kervan
Aktif Üye
- Katılım
- 2 Haz 2020
- Mesajlar
- 945
- Tepkime puanı
- 2,388
- Puanları
- 93
- Cinsiyet
Rabbine İbadet Et!
Cenâb-ı Hak buyuruyor:
“Ve sana yakîn (ölüm) gelinceye kadar Rabbine ibadet et!” (Hicr, 99)
Rasûlullah (sav) buyurdular:
“İnsan, kulluk vazifelerini îfâda kusur gösterir, yani her ibadetini kâfî miktarda yapmayıp azaltırsa Cenâb-ı Allah onu gam ve kedere mübtelâ kılar.” (Ali el-Müttakî, Kenzü’l-ummâl, no: 6788)
İnsan dâimâ Rabbine sığınmak, onunla beraber olmak ve zaman zaman da onunla konuşmak ister. Bu durumda O’nun kelâmı olan Kur’ân-ı Kerim
ile meşgul olur. Bu sûretle kalben ferahlar, rûhen rahatlar, zihnen dinlenir ve mânen güçlenir. Okuduğu âyetlerden istikâmet alır, önceki insanların
hâlinden ibret ve dersler çıkarır ve yoluna devam eder.
En mühimi de, insan ibadetler sâyesinde rûhen yükselir ve hakîkî insanlık şerefine nâil olur. İbâdetlerle Allah’a yaklaşabildiği nisbette kâinatın
gözbebeği olma vasfını elde eder.
İnsanı üstün bir varlık olarak yaratan Allah Teâlâ, onun bu mevkiîni koruyarak rûhî yücelişini devam ettirebilmesinin ibadetlere bağlı olduğunu
haber vermiştir. Dolayısıyla insanın kalp âlemini ve mânevî yapısını geliştirmek için ibadetler vazgeçilmez bir vâsıta olarak karşımızda durmaktadır.
(Dr. Murat Kaya, Ebedi Yol Haritası İslam, Erkam Yay.)
Her Güne Bir Esma-ül Hüsna (Allah’ın En Güzel İsimleri)
el-Müntekım:
İntikam alan, suçluları gerektiği gibi cezalandıran, cezayı da adaleti ile veren, haksızlık etmeyen demektir.
Kısa Günün Kârı
İbâdet, kulluk yapmak, itaat etmek ve boyun eğmek demek olup, geniş mânâsıyla, bir insanın Rabbinin bildirdiği ölçüler dâhilinde yaşarken yaptığı
bütün hareketleri, sözleri, duygu ve düşünceleridir.
Cenâb-ı Hak buyuruyor:
“Ve sana yakîn (ölüm) gelinceye kadar Rabbine ibadet et!” (Hicr, 99)
Rasûlullah (sav) buyurdular:
“İnsan, kulluk vazifelerini îfâda kusur gösterir, yani her ibadetini kâfî miktarda yapmayıp azaltırsa Cenâb-ı Allah onu gam ve kedere mübtelâ kılar.” (Ali el-Müttakî, Kenzü’l-ummâl, no: 6788)
İnsan dâimâ Rabbine sığınmak, onunla beraber olmak ve zaman zaman da onunla konuşmak ister. Bu durumda O’nun kelâmı olan Kur’ân-ı Kerim
ile meşgul olur. Bu sûretle kalben ferahlar, rûhen rahatlar, zihnen dinlenir ve mânen güçlenir. Okuduğu âyetlerden istikâmet alır, önceki insanların
hâlinden ibret ve dersler çıkarır ve yoluna devam eder.
En mühimi de, insan ibadetler sâyesinde rûhen yükselir ve hakîkî insanlık şerefine nâil olur. İbâdetlerle Allah’a yaklaşabildiği nisbette kâinatın
gözbebeği olma vasfını elde eder.
İnsanı üstün bir varlık olarak yaratan Allah Teâlâ, onun bu mevkiîni koruyarak rûhî yücelişini devam ettirebilmesinin ibadetlere bağlı olduğunu
haber vermiştir. Dolayısıyla insanın kalp âlemini ve mânevî yapısını geliştirmek için ibadetler vazgeçilmez bir vâsıta olarak karşımızda durmaktadır.
(Dr. Murat Kaya, Ebedi Yol Haritası İslam, Erkam Yay.)
Her Güne Bir Esma-ül Hüsna (Allah’ın En Güzel İsimleri)
el-Müntekım:
İntikam alan, suçluları gerektiği gibi cezalandıran, cezayı da adaleti ile veren, haksızlık etmeyen demektir.
Kısa Günün Kârı
İbâdet, kulluk yapmak, itaat etmek ve boyun eğmek demek olup, geniş mânâsıyla, bir insanın Rabbinin bildirdiği ölçüler dâhilinde yaşarken yaptığı
bütün hareketleri, sözleri, duygu ve düşünceleridir.