktirda.
☺ ben bahsettiğiniz gibi modernize edilmiş felsefeye karşı olduğum gibi modern dine de karşıyım ☺

Belirttiğiniz üzere verdiğim örnekler kişisel mentorluk seviyesinde kendisini bilen insan için belirttiğiniz başlıklarda farkındalık sahibi olan kişiler için geçerlidir.

Aksi halde fakültede felsefe okumakla bu işler olmuyor ve yine ilahiyat bitirmekle de din bilgisine sahip olunmuyor.

Yeni konumuz tamda değindiğiniz noktalar üzerine seçildi ☺

Yorum ve görüşleriniz için şahsım adına teşekkür ederim. Güzel kazanımlara vesile oluyoruz diye düşünüyorum ☺
 

Tema özelleştirme sistemi

Bu menüden forum temasının bazı alanlarını kendinize özel olarak düzenleye bilirsiniz

  • Geniş / Dar görünüm

    Temanızı geniş yada dar olarak kullanmak için kullanabileceğiniz bir yapıyı kontrolünü sağlayabilirsiniz.

    Izgara görünümlü forum listesi

    Forum listesindeki düzeni ızgara yada sıradan listeleme tarzındaki yapının kontrolünü sağlayabilirsiniz.

    Resimli ızgara modu

    Izgara forum listesinde resimleri açıp/kapatabileceğiniz yapının kontrolünü sağlayabilirsiniz.

    Kenar çubuğunu kapat

    Kenar çubuğunu kapatarak forumdaki kalabalık görünümde kurtulabilirsiniz.

    Sabit kenar çubuğu

    Kenar çubuğunu sabitleyerek daha kullanışlı ve erişiminizi kolaylaştırabilirsiniz.

    Köşe kıvrımlarını kapat

    Blokların köşelerinde bulunan kıvrımları kapatıp/açarak zevkinize göre kullanabilirsiniz.

  • Zevkini yansıtan renk kombinasyonunu seç
    Arkaplan resimleri
    Renk geçişli arkaplanlar
Geri