- Katılım
- 2 Haz 2020
- Mesajlar
- 886
- Tepkime puanı
- 2,336
- Puanları
- 93
- Cinsiyet
Servet Bir Emânettir
Cenâb-ı Hak buyuruyor:
Bismillahirrahmanirrahim
“Onlar namazlarını dosdoğru kılan ve kendilerine rızık olarak verdiğimizden (Allah yolunda) harcayan kimselerdir.” (Enfâl, 3)
Rasûlullah (sav) Efendimiz buyurdular:
“İnsanların en hayırlısı, insanlara en çok faydalı olandır.” (Suyûtî, el-Câmiu’s-Sağir, II, 8)
Âlemlere rahmet ve üsve-i hasene (örnek şahsiyet) olarak gönderilen Peygamber Efendimiz (sav):
“Yeryüzündekilere merhamet edin ki, gökyüzündekiler de size merhamet etsin!” (Tirmizi, Birr, 16) buyurmuş ve vakfın fiilî nümûnelerini de kendi
hayatında sergilemiştir. Mâlum olduğu üzere O, her sahada ümmetine mükemmel bir örnektir. Nitekim, Medine-i Münevvere’de sâhibi
bulunduğu yedi hurma bahçesini, daha sonra da Fedek ve Hayber hurmalıklarından kendi hissesine düşeni Allâh yolunda vakfetmiştir. Bunu
gören ashâb-ı güzîn de, ellerindeki imkânlardan pek çok kıymetli gelir getiren emlâki, aynı şekilde vakfetmişlerdir. Öyle ki Hz. Câbir (ra):
“Muhacir ve ensardan imkân sâhibi olup da vakfı bulunmayan bir tek kişi bilmiyorum.” (İbnü Kudâme, el-Muğnî, V, 598) demiştir. (Osman Nûri Topbaş, Vakıf İnfak Hizmet, Erkam Yay.)
Her Güne Bir Esma-ül Hüsna (Allah’ın En Güzel İsimleri)
el-Vâlî:
Mülkünü tek başına idare eden, kâinatın tek yöneticisi, bütün varlıkların hükümdarı, onların üzerinde istediği şekilde tasarrufta bulunan ve
onlar üzerinden bol bağış ve ihsanda bulunan demektir.
Kısa Günün Kârı
Allâh’ım! Bizlere verdiğin emânetlerin hakkını liyâkatle edâ etmeyi ve Yaratan’dan dolayı yaratılanlara hizmet eden “vakıf insan”lardan olabilmeyi nasîb eyle! Âmîn!
Cenâb-ı Hak buyuruyor:
Bismillahirrahmanirrahim
“Onlar namazlarını dosdoğru kılan ve kendilerine rızık olarak verdiğimizden (Allah yolunda) harcayan kimselerdir.” (Enfâl, 3)
Rasûlullah (sav) Efendimiz buyurdular:
“İnsanların en hayırlısı, insanlara en çok faydalı olandır.” (Suyûtî, el-Câmiu’s-Sağir, II, 8)
Âlemlere rahmet ve üsve-i hasene (örnek şahsiyet) olarak gönderilen Peygamber Efendimiz (sav):
“Yeryüzündekilere merhamet edin ki, gökyüzündekiler de size merhamet etsin!” (Tirmizi, Birr, 16) buyurmuş ve vakfın fiilî nümûnelerini de kendi
hayatında sergilemiştir. Mâlum olduğu üzere O, her sahada ümmetine mükemmel bir örnektir. Nitekim, Medine-i Münevvere’de sâhibi
bulunduğu yedi hurma bahçesini, daha sonra da Fedek ve Hayber hurmalıklarından kendi hissesine düşeni Allâh yolunda vakfetmiştir. Bunu
gören ashâb-ı güzîn de, ellerindeki imkânlardan pek çok kıymetli gelir getiren emlâki, aynı şekilde vakfetmişlerdir. Öyle ki Hz. Câbir (ra):
“Muhacir ve ensardan imkân sâhibi olup da vakfı bulunmayan bir tek kişi bilmiyorum.” (İbnü Kudâme, el-Muğnî, V, 598) demiştir. (Osman Nûri Topbaş, Vakıf İnfak Hizmet, Erkam Yay.)
Her Güne Bir Esma-ül Hüsna (Allah’ın En Güzel İsimleri)
el-Vâlî:
Mülkünü tek başına idare eden, kâinatın tek yöneticisi, bütün varlıkların hükümdarı, onların üzerinde istediği şekilde tasarrufta bulunan ve
onlar üzerinden bol bağış ve ihsanda bulunan demektir.
Kısa Günün Kârı
Allâh’ım! Bizlere verdiğin emânetlerin hakkını liyâkatle edâ etmeyi ve Yaratan’dan dolayı yaratılanlara hizmet eden “vakıf insan”lardan olabilmeyi nasîb eyle! Âmîn!