- İstatistikte sabit
- #13
Söylediklerinize katılıyorum. Hepsi de bence zikirdir. Bir bütündür. Yani dil ile zikir, kalp ile zikir hal ile zikir...
İnsan neyi tekrarlıyor, anıyor ve bu şekilde kalbine neyi ekiyorsa ona dönüşür. İnsan aşık olduğunda sevdiğinin adını düşünürken bile ürperir kimi zaman. Adını söylediğinde heyecanlanır. Bu, aşkın kişisel, özel ve mahrem halidir, gizlidir... Yani kulun rabbi ile olan iletişimi, onunla kurduğu bağdır. Kul bu bağı istediği gibi şekillendirir, temellendirir, güçlendirir ya da zayıflatır... Dediğim gibi bu çok kişiseldir. Hal zikri ise kalp zikrinin akıl ile dışa vurumu, aşkın ispatı olabilir; zira kul, Allah'a olan imanını ispat etmek zorundadır. Bu da sorumluluk bilinci, gayret, mücadele, aksiyon gibi kavramların bir araya gelerek İslami şahsiyeti oluşturmasıyla mümkün olabilir. Bu cihattır aslında ve cihat, içerden başlayıp dışarıya yayılan muhteşem bir zikirdir.
Yani @Qasem, sal insanları ya bi' sal!
İnsan neyi tekrarlıyor, anıyor ve bu şekilde kalbine neyi ekiyorsa ona dönüşür. İnsan aşık olduğunda sevdiğinin adını düşünürken bile ürperir kimi zaman. Adını söylediğinde heyecanlanır. Bu, aşkın kişisel, özel ve mahrem halidir, gizlidir... Yani kulun rabbi ile olan iletişimi, onunla kurduğu bağdır. Kul bu bağı istediği gibi şekillendirir, temellendirir, güçlendirir ya da zayıflatır... Dediğim gibi bu çok kişiseldir. Hal zikri ise kalp zikrinin akıl ile dışa vurumu, aşkın ispatı olabilir; zira kul, Allah'a olan imanını ispat etmek zorundadır. Bu da sorumluluk bilinci, gayret, mücadele, aksiyon gibi kavramların bir araya gelerek İslami şahsiyeti oluşturmasıyla mümkün olabilir. Bu cihattır aslında ve cihat, içerden başlayıp dışarıya yayılan muhteşem bir zikirdir.
Yani @Qasem, sal insanları ya bi' sal!
Son düzenleme: