- Katılım
- 1 May 2020
- Mesajlar
- 15,730
- Çözümler
- 1
- Tepkime puanı
- 42,744
- Puanları
- 113
Peygamberimizin (s.a.v.) Çocuklara Sorumluluk Verme Taktikleri
Nübüvvet Medrese’sinin aşısı, ruhu ve manevi dünyayı geliştiren bir aşıdır. Bu aşıların en önemlileri şunlardır: 1- Sorumluluk Şuuru 2- Adalet Duygusu 3- İtaat Bilinci • Sorumluluk Şuuru, ruhta tam tesirini gösterdiği an, adalet duygusunu da, itaat bilincini de olumlu bir şekilde etkileyecektir. Bu çağın insanın en önemli eksiklerinden biri, büyüyememe problemidir. Biz çocuklarımıza güvenmediğimiz ve alan açmadığımız için onlar da bugün büyüyemiyorlar. Hala 6 yaşındaki çocuk annesine ayakkabısını bağlatıyorsa, 10 yaşındaki kız ev temizliğine yardım etmiyorsa bir problem var demektir. Çünkü sorumluluk şuurunun ve temel eğitimin verileceği yaş en geç 10 yaştır. Sonrasında iş işten geçer.
1. Nebevi Medrese'nin sorumluluk şuuru yolu;
1- Çocuğa yaşına takılmadan değer vermeli
2- Değere uygun roller belirlemeli
3- Rolleri oynayacak mekanlar açmalı
Nitekim Peygamberimizin sallallahu aleyhi vessellem, o dönemde çocuklara verdiği sorumluluklarda bu yolu izlediğini görüyoruz. Peki nasıl? Birkaç örnek vermek gerekirse, şöyle;
Mekke’nin İstihbaratçısı Abdullah b. Ebu Bekir
Hicret vakti geldiğinde, Peygamber Efendimiz (s.a.v.) çok ciddi bir görevi, 8 yaşındaki Abdullah b. Ebu Bekir’e veriyor. “Sen biz gidince büyüklerin meclislerine gir ve dinle. Neler konuşuluyorsa git ablan Esma’ya anlat.” diyor. Koca Mekke’nin hal ve durumunu bu çocuğa emanet ediyor. Küçüktür, ne anlar demiyor. Ancak çocuk olması hasebiyle önlemini de alıyor. Abdullah b. Ebu Bekir, babasının ve Peygamberimizin sallallahu aleyhi vessellem nereye gittiğini bilmiyor. Olur da sıkıştırılır ve söyleyiverir diye. Tedbir alınıyor ama çocuk yok da sayılmıyor.
Medine Koruyucusu Abdullah b. Zübeyr
Mute’ye gitmek için ordu toplanıyor. Abdullah b. Zübeyr’de o zamanlar 8 yaşında. Kendi çetesini kurmuş tabiri caizse. Peygamberimizin sallallahu aleyhi vessellem yanına geliyor ve Mute’ye gitmek istediklerini söylüyor. Peygamberimiz sallallahu aleyhi vessellem gülmemek için kendini zor tutuyor. Olmaz, gülerse çocuğun hevesi gider, incinir. Diyor ki, “Ya Zübeyr, ben sizin için farklı bir görev düşünmüştüm. Babalarınız Mute’ye gidince, Medine boş kalacak. E ben de buradayım. Siz Medine’yi koruyun olmaz mı?” Demedi ki, yahu sizinle mi uğraşacağım, çekilin oyun oynayın. Hayır, rol biçti, görev verdi, alan sundu. Zübeyr seviniyor ve kabul edip, Mute ordusu dönene kadar nöbetleşerek Medine girişinde güvenlik kalkanı kuruyorlar. Yiğit bir Zübeyr olacak bu çocuğun tohumları böyle ekiliyor.
2. Peki bu çocuklar nasıl böyle yetişiyorlar?
Tohum, filiz ilişkisi bu. Baba evde 5 vakit namazda şehadet duasıyla tohumu ekiyor. Davranışlarıyla ve sunduğu ortamda bu tohumu suluyor. Gün geliyor, uygun zemin bulan tohum filizleniyor. Duasında ev, araba isteyen bir baba, tutup oğlunun cihad duası etmesini bekleyemez. Bunların hepsinin başı, çocuğa değer vermekle başlıyor. Onu önemsemek ve önemli olduğunu hissettirmekle. Nitekim Peygamberimizin sallallahu aleyhi vessellem Hz.Ali’ye dini anlatırken, tebliğ yaparkenki hali böyleydi. Evin içindeki bir çocukla, 60 yaşındaki bir yabancıyla konuşur gibi konuşuyor, ona tebliğ eder gibi ediyor, bu kadar önemsiyordu. İşte Hz.Ali’ye zamanında vurulan aşı buydu. Tohum atılmış ve filizleniyordu. Yine Mekke’nin ilk Müslüman valisini seçerken de bu ciddiyeti gözetmişti. Attab b. Esid, Mekke’ye vali olduğunda 18 yaşındaydı ve demek öyle bir istikrarı vardı ki, öyle bir tohum işlenmişti ki, ölünceye kadar da görevini sürdürecekti.
3. Aşılarla İlgili Tavsiyeler
1- Sorumluluk şuuru, çocuklara vurulması gereken en önemli aşılardan biridir. Zamanını ve muhtevasını iyice ayarla ki, telafisi zor olan durumlara düşmeyesin.
2- Adalet duygusu, çocuklara öğretilmesi gereken en önemli hususlardan biridir. Anlamını ve ehemmiyetini iyice öğret ki, hukuka riayet eden evlatların sahibi olabilesin. Adalet mutlak eşitlik değil; hak edene, hak ettiğini vermektir.
3- İtaat Bilinci, çocuklara verilmesi gereken en önemli ilkelerden biridir. Gerekliliğini ve sınırlarını iyice bellet ki, saadeti elde edebilesin.
4. İzlenecek Yol İle İlgili Tavsiyeler
1- Çocuğa yaşına takılmadan değer vermeli, “sen küçüksün, daha çok var dememeli” senelere bırakmadan, emellerle değeri, ziyadeleştirmelidir.
2- Değere uygun roller belirlemeli, hedefler ve idealler yükseltilmeli, zihinlerine insanlığın zirve hali olan Sahabe efendilerimiz, yerleştirilmelidir.
3- Rolleri oynayacak mekanlar açmalı, hata yapmalarına kızmamalı, hedeflerine yürüyecek imkanları çoğaltmalı, hak ile meşgul olabilecek zeminler üretilmelidir.
Not: Bu yazı Muhammed Emin Yıldırım hocanın, “Çocuklara Vurulması Gereken En Mühim Aşı” dersinden derlenmiştir.
suffagah.com
Nübüvvet Medrese’sinin aşısı, ruhu ve manevi dünyayı geliştiren bir aşıdır. Bu aşıların en önemlileri şunlardır: 1- Sorumluluk Şuuru 2- Adalet Duygusu 3- İtaat Bilinci • Sorumluluk Şuuru, ruhta tam tesirini gösterdiği an, adalet duygusunu da, itaat bilincini de olumlu bir şekilde etkileyecektir. Bu çağın insanın en önemli eksiklerinden biri, büyüyememe problemidir. Biz çocuklarımıza güvenmediğimiz ve alan açmadığımız için onlar da bugün büyüyemiyorlar. Hala 6 yaşındaki çocuk annesine ayakkabısını bağlatıyorsa, 10 yaşındaki kız ev temizliğine yardım etmiyorsa bir problem var demektir. Çünkü sorumluluk şuurunun ve temel eğitimin verileceği yaş en geç 10 yaştır. Sonrasında iş işten geçer.
1. Nebevi Medrese'nin sorumluluk şuuru yolu;
1- Çocuğa yaşına takılmadan değer vermeli
2- Değere uygun roller belirlemeli
3- Rolleri oynayacak mekanlar açmalı
Nitekim Peygamberimizin sallallahu aleyhi vessellem, o dönemde çocuklara verdiği sorumluluklarda bu yolu izlediğini görüyoruz. Peki nasıl? Birkaç örnek vermek gerekirse, şöyle;
Mekke’nin İstihbaratçısı Abdullah b. Ebu Bekir
Hicret vakti geldiğinde, Peygamber Efendimiz (s.a.v.) çok ciddi bir görevi, 8 yaşındaki Abdullah b. Ebu Bekir’e veriyor. “Sen biz gidince büyüklerin meclislerine gir ve dinle. Neler konuşuluyorsa git ablan Esma’ya anlat.” diyor. Koca Mekke’nin hal ve durumunu bu çocuğa emanet ediyor. Küçüktür, ne anlar demiyor. Ancak çocuk olması hasebiyle önlemini de alıyor. Abdullah b. Ebu Bekir, babasının ve Peygamberimizin sallallahu aleyhi vessellem nereye gittiğini bilmiyor. Olur da sıkıştırılır ve söyleyiverir diye. Tedbir alınıyor ama çocuk yok da sayılmıyor.
Medine Koruyucusu Abdullah b. Zübeyr
Mute’ye gitmek için ordu toplanıyor. Abdullah b. Zübeyr’de o zamanlar 8 yaşında. Kendi çetesini kurmuş tabiri caizse. Peygamberimizin sallallahu aleyhi vessellem yanına geliyor ve Mute’ye gitmek istediklerini söylüyor. Peygamberimiz sallallahu aleyhi vessellem gülmemek için kendini zor tutuyor. Olmaz, gülerse çocuğun hevesi gider, incinir. Diyor ki, “Ya Zübeyr, ben sizin için farklı bir görev düşünmüştüm. Babalarınız Mute’ye gidince, Medine boş kalacak. E ben de buradayım. Siz Medine’yi koruyun olmaz mı?” Demedi ki, yahu sizinle mi uğraşacağım, çekilin oyun oynayın. Hayır, rol biçti, görev verdi, alan sundu. Zübeyr seviniyor ve kabul edip, Mute ordusu dönene kadar nöbetleşerek Medine girişinde güvenlik kalkanı kuruyorlar. Yiğit bir Zübeyr olacak bu çocuğun tohumları böyle ekiliyor.
2. Peki bu çocuklar nasıl böyle yetişiyorlar?
Tohum, filiz ilişkisi bu. Baba evde 5 vakit namazda şehadet duasıyla tohumu ekiyor. Davranışlarıyla ve sunduğu ortamda bu tohumu suluyor. Gün geliyor, uygun zemin bulan tohum filizleniyor. Duasında ev, araba isteyen bir baba, tutup oğlunun cihad duası etmesini bekleyemez. Bunların hepsinin başı, çocuğa değer vermekle başlıyor. Onu önemsemek ve önemli olduğunu hissettirmekle. Nitekim Peygamberimizin sallallahu aleyhi vessellem Hz.Ali’ye dini anlatırken, tebliğ yaparkenki hali böyleydi. Evin içindeki bir çocukla, 60 yaşındaki bir yabancıyla konuşur gibi konuşuyor, ona tebliğ eder gibi ediyor, bu kadar önemsiyordu. İşte Hz.Ali’ye zamanında vurulan aşı buydu. Tohum atılmış ve filizleniyordu. Yine Mekke’nin ilk Müslüman valisini seçerken de bu ciddiyeti gözetmişti. Attab b. Esid, Mekke’ye vali olduğunda 18 yaşındaydı ve demek öyle bir istikrarı vardı ki, öyle bir tohum işlenmişti ki, ölünceye kadar da görevini sürdürecekti.
3. Aşılarla İlgili Tavsiyeler
1- Sorumluluk şuuru, çocuklara vurulması gereken en önemli aşılardan biridir. Zamanını ve muhtevasını iyice ayarla ki, telafisi zor olan durumlara düşmeyesin.
2- Adalet duygusu, çocuklara öğretilmesi gereken en önemli hususlardan biridir. Anlamını ve ehemmiyetini iyice öğret ki, hukuka riayet eden evlatların sahibi olabilesin. Adalet mutlak eşitlik değil; hak edene, hak ettiğini vermektir.
3- İtaat Bilinci, çocuklara verilmesi gereken en önemli ilkelerden biridir. Gerekliliğini ve sınırlarını iyice bellet ki, saadeti elde edebilesin.
4. İzlenecek Yol İle İlgili Tavsiyeler
1- Çocuğa yaşına takılmadan değer vermeli, “sen küçüksün, daha çok var dememeli” senelere bırakmadan, emellerle değeri, ziyadeleştirmelidir.
2- Değere uygun roller belirlemeli, hedefler ve idealler yükseltilmeli, zihinlerine insanlığın zirve hali olan Sahabe efendilerimiz, yerleştirilmelidir.
3- Rolleri oynayacak mekanlar açmalı, hata yapmalarına kızmamalı, hedeflerine yürüyecek imkanları çoğaltmalı, hak ile meşgul olabilecek zeminler üretilmelidir.
Not: Bu yazı Muhammed Emin Yıldırım hocanın, “Çocuklara Vurulması Gereken En Mühim Aşı” dersinden derlenmiştir.
suffagah.com