Vera
Yeni Üye
- Katılım
- 27 Kas 2020
- Mesajlar
- 1,360
- Tepkime puanı
- 2,799
- Puanları
- 113
- Burç
- Boğa
- Meslek
- Boş Gezenin Boş Kalfası
- Cinsiyet
- Medeni Hal
- Takım
Selçuk Özdağ’a yönelik saldırı karşısında iktidara yakın medya sessizliğe büründü!
MHP kökenli bir siyasetçi olarak Muhsin Yazıcıoğlu ile beraber BBP'yi kuran isimlerden iki dönem AK Parti Manisa milletvekilliği yapmış olan Selçuk Özdağ, Ankara’nın orta yerinde Cuma namazına giderken 5 kişilik bir grup tarafından darp edildi. Ahmet Davutoğlu ve Binali Yıldırım'ın Genel Başkanlığı'nda AK Parti Genel Başkan Yardımcılığı da yapan Özdağ, 12 Eylül Darbesi'nden sonra 7 yıl hapis yatmış bir siyasetçi.
Selçuk Özdağ beğenirsiniz beğenmezsiniz ama topluma mâl olmuş bir insan. Uzun yıllardır siyasetin içinde saygınlığı olan bir isim. Politik olarak durduğu milliyetçi mukaddesatçı çizgiyi makbul karşılamasak da adil olmak adına hakkını teslim etmemiz gerek…
Yaşananları Selçuk Özdağ’dan bağımsız olarak düşünelim. Bir vatandaş evinden çıkıp Cuma namazına gitmek için yola koyuluyor ve bu esnada 5 kişi tarafından sopalarla kafasına da vurularak dövülüyor. Böyle meşum bir hadise basın yayın organlarında yer almaz mıydı?
Ancak çok enteresan bir şekilde o vatandaşı Sabah, Yeni Şafak görmezden geldi. Sanki böyle birisi hiç var olmamış gibi yaşananları haberleştirmeyen bu gazeteler kendilerini CHP’lilere bile komik duruma düşürdüler. RTÜK’ün CHP’li Üyesi İlhan Taşcı Taşcı paylaşımında, “Onca televizyon, Bakan istifa eder izinsiz haberi veremezler. Siyasetçiler, gazeteciler sokak ortasında saldırıya uğrar duyuramazlar. Sadece ama sadece kendilerine verilen metinleri haber diye okurlar.” ifadelerini kullandı.
Burada üzerinde ciddi anlamda düşünülmesi gereken bir sorun olduğunu belirtmek isteriz. Yani müspet veya menfi değerlendirmelerden uzak sadece hadiseyi aktaran bir haber dahi yapmaktan uzak durmak nasıl izah edilebilir? Artık bağımlılık ilişkileriyle dahi izah edilemeyecek saçma ve bir o kadar utanç verici bir tablo ile karşı karşıyayız!
Cari hükümetin onca yıl verdiği haklı mücadeleyi, kendi eliyle kurduğu çirkin medya ilişkileriyle yok etmesine şahit olmak artık söylenecek bir sözün kalmadığını gösteriyor. Dost acı söyler kavlinden yaptığımız bu haber de aynı soruna dikkat çekmek için yazıldı. Herkes yaptıklarından bazen de yapmadıklarından hesaba çekilecek!