kervan
Aktif Üye
- Katılım
- 2 Haz 2020
- Mesajlar
- 916
- Tepkime puanı
- 2,374
- Puanları
- 93
- Cinsiyet
Sevelim Sevilelim | ||
|
Rasûlullah (sav) efendimiz buyurdular:
“Kıyâmet günü Allâh Teâlâ şöyle buyurur: Celâlim hakkı için, bana itaat maksadıyla birbirlerini sevenler nerede? Hiçbir gölgenin bulunmadığı bugün, onları gölgemde
gölgelendireceğim, onları muhâfaza edeceğim.” (Müslim, Birr, 37)
Birlik ve beraberlik husûsunda en muhteşem misâllerden biri de, Güneydoğu Anadolu’da bir aşîret reisi olan İdris-i Bitlisî Hazretleri’nin, Yavuz’un İslâm birliği hamlesine destek çıkarak topraklarını Osmanlı’ya bağışlamasıdır.
İdris-i Bitlisî Hazretleri’nin bu husustaki gayretleri, her türlü takdîrin üstündedir. Nitekim Yavuz Sultan Selim Han, aslen Kürt olan bu zâta son derece hürmet göstermiş ve her vesîle
ile ona olan engin muhabbetini izhâr etmiştir. Öyle ki, tebcîl edici yüksek hitaplarla taltîflerinin yanında, ona münâsip gördüğü kimselere beylik vermesine müsâade bâbında
doldurulmamış hatt-ı hümâyunlar bahşederek sonsuz emniyet ve îtimâdını da sergilemiştir. Zîrâ Bitlisli İdris Hazretleri, buna ziyâdesiyle lâyıktı. (Osman Nûri Topbaş, Faziletler Medeniyeti-2, Erkam Yay.)
Kısa Günün Kârı
İslâm, ferdiyetçiliği ve bencilliği reddeder; ictimâîleşmeyi ve diğergâmlığı telkin eder. İctimâî terbiyenin ilk tezâhürü ise, cemaatle kılınan namazlarda başlar. Burada müʼminlerin birlik
ve beraberlik duyguları filizlenir, gelişir ve pekişir.