- Katılım
- 4 May 2020
- Mesajlar
- 8,969
- Tepkime puanı
- 17,132
- Puanları
- 113
- Memleket
- Dünyada bir yerdeyim
GAZİANTEP — Corona virüsü salgınında Gaziantep’te hastanelerin yoğun bakım ünitelerinin doluluk oranı yüksek seyrederken, sağlık çalışanları arasında istifalar başladı. Hekimler bu şekilde devam ederse enfluenza (grip) döneminin başlamasıyla, sağlık sisteminin tamamen çökebileceği uyarısı yapıyor.l
VOA Türkçe’ye konuşan Gaziantep–Kilis Tabip Odası Başkanı Dr. Ayşegül Ateş Tarla, Covid-19 vaka sayılarında azalma olmamasının yanı sıra yoğun bakımların dolduğunu belirterek, bu durumun sağlık çalışanları arasında istifalara neden olduğu ve sürecin bu şekilde devam etmesi halinde sonbahar mevsiminde sağlık sisteminin çökebileceğini söyledi.
“Vaka sayısı düşmedi, hastalar evlerine gönderildi’’
Sağlık Bakanı Fahrettin Koca’nın vaka sayılarında yüzde 35 civarında bir düşüş gözlendiği ifadeleriyle ilgili, algoritmanın verdiği bir sonuç olduğunu ifade eden Dr. Ayşegül Ateş Tarla, pozitif hastaların evlerine gönderilmelerinden dolayı sayının düşük çıktığını savundu.
Tarla, “Temmuz ayının ortalarında bile Antep’te Covid-19 için ayrılan yataklar ve yoğun bakımlar doluluk oranını aşmıştı. Ağustos ayına gelindiğinde yatak ve yoğun bakım sayısının arttırıldığını gördük. Sahadaki hekim arkadaşlarımızla yaptığımız görüşmelerde ise yoğun bakımların tekrar dolduğunu tespit ettik.Algoritmalar artık değişti, orta ve hafif vakalar evde tedavi ediliyor. Bundan dolayı da bu servislerde hızlı bir sirkülasyon mevcut. Sağlık bakanımızın vaka sayılarıyla ilgili yüzde 35 oranda düştüğü şeklinde bir açıklaması olmuştu, bu veri bizi yanıltmasın çünkü bu oran algoritmanın verdiği bir sonuçtu çünkü. O hastalar evlerine gönderildiler ve buna rağmen hastaneler şu anda doluluk oranında yüksek seyrediyor. Gaziantep özelinde de bakıldığında Nisan ve Mart aylarında hastanelerimiz yüzde 30 doluluk oranında çalışıyordu. O tarihlere kadar salgını tam anlamıyla hissettiğimiz söylenemezdi. Ancak haziran ayındaki normalleşmeyle birlikte yüksek sayılarla salgın sürecine girdik. Gaziantep’teki organize sanayi bölgesiyle ilgili biz kesin bir bilgiye sahip değiliz ama sahadaki yaptığımız araştırmalarda çoğu fabrikanın pandemi kurallarına göre çalışmadığı ve pozitif işçinin yeterli izolasyonunun yapılmadığı konusunda bize bilgiler geliyor. Bu şekilde devam ettiği için Gaziantep’teki vaka sayısının düşmesi ne yazık ki mümkün olamamaktadır’’ dedi.
“Sağlık çalışanları yorgun ve umutsuz’
Sağlık çalışanlarının son iki aydır ciddi bir tükenmişlik yaşadıklarını söyleyen Dr. Ayşegül Ateş Tarla, “Vaka sayılarının artmasıyla birlikte yoğun çalışan sağlık çalışanları yorgunluk ve umutsuzluğa girdiler. Bu yoğunluk sağlık çalışanlarının enfekte olma sayılarını da arttıran bir durum oldu. Bununla birlikte sağlık çalışanlarına salgının ilk üç ayında tavandan bir ek ödeme yapıldı. Bu ek ödeme eşit bir dağılım olmadı. Hastaneler arasında bir adaletsizlik vardı. Normalleşme süreci ile birlikte ise bu ek ödemeler ödenmemeye başladı. Bu da sağlık çalışanlarında yüzde 80’e varan bir hak kaybına yol açtı. Manevi olarak zor durumda olan bir sağlık çalışanının bir de maddi olarak zor durumda olunca ciddi bir umutsuzluğa kapıldılar. Ayrıca Covid-19 pandemisinde hastalanan sağlık çalışanları meslek hastalığı olarak görülmüyor. İlerleyen zamanlarda Covid-19’dan dolayı çalışamayacak duruma gelen bir sağlık çalışanında ciddi bir şekilde özlük hakkı kaybı olacaktır. Bakanlığın bunu karşılayamaması hekimler ve sağlık çalışanları arasında mutsuzluk ve geleceğe karşı bir güvensizlik yaratıyor. Görüştüğümüz hastanelerimizde, aile sağlığı merkezlerimizde özel hastanelere geçme oranının arttığını görüyoruz. Çalışma süresi dolan arkadaşlarda emekliye ayrılıyor. Bir kamu hastanesinde 12 tane hekim istifa etmişti. Bu görüştüğümüz çoğu hastanede 6-8-10 kişi şeklinde istifalar devam ediyor. Tabi sağlık çalışanları istifamı verdim diyor ama bu istifaların bir kısmı mevcut şartlardan dolayı kabul edilmiyor’’ diye konuştu.
“Ciddi tıkanmalar yaşanabilir’’
Süreç bu şekilde devam eder ve herhangi bir önlem alınmazsa sonbahar mevsimine yüksek vaka oranlarıyla girileceğini ifade eden Dr. Ateş Tarla, “ Böyle bir durum eğer sağlık çalışanlarının enfekte oranı artar ve hasta vaka sayımızı azaltamazsak sistemimiz çöker. Çünkü doluluk oranını aştığınız zaman artık sistem işlemez bir duruma gelir. Bu noktada her ilin kendine göre önlemler alması kanaatindeyiz. Enfluenza (grip) dönemi geliyor ve viral enfeksiyonlar benzer klinik belirtileri gösteriyor. Hem enfluenza hem Covid-19 pandemisi hızla devam ederken yüksek vaka sayılarıyla birlikte ciddi tıkanmaların yaşanacağını düşünüyoruz. Ayrıca pandemiden kaynaklı ertelenmiş sağlık ihtiyaçları var. Covid-19 pandemisinden herhangi bir hastalık kapmayan kronik hastaları ne yazık ki kendi kronik hastalığından dolayı kaybetmeye başlıyoruz. Onların da göz ardı edilmeden onlara yönelikte hastane çalışmaları yapılması gerekiyor. Bu süreçte şeffaf olmak lazım, bilgiyi saklamamak lazım. Bilimsel bilgi ışığında hareket etmek gerekiyor. Vatandaşların kurallara uyması gerekiyor’’ ifadelerini kullandı.
VOA Türkçe’ye konuşan Gaziantep–Kilis Tabip Odası Başkanı Dr. Ayşegül Ateş Tarla, Covid-19 vaka sayılarında azalma olmamasının yanı sıra yoğun bakımların dolduğunu belirterek, bu durumun sağlık çalışanları arasında istifalara neden olduğu ve sürecin bu şekilde devam etmesi halinde sonbahar mevsiminde sağlık sisteminin çökebileceğini söyledi.
“Vaka sayısı düşmedi, hastalar evlerine gönderildi’’
Sağlık Bakanı Fahrettin Koca’nın vaka sayılarında yüzde 35 civarında bir düşüş gözlendiği ifadeleriyle ilgili, algoritmanın verdiği bir sonuç olduğunu ifade eden Dr. Ayşegül Ateş Tarla, pozitif hastaların evlerine gönderilmelerinden dolayı sayının düşük çıktığını savundu.
Tarla, “Temmuz ayının ortalarında bile Antep’te Covid-19 için ayrılan yataklar ve yoğun bakımlar doluluk oranını aşmıştı. Ağustos ayına gelindiğinde yatak ve yoğun bakım sayısının arttırıldığını gördük. Sahadaki hekim arkadaşlarımızla yaptığımız görüşmelerde ise yoğun bakımların tekrar dolduğunu tespit ettik.Algoritmalar artık değişti, orta ve hafif vakalar evde tedavi ediliyor. Bundan dolayı da bu servislerde hızlı bir sirkülasyon mevcut. Sağlık bakanımızın vaka sayılarıyla ilgili yüzde 35 oranda düştüğü şeklinde bir açıklaması olmuştu, bu veri bizi yanıltmasın çünkü bu oran algoritmanın verdiği bir sonuçtu çünkü. O hastalar evlerine gönderildiler ve buna rağmen hastaneler şu anda doluluk oranında yüksek seyrediyor. Gaziantep özelinde de bakıldığında Nisan ve Mart aylarında hastanelerimiz yüzde 30 doluluk oranında çalışıyordu. O tarihlere kadar salgını tam anlamıyla hissettiğimiz söylenemezdi. Ancak haziran ayındaki normalleşmeyle birlikte yüksek sayılarla salgın sürecine girdik. Gaziantep’teki organize sanayi bölgesiyle ilgili biz kesin bir bilgiye sahip değiliz ama sahadaki yaptığımız araştırmalarda çoğu fabrikanın pandemi kurallarına göre çalışmadığı ve pozitif işçinin yeterli izolasyonunun yapılmadığı konusunda bize bilgiler geliyor. Bu şekilde devam ettiği için Gaziantep’teki vaka sayısının düşmesi ne yazık ki mümkün olamamaktadır’’ dedi.
“Sağlık çalışanları yorgun ve umutsuz’
Sağlık çalışanlarının son iki aydır ciddi bir tükenmişlik yaşadıklarını söyleyen Dr. Ayşegül Ateş Tarla, “Vaka sayılarının artmasıyla birlikte yoğun çalışan sağlık çalışanları yorgunluk ve umutsuzluğa girdiler. Bu yoğunluk sağlık çalışanlarının enfekte olma sayılarını da arttıran bir durum oldu. Bununla birlikte sağlık çalışanlarına salgının ilk üç ayında tavandan bir ek ödeme yapıldı. Bu ek ödeme eşit bir dağılım olmadı. Hastaneler arasında bir adaletsizlik vardı. Normalleşme süreci ile birlikte ise bu ek ödemeler ödenmemeye başladı. Bu da sağlık çalışanlarında yüzde 80’e varan bir hak kaybına yol açtı. Manevi olarak zor durumda olan bir sağlık çalışanının bir de maddi olarak zor durumda olunca ciddi bir umutsuzluğa kapıldılar. Ayrıca Covid-19 pandemisinde hastalanan sağlık çalışanları meslek hastalığı olarak görülmüyor. İlerleyen zamanlarda Covid-19’dan dolayı çalışamayacak duruma gelen bir sağlık çalışanında ciddi bir şekilde özlük hakkı kaybı olacaktır. Bakanlığın bunu karşılayamaması hekimler ve sağlık çalışanları arasında mutsuzluk ve geleceğe karşı bir güvensizlik yaratıyor. Görüştüğümüz hastanelerimizde, aile sağlığı merkezlerimizde özel hastanelere geçme oranının arttığını görüyoruz. Çalışma süresi dolan arkadaşlarda emekliye ayrılıyor. Bir kamu hastanesinde 12 tane hekim istifa etmişti. Bu görüştüğümüz çoğu hastanede 6-8-10 kişi şeklinde istifalar devam ediyor. Tabi sağlık çalışanları istifamı verdim diyor ama bu istifaların bir kısmı mevcut şartlardan dolayı kabul edilmiyor’’ diye konuştu.
“Ciddi tıkanmalar yaşanabilir’’
Süreç bu şekilde devam eder ve herhangi bir önlem alınmazsa sonbahar mevsimine yüksek vaka oranlarıyla girileceğini ifade eden Dr. Ateş Tarla, “ Böyle bir durum eğer sağlık çalışanlarının enfekte oranı artar ve hasta vaka sayımızı azaltamazsak sistemimiz çöker. Çünkü doluluk oranını aştığınız zaman artık sistem işlemez bir duruma gelir. Bu noktada her ilin kendine göre önlemler alması kanaatindeyiz. Enfluenza (grip) dönemi geliyor ve viral enfeksiyonlar benzer klinik belirtileri gösteriyor. Hem enfluenza hem Covid-19 pandemisi hızla devam ederken yüksek vaka sayılarıyla birlikte ciddi tıkanmaların yaşanacağını düşünüyoruz. Ayrıca pandemiden kaynaklı ertelenmiş sağlık ihtiyaçları var. Covid-19 pandemisinden herhangi bir hastalık kapmayan kronik hastaları ne yazık ki kendi kronik hastalığından dolayı kaybetmeye başlıyoruz. Onların da göz ardı edilmeden onlara yönelikte hastane çalışmaları yapılması gerekiyor. Bu süreçte şeffaf olmak lazım, bilgiyi saklamamak lazım. Bilimsel bilgi ışığında hareket etmek gerekiyor. Vatandaşların kurallara uyması gerekiyor’’ ifadelerini kullandı.