- Katılım
- 2 Haz 2020
- Mesajlar
- 842
- Tepkime puanı
- 2,317
- Puanları
- 93
- Cinsiyet
Allah Nerede?
Cenâb-ı Hak buyuruyor:
Bismillahirrahmanirrahim
“Hiç şüphesiz Rabbin, sürekli görüp gözetmektedir.” (Fecr, 14)
Rasûlullah (sav) efendimiz buyurdular:
“Allâh’a, O’nu görüyormuşçasına ibâdet et! Her ne kadar sen O’nu göremezsen de, O seni görmektedir.” (Buhârî, Îmân, 37)
ibn Mes’ûd (ra), ashâb-ı kirâmdan (r.anhüm) bazılarıyla birlikte sahrâya çıkmış; yemek pişirmişlerdi. Tam yemeğe hazırlanırlarken ileride sürüsünü
otlatan bir çoban bulunduğunu fark ettiler. Onu da yemeğe davet ettiler. Çoban: “Siz yeyin, ben oruçluyum” dedi. Çobanı denemek için: “Böylesine
sıcak günde nasıl oruç tutabiliyorsun?” diye sorunca: “-Cehennem ateşi çok daha sıcak,” dedi. Bu söz hoşlarına gidip:
“-Şu koyunlardan birini bize sat da etinin bir parçasıyla birlikte bedelini de sana verelim” dediler.
“-Bu koyunlar benim değil ki, efendim ve sahibimin! Başkasının olan bir malı size nasıl satabilirim?!” dedi, Efendine: “Kurt yedi, ya da kayboldu, dersin” dediler. Bunun üzerine çoban:
“Peki Allah nerede? O beni görmüyor mu?” dedi.
Bu söz o kadar hoşlarına gitti ki İbn Mes’ûd, Medine’ye dönünce çobanı sahibinden satın alıp âzad etmekle kalmadı, koyun sürüsünü de kendisine
hibe etti. Ara sıra karşılaştıklarında çobana latife yollu: “Allah nerede?” diye takılırdı. (İsmail Hakkı Bursevî, Rûhu’l-Beyân, 17.Cilt, Erkam Yay.)
Her Güne Bir Esma-ül Hüsna (Allah’ın En Güzel İsimleri)
el-Mukît:
Mahlûkatın azığını temin eden, yaşamak için gıdaları yaratan, bedenlerin ve ruhların açlığını doyuran, onların gıdasını veren ve her şeyi koruyan demektir.
Kısa Günün Kârı
Îmandan ihsâna ulaşmak, yani dâimâ ilâhî kameralar altında olduğumuzun şuur ve idrâki içinde olalım.
Cenâb-ı Hak buyuruyor:
Bismillahirrahmanirrahim
“Hiç şüphesiz Rabbin, sürekli görüp gözetmektedir.” (Fecr, 14)
Rasûlullah (sav) efendimiz buyurdular:
“Allâh’a, O’nu görüyormuşçasına ibâdet et! Her ne kadar sen O’nu göremezsen de, O seni görmektedir.” (Buhârî, Îmân, 37)
ibn Mes’ûd (ra), ashâb-ı kirâmdan (r.anhüm) bazılarıyla birlikte sahrâya çıkmış; yemek pişirmişlerdi. Tam yemeğe hazırlanırlarken ileride sürüsünü
otlatan bir çoban bulunduğunu fark ettiler. Onu da yemeğe davet ettiler. Çoban: “Siz yeyin, ben oruçluyum” dedi. Çobanı denemek için: “Böylesine
sıcak günde nasıl oruç tutabiliyorsun?” diye sorunca: “-Cehennem ateşi çok daha sıcak,” dedi. Bu söz hoşlarına gidip:
“-Şu koyunlardan birini bize sat da etinin bir parçasıyla birlikte bedelini de sana verelim” dediler.
“-Bu koyunlar benim değil ki, efendim ve sahibimin! Başkasının olan bir malı size nasıl satabilirim?!” dedi, Efendine: “Kurt yedi, ya da kayboldu, dersin” dediler. Bunun üzerine çoban:
“Peki Allah nerede? O beni görmüyor mu?” dedi.
Bu söz o kadar hoşlarına gitti ki İbn Mes’ûd, Medine’ye dönünce çobanı sahibinden satın alıp âzad etmekle kalmadı, koyun sürüsünü de kendisine
hibe etti. Ara sıra karşılaştıklarında çobana latife yollu: “Allah nerede?” diye takılırdı. (İsmail Hakkı Bursevî, Rûhu’l-Beyân, 17.Cilt, Erkam Yay.)
Her Güne Bir Esma-ül Hüsna (Allah’ın En Güzel İsimleri)
el-Mukît:
Mahlûkatın azığını temin eden, yaşamak için gıdaları yaratan, bedenlerin ve ruhların açlığını doyuran, onların gıdasını veren ve her şeyi koruyan demektir.
Kısa Günün Kârı
Îmandan ihsâna ulaşmak, yani dâimâ ilâhî kameralar altında olduğumuzun şuur ve idrâki içinde olalım.