-
- Katılım
- 1 May 2020
-
- Mesajlar
- 17,468
-
- Çözümler
- 1
-
- Tepkime puanı
- 47,916
-
- Puan
- 113
geçenlerde kız isteme töreninde atılan havai fişek yangına sebep olmuş. muhtemelen siz de haberi görmüşsünüzdür.
haberin altında kimileri dalga geçmiş, kimileri de öfkelenmiş.
ben şahsen bunu tercih eden insanlara katılmasam da, onları bir yerlerde anlayabiliyorum sanırım.
çünkü bu çağda maalesef herkesin ilişkisi bir diğerinin rakibi gibi.
yeni dünyada sevdiğinize maldivler'de gün batımı izletmeden tam anlamıyla seviyeli bir ilişki yaşadığınızı iddia edemiyorsunuz. gün batımı, romantizmin sosyal medya borsasındaki yükselen hissesi gibi bir şey artık.
"sonsuz aşk mı istiyorsunuz? doğru ürünü alın!" mesajı veren bu sistemde, doğru insanı bulmadan önce doğru karata karar vermeniz gerekiyor sanki. güzel bakmak yetmiyor, markalı güneş gözlüğüyle bakmanız lazım. çiçek 1000 adetten az olmamalı, egzotik bir tatilde pırlanta ve şiirle sunulmalı.
çok harcamayı "düşüncelilik" olarak pazarlayan sektör, yeterince harcamayanları dışarıda bırakıyor ne yazık ki. orijinal hediye almıyorsanız, özel günlerde büyük sürprizler yapmıyorsanız düşüncesiz sayılıyorsunuz yani.
aslında hediyeleşmek, hatırlanmak öyle anlamlı ki. birinin dünyasında sadece kendi varlığınızla değer bulmak ve bu değerin size hatırlatılması insana gerçekten iyi hissettiriyor, bunda hiç sorun yok. asıl sorun bunun "yapılacaklar" listesine dönüşmesinde. sorun kendi varlığımıza fiyat biçmeye çalışmamızda. sorun "olmadığında" kendimizi ucuz görmemizde.
sevilmek için yarışmaktan, kendimizi kanıtlamaktan, her şeyin bedelini düşünmekten hepimiz çok yorulduk.
bu yarışın ne zaman ve nerede biteceğini, hamlayan ruhumuzu ne zaman dinlendireceğimizi ben de bilmiyorum açıkçası.
yazık oluyor bize.
ezgi akgül 6 kasım 2025 / ankara
haberin altında kimileri dalga geçmiş, kimileri de öfkelenmiş.
ben şahsen bunu tercih eden insanlara katılmasam da, onları bir yerlerde anlayabiliyorum sanırım.
çünkü bu çağda maalesef herkesin ilişkisi bir diğerinin rakibi gibi.
yeni dünyada sevdiğinize maldivler'de gün batımı izletmeden tam anlamıyla seviyeli bir ilişki yaşadığınızı iddia edemiyorsunuz. gün batımı, romantizmin sosyal medya borsasındaki yükselen hissesi gibi bir şey artık.
"sonsuz aşk mı istiyorsunuz? doğru ürünü alın!" mesajı veren bu sistemde, doğru insanı bulmadan önce doğru karata karar vermeniz gerekiyor sanki. güzel bakmak yetmiyor, markalı güneş gözlüğüyle bakmanız lazım. çiçek 1000 adetten az olmamalı, egzotik bir tatilde pırlanta ve şiirle sunulmalı.
çok harcamayı "düşüncelilik" olarak pazarlayan sektör, yeterince harcamayanları dışarıda bırakıyor ne yazık ki. orijinal hediye almıyorsanız, özel günlerde büyük sürprizler yapmıyorsanız düşüncesiz sayılıyorsunuz yani.
aslında hediyeleşmek, hatırlanmak öyle anlamlı ki. birinin dünyasında sadece kendi varlığınızla değer bulmak ve bu değerin size hatırlatılması insana gerçekten iyi hissettiriyor, bunda hiç sorun yok. asıl sorun bunun "yapılacaklar" listesine dönüşmesinde. sorun kendi varlığımıza fiyat biçmeye çalışmamızda. sorun "olmadığında" kendimizi ucuz görmemizde.
sevilmek için yarışmaktan, kendimizi kanıtlamaktan, her şeyin bedelini düşünmekten hepimiz çok yorulduk.
bu yarışın ne zaman ve nerede biteceğini, hamlayan ruhumuzu ne zaman dinlendireceğimizi ben de bilmiyorum açıkçası.
yazık oluyor bize.
ezgi akgül 6 kasım 2025 / ankara
