Eskiden “Adab-ı Muaşeret” olan şimdilerde ise “Görgü kuralları” tavırlarınızın, hareketlerinizin, konuşmalarınızın dolayısıyla sizin kurallara uymaktaki mahiyetinizi göstermektedir .
Görgü kurallarına uymamanın, yasal bir dayatması , veyahutta cezası yoktur; bu kurallara, hukuken, uyma zorunluluğu da yoktur. Lakin bu kurallara uymak, muhatabınıza saygı göstermektir; medeniliktir, zarifliktir.
Günümüzde sosyal alandaki zarafetin kurallarını gelin bir daha hatırlayalım efendim.
- Nerede olursa olsun; bütün insanlar, saygı gösterilmeyi hak ederler.
- İletişim, hem beden hareketlerini hem sözlü ifadeleri kapsar. Konuşurken, karşınızdaki insana dönün; muhatabınızın, yüzüne bakın.
- Normal bir hızda konuşun, ne çok hızlı ne çok yavaş!
- Konuşmayı bitirirken geçerli bir neden öne sürün.
- İltifat ederken içten ve samimi olun; iltifat aldığınızda da, teşekkür edin.
-Birisini eleştireceğiniz zaman onun duygularını göz önünde bulundurun ve o kişi ile özel olarak konuşun; sorununuzu kişiselleştirmeyin.
- Birisi sizi eleştirdiğinde, sakin olun. Hemen savunmaya geçmemeye özen gösterin. Eğer kişi, sizi, insanların içinde ve kabaca eleştiriyorsa, "Düşüncelerini özel olarak bana anlatmanı tercih ederdim" deyin.
- "Lütfen" ve "Teşekkür ederim" demeyi unutmayın.
- Öksürürken, aksırırken veya esnerken ağzınızı mendil, peçete veya elinizle kapatın.
- Tanıştırılma sırasını gözetin: Küçüğü büyüğe, öğrenciyi hocaya, memuru amire, ast rütbede olanı üst rütbede olana, erkeği kadına, tek kişiyi topluluğa, yeni gelenleri önceden gelenlere takdim ederek tanıştırın.
- Bayan, elini uzatmadıkça erkeğin elini uzatması hoş karşılanmaz; üst makamdakiler el uzatmadan, alt makamdaki el uzatmamalıdır. Yaşça büyük olan, elini uzatmadan küçük olan uzatmamalıdır.
- Hal ve hatır sorma önceliği, büyüğündür.
- Verilen selamı, almazlık etmeyin, hakaret eder durumuna düşmeyin. Selama anında karşılık verin; aradan uzun bir süre geçmesini beklemeyin.
- “Sen” değil “siz” diye hitap edin.
- Sürekli kendinizden veya sürekli başkasından bahsetmek; karşınızdakine fırsat vermeden sürekli konuşmak veya hiç konuşmamak hoş karşılanmaz.
- Hiçbir araç, başkalarını rahatsız edecek şekilde kullanılmamalıdır.
- İsteklerinizi yumuşak dille dile getiriniz; isteğiniz yerine getirildiğinde
teşekkür ediniz.
- Özel meseleler, başkalarınca duyulacak biçimde, yüksek sesle ve kalabalık
ortamlarda konuşulmamalıdır.
- İnsanların sık kullandığı yol, köprü gibi yerlerde beklenmez, oturulmaz.
Özellikle Z kuşağı ile yaftalanan gençlerimizin bir hayli uzak kaldığı bu kuralları biz yetişkinler vasıtasıyla hayatlarına nakşetmeleri en önemli kraterlerimiz arasında olması dileğiyle.