kervan
Aktif Üye
- Katılım
- 2 Haz 2020
- Mesajlar
- 916
- Tepkime puanı
- 2,374
- Puanları
- 93
- Cinsiyet
Sana Merhamet Suyu Gerekli
Cenâb-ı Hak buyuruyor:
Bismillahirrahmanirrahim
“De ki: Ey kendi nefisleri aleyhine haddi aşan kullarım! Allah'ın rahmetinden ümit kesmeyin! Çünkü Allah bütün günahları bağışlar. Şüphesiz ki O, çok bağışlayan, çok esirgeyendir.” (Zümer, 53)
Rasûlullah (sav) efendimiz buyurdular:
“Günahlarına (nedâmetle) tevbe eden, hiç günah işlememiş gibi olur!” (İbn-i Mâce, Zühd, 30)
Hz. Peygamber (sav)’in, günah dumanlarıyla boğulmuş gönüllere semâvî bir pencere açıp da, taze nefesler sunan:
“Şefaatim ümmetimden büyük günah işlemiş olanlar içindir.” (Ebû Dâvud, Sünnet, 20) beyânındaki inceliği kavramak lâzımdır.
Allâh Rasûlü (sav)’in günahkârlara karşı bu tavır ve ifâdesini, Hz. Mevlânâ ne güzel îzâh eder:
“İlaç, iyileştirmek için, hasta ve yaralı kimseler arar. Nerede bir dert varsa, devâ oraya gider. Nerede alçak ve çukur yer varsa, su oraya akar.”
“Sana merhamet suyu gerekliyse, sen de böyle yap!”
Ancak, ilâç ve merhemin tesiri için, öncelikle yaranın mikroplardan arındırılması îcab eder. Bu da, hasta gönüllerin günah mikrobundan
temizlenmesi, yâni tevbe suyuyla yıkanması demektir. İlaç, yâni şefaat, bundan sonra gerçekleşir. (Osman Nuri Topbaş, Vakıf İnfak Hizmet, Erkam Yay.)
Her Güne Bir Esma-ül Hüsna (Allah’ın En Güzel İsimleri)
el-Kahhâr:
Yenilmeyen, yegâne galip gelen, güç sahibi, her şeye istediğini yapacak sûrette gâlip ve hâkim olan demektir.
Kısa Günün Kârı
Rabbimiz, bizleri “Rahmetim gazabımı geçmiştir.” sırrı çerçevesinde hareket ile dâimâ af yolunu tutarak, hidâyet rehberi olan sâlihler zümresine ilhâk eylesin! Âmîn…
Cenâb-ı Hak buyuruyor:
Bismillahirrahmanirrahim
“De ki: Ey kendi nefisleri aleyhine haddi aşan kullarım! Allah'ın rahmetinden ümit kesmeyin! Çünkü Allah bütün günahları bağışlar. Şüphesiz ki O, çok bağışlayan, çok esirgeyendir.” (Zümer, 53)
Rasûlullah (sav) efendimiz buyurdular:
“Günahlarına (nedâmetle) tevbe eden, hiç günah işlememiş gibi olur!” (İbn-i Mâce, Zühd, 30)
Hz. Peygamber (sav)’in, günah dumanlarıyla boğulmuş gönüllere semâvî bir pencere açıp da, taze nefesler sunan:
“Şefaatim ümmetimden büyük günah işlemiş olanlar içindir.” (Ebû Dâvud, Sünnet, 20) beyânındaki inceliği kavramak lâzımdır.
Allâh Rasûlü (sav)’in günahkârlara karşı bu tavır ve ifâdesini, Hz. Mevlânâ ne güzel îzâh eder:
“İlaç, iyileştirmek için, hasta ve yaralı kimseler arar. Nerede bir dert varsa, devâ oraya gider. Nerede alçak ve çukur yer varsa, su oraya akar.”
“Sana merhamet suyu gerekliyse, sen de böyle yap!”
Ancak, ilâç ve merhemin tesiri için, öncelikle yaranın mikroplardan arındırılması îcab eder. Bu da, hasta gönüllerin günah mikrobundan
temizlenmesi, yâni tevbe suyuyla yıkanması demektir. İlaç, yâni şefaat, bundan sonra gerçekleşir. (Osman Nuri Topbaş, Vakıf İnfak Hizmet, Erkam Yay.)
Her Güne Bir Esma-ül Hüsna (Allah’ın En Güzel İsimleri)
el-Kahhâr:
Yenilmeyen, yegâne galip gelen, güç sahibi, her şeye istediğini yapacak sûrette gâlip ve hâkim olan demektir.
Kısa Günün Kârı
Rabbimiz, bizleri “Rahmetim gazabımı geçmiştir.” sırrı çerçevesinde hareket ile dâimâ af yolunu tutarak, hidâyet rehberi olan sâlihler zümresine ilhâk eylesin! Âmîn…