Haftanın Tartışması Neden Oruç?

Belki biraz marjinal olacak ama ben daima yaptığımız herşeyin sorgulanması gerektiğini ve üzerine konuşulması gerektiğini düşünürüm.

Hiç sorguladınız mı sizde?

Neden Oruç tutuyoruz?
Oruç sadece aç kalmakmıdır?
Yoksa sadece açlık ve cinsi münasebetten uzak kalmak mı?

Evet niçin oruç?

Kendi adıma orucun kendini eğitmekten,halden anlamadan tutun da kilo vermeye kadar olan -hepimizin bildiği-bütün faydalarına inanarak oruç tutuyorum.

@Yaren, peki sence orucun amacı ne olabilir. Ben bu konunun daha geniş bir yelpazesi olduğuna, özel bir amacı olduğuna inanıyorum.
Mesela neden aç kalıyoruz, yada neden belli bir zaman diliminde herşeyden arınıyoruz?
Bunun yanında neden özel bir anlamı var bu ayın, bu ayı değerli kılan sadece aç kalmamız mı acaba?

Allah'in emri ve onun rizasinin kazanmak için

@Dil-figar, Sence sadece Allahın emri olduğu için mi tutmamız gerek, Allah cihadı da emrediyor mesela, yaşlı zayıf kadın çocuk ve yaşlıların yardım çağrılarına rağmen neden hala savaşmıyorsunuz diyor ayette.

Bence Onun emrinden öte onun rızasını kazanmaktan öte bir anlamı olmalı. Yani Allah böyle bir emir veriyorsa bunun bir anlamı olmalı ve bence bunun bilincinde olmalı, üzerine konuşup kafa yormalıyız diyorum.

Israrla herkese soruyorum neden Oruç?

Öncelikle konuya giriş mahiyetinde bişeyler ortaya koymak istiyorum belki bunlar üzerinden konuşuruz.

Oruç yerşeyden önce bir Müslüman için tevhidi bir bilinç eylemi, bir kimlik inşaasıdır.

Niçin mi oruç?
Çünkü Allahın bize değil, bizim ona ihtiyacımız var, Allah bize kendimizi yeniden inşaa etmemiz için çeşitli yollar gösteriyor. Muhakkak oruç bunlardan sadece biridir.
Oruç bir nefis tezkiyesi, kişinin kendisi ile yüzleşmesi, geride kalan bir yılın muhasebesini yapmaktır.

Yarınlar için oturup iyice düşünme fırsatı sunar bize. Geçmişimizle yüzleşeceğimiz, kötü hasletlerimizi bırakmak için bir fırsat, bıraktığımız kötü hasletlerin yerine iyilerini ekmek için fırsat sunar bize.

Orucun içinde bulunduğu Ramazan ayı aynı zamanda vahy ile inşaa edilmiş bir aydır. Vahyi anlamak onu yeniden hayatın merkezine almak ve hayatımızı vahye arz etmek için bir fırsat duruyor önümüzde.

Oruç kimlik inşaamız için bir diriliş muştusu, vahy ise yaşadığımız hayatı yeniden inşaa etmek için bize bir yol göstericidir.

Eğer biz orucu sadece belli bir süre aç ve suzu kalmak. Cinsi münasebetten uzak kalmak olarak görür isek, orucumuzun Hz. Muhammed a.s. 'ın geldiği dönemde yahudi, hıristiyanlık ve müşriklerin İbrahimi gelenekten kalma tuttukları içi boşaltılmış oruçtan farkı kalmaz. O yüzden tuttuğumuz oruçla yüzleşmemiz zamanı gelmedi mi sizce?

Ben oruç tutarken her anımda mutlu oluyorum. Günüm bereketleniyor artıkça artıyor.

Oruc,
nefis terbiyesi olsun irademizi kuvvetlendirme olsun insani ruhen yucelten ahlakimizi guzellestirip kendimizi yillik muhasebeyle arti ve eksilerimizi degerlendirme ,bize verilen imkanlar ve maahrumiyet cekenleri anlama ve uzerimize dusen gorevleri hatirlayip kendimize cekiduzen vermemizi saglayan bir okul diye dusunuyorum.
Ac ve susuz gecen bir gununu zengin ise elindeki imkanlari bir anda kaybedebilecegini aciz bir kul oldugunun farkina varması ve Allah'a ,kendisine ailesine ceversine canli cansizlara karsi sorumluluk bilincine varir.
Bireysel basladigimiz bir ibadetin sosyal yonude agirlik kazanmis olur.

Adam oruçlu hali ile eziyet çektikçe daha çok sevap kazandığına inanıyor. İlginç.

İnsanın nefsine veyahut hayata dair bazı şeyleri hatırlaması için özel bir aya yada güne ihtiyaç olmadığı kanaatindeyim. Her an ve her zaman dilimi bunun parçası olmak için yeterli oysa.

Bütün ibadetlerde harika temsil ve semboller vardır, oruç ibadetinde de olduğu gibi...
Bu bağlamda mide, bana göre dünyanın sembolüdür. Yaşayabilmek için onun boş kalmamasına ihtiyacımız var. Ancak tekamül edemeyen bir mide, nefsin bitmeyen istekleri içinde asla doymamak gibi bir karanlığa düşer. Tutkulu dünya sevgimiz ve ona olan açlığımız ancak ona istediği her şeyi vermemekle terbiye olabilir. Tabii bu bir ceza değil, eğitimdir. Bu davranışın bir eğitime dönüşebilmesi için vücudumuzu aç bırakırken ruhumuzu doyurabilmemiz gerekiyor. Ruhsal bir yolculuğa çıkamazsak sadece yarım gün
aç ve susuz kaldığımız için mızmızlanır, öfkelenir ve zayıf düşeriz. Çünkü oruç mideyle değil ruh ile tutulur. Yani oruç, sadece nefsimize, vücudumuza istediğini vermeyerek değil; ruhumuza istediğini vererek tutulur. Ruhumuzun bizden ne istediğini anlayabilmek için de ona kulak verebilmemiz, mide dünyasından çıkıp kalp dünyasına geçmemiz gerekmektedir. Hayırlı ramazanlar. ?

@Kolonya, olayın eziyet kısmına katılıyorum. Eğer Orucu sadece aç kalmak ve aç kaldıkça, eziyet çektikçe bonus toplar gibi sevap toplama anlayışı varsa o insanın haline acırım.

Oruçtan maksat sevap toplamak değildir. Sevap toplama işi zaten ap ayrı bir sorunsal. Oruç inananlar için rabbleri tarafından hem ruhen hem bedenen gücü yetenler için bir eğitim.

Mesela hasta olanların, gücü yetmeyenlerin tutmasınıda pek anlamam. Oruç işi inat işi değildir. Ramazan onlar için sadece aç kalmaktan ibaret olmadığını keşke anlayabilselerdi.

Sonuçta iman edenlerin yerine getirdiği bir amel. Ama uygulama boyutunda bir çok sorun ve yanlışla karşılamak mümkün. Lakin ruhen kendilerini iyi his ediyor, huzurlu ve mutlularsa, o ruhani atmosferi illa yaşamak istiyorlarsa ben anlamayı ve saygı duymayı tercih ederim.

Bence en başta Nefsi köreltmek dicem simdi banada soruyla gelincek
takipdeyim o yüzden
Hayırlı ramazanlar