Foruma hoş geldin, Ziyaretçi

Forum içeriğine ve tüm hizmetlerimize erişim sağlamak için foruma kayıt olmalı ya da giriş yapmalısınız. Foruma üye olmak tamamen ücretsizdir.

Düşünce Platformumuza Hoşgeldiniz!

Düşünce Platformumuz bilgi ve düşüncenin en özgür adresidir!
Güne, gündeme ve yarınlara dair söyleyeceğim var diyenlerin, günlük koşuşturmaca içerisinde zihin jimnastiği yapmak isteyenlerin özgürlük meşalesi ~ FORUM KALEMİ ~

Zekât gayrimüslimlere verilebilir mi?

AsyA

Forum Kalemi
Öylesine...
Katılım
1 May 2020
Mesajlar
14,434
Çözümler
1
Tepkime puanı
38,491
Puanları
113
Zekât gayrimüslimlere verilebilir mi?

Aralarında dört mezhep imamının da bulunduğu fakihlerin çoğunluğu zekâtın, gayrimüslimlere verilemeyeceğinde görüş birliğine varmışlardır. Çünkü esas olarak zekât müslüman fakirlerin hakkıdır (Kâsânî, Bedâî’, II, 49; Nevevî, el-Mecmû’, VI, 197; el-Fetâva’l-Hindiyye, I, 207; İbn Nüceym, el-Bahr, II, 261).
Ancak Kur’an-ı Kerim’de zekâtın sarf edileceği yerler arasında, kalpleri İslam’a ısındırılacak olan “müellefe-i kulûb” da zikredilmiş (Tevbe, 9/60); Hz. Peygamber (s.a.s.) de gerek zekât gerekse diğer devlet gelirlerinden kalplerini İslam’a ısındırmak istediği kişilere pay ayırmıştır (Buhârî, Farzu’l-humus, 19; Tirmizî, Zekât, 30).
Resûlullah’ın (s.a.s.) vefatından sonra bazı kimseler bu uygulamayla bağlantı kurarak devlet başkanı olan Hz. Ebû Bekir’den zekât gelirinden pay istemişler, duruma muttali olan Hz. Ömer (r.a.) de “De ki: Hak, Rabbinizdendir. Artık dileyen iman etsin, dileyen inkâr etsin.” (Kehf, 18/29) âyetini okuyarak, artık müellefe-i kulûbun kalmadığını ifade etmiş ve onların talebini reddetmiştir (Bkz. Kâsânî, Bedâî’, II, 45; Zeylaî, Nasbu’r-râye, II, 394-395; Aliyyü’l-kârî, Fethu bâbi’l-‘inâye, I, 530).
Bu sebeple fakihlerin çoğunluğu, Hz. Ömer’in bu ictihâdına ve Hulefâ-yı Râşidin döneminde “müellefe-i kulûb”a pay ayrılmamış (İbn Ebî Şeybe, el-Musannef, IV, 361) oluşuna dayanarak Tevbe sûresinin 60. âyetinde sözü edilen bu payın düştüğü sonucuna varmışlardır. Fakat Hz. Ömer’in “müellefe-i kulûb” sınıfından zekât isteyenlerin talebini reddetmesi, bu konu ile ilgili âyetin hükmünün yürürlükten kaldırılmış olmasından değil, bu konuda kendisine başvuran kimseleri “müellefe-i kulûb” sınıfından saymamasından dolayıdır.
Dolayısıyla günümüzde de kalpleri kazanılmak, İslam’a ısındırılmak veya kötülüklerinden emin olunmak istenen yahut müslümanlara faydalı olacakları umulan gayrimüslimlere de “müellefe-i kulûb” sınıfından zekât verilmesi maslahata uygun bulunabilir. Bu sınıfa zekât verilebileceğini savunan âlimler bu yönde bir tasarrufun devlet yetkililerinin takdirine bağlı olduğunu; uygun görmeleri hâlinde “müellefe-i kulûb”a zekât verilebileceğini, zaman zaman buna ihtiyaç duyulabileceğini söylemişlerdir (Karadâvî, Fıkhu’z-zekât, II, 607-608).

Din İşleri Yüksek Kurulu Fetva (Diyanet İşleri Başkanlığı)
 

Forumdan daha fazla yararlanmak için giriş yapın yada üye olun!

Forumdan daha fazla yararlanmak için giriş yapın veya kayıt olun!

Kayıt ol

Forumda bir hesap oluşturmak tamamen ücretsizdir.

Şimdi kayıt ol
Giriş yap

Eğer bir hesabınız var ise lütfen giriş yapın

Giriş yap

Tema düzenleyici

Tema özelletirmeleri

Grafik arka planlar

Granit arka planlar