-
- Katılım
- 1 May 2020
-
- Mesajlar
- 17,670
-
- Çözümler
- 1
-
- Tepkime puanı
- 48,240
-
- Puan
- 113
Hayır hayır manipüle ediyorsunuz.
Yoz bir AMERİKAN kültürünün bu topluma DİN olarak dayatıldığını gizliyor herşeyi DOĞAL bir süreçmiş gibi sunuyorsunuz.
Yıldıray Oğur Bey,
sahnede neredeyse anadan üryan bir halde iken annesinin sıyrılan örtüsünü kapatmaya çalışan Türkiye Güzelini yazmış
Şöhret olmuş başörtülü annelerin,
Sakallı, namazlı, oruçlu babaların
muhafazakar dindar ailelerin,
laikliğin dibini bulmuş çocuklarından örnekler vermiş
Melek Mosso'dan, Mabel Matiz'den, eşcinsel Reynmen'den
Rakı reklamlarına çıkan Alperen'den falan bahsediyor
ve bunun toplumdaki fay hatlarının hareketlenmesi olduğundan, fay hatlarının birbirlerine geçmesi olduğundan, bunun iyi de bir şey olduğundan falan bahsediyor Yıldıray Bey.
Bu anlamda kendisine katılmamak mümkün değil
Ancak bunun DOĞAL bir süreç olduğunu,
Avrupa'nın da bu süreci yaşadığını
böyle böyle BAtı Uygarlığının yükseldiğini
ima iddia ediyor ki bunun EKSİK bir doğru olduğu kanaatindeyiz.
YANİ bizce olayı bilerek ya da bilmeden manipüle ediyor, ÖRTÜYOR, gizliyor...
Zira kanaatimize bu toplum bu sürece kendi doğallığı içinde, KENDİ KENDİNE, kendi isteği ile girmedi.
BU iddia yı kabul etmek demek: "Cihad" ile başlayan "ar, namus, iffet, şeref, bekaret" gibi temel kavramları "Milli Eğitim müfredatından ve Kültür Bakanlığı kitaplarından" silmenin,
BABAYI Ailenin merkezinden ve çocuğun terbiyesinden uzaklaştırmanın,
Çekirdek Aileyi dağıtıp en alt düzeydeki AİLE bağlarını bile kırmanın,
Rehberlikçilerle tüm okullu çocuklara ulaşıp "Aileniz size karışamaz" demenin
Öğretmen, usta, üstad merkezli TALİM ve TERBİYEDEN Çocuk, cehl, eğlence, oyun, zırzopluk merkezli Eğ-İT-ime geçmenin
ne anlama geldiğini,
bu ve benzeri uygulamalarla neyi hedeflediklerini bilmediklerini KABUL etmemiz gerekir
Bu durumda bu politikaları dayatanların AHMAK'lar olduğunu, CAHİLLİKLERİ ile yapmaya çalışırken yıktıklarını düşünmemiz gerekir
Halbuki onlar değil, "ONLARIN ne yaptığını bilmeyen bizler" AHMAKlardık
Zira bu politikalardan üreyen toplumlar aidiyet hisleri olmayan, ŞAHSİYETSİZ, kutsallarını kaybetmiş, bir araya gelemeyen, beraber itiraz edemeyen, dibine kadar tüketici olmuş, Batılı Kültürel saldırılar karşısında teslimiyetçi şehvet PEREST bir TOPLUM olduğunu bilmeyen sadece BİZİM yöneticiler bir de Yıldıray Bey kaldı sanırım.
Kesinlikle onlar AHMAK değil...
Onlar ne yaptıklarını, yaptıklarının neticesinde ortaya nasıl bir toplumun çıkacağını gayet iyi biliyorlardı.
Bunu yapanları, buna alet olanları, bu kanunları Çıkaranları, uygulayanları ne kadar gizlemeye çalışırsanız çalışın bizim kanaatimize göre ASLA MASUM değiller.
Ahmet Hakan Çakıcı

Yoz bir AMERİKAN kültürünün bu topluma DİN olarak dayatıldığını gizliyor herşeyi DOĞAL bir süreçmiş gibi sunuyorsunuz.
Yıldıray Oğur Bey,
sahnede neredeyse anadan üryan bir halde iken annesinin sıyrılan örtüsünü kapatmaya çalışan Türkiye Güzelini yazmış
Şöhret olmuş başörtülü annelerin,
Sakallı, namazlı, oruçlu babaların
muhafazakar dindar ailelerin,
laikliğin dibini bulmuş çocuklarından örnekler vermiş
Melek Mosso'dan, Mabel Matiz'den, eşcinsel Reynmen'den
Rakı reklamlarına çıkan Alperen'den falan bahsediyor
ve bunun toplumdaki fay hatlarının hareketlenmesi olduğundan, fay hatlarının birbirlerine geçmesi olduğundan, bunun iyi de bir şey olduğundan falan bahsediyor Yıldıray Bey.
Bu anlamda kendisine katılmamak mümkün değil
Ancak bunun DOĞAL bir süreç olduğunu,
Avrupa'nın da bu süreci yaşadığını
böyle böyle BAtı Uygarlığının yükseldiğini
ima iddia ediyor ki bunun EKSİK bir doğru olduğu kanaatindeyiz.
YANİ bizce olayı bilerek ya da bilmeden manipüle ediyor, ÖRTÜYOR, gizliyor...
Zira kanaatimize bu toplum bu sürece kendi doğallığı içinde, KENDİ KENDİNE, kendi isteği ile girmedi.
BU iddia yı kabul etmek demek: "Cihad" ile başlayan "ar, namus, iffet, şeref, bekaret" gibi temel kavramları "Milli Eğitim müfredatından ve Kültür Bakanlığı kitaplarından" silmenin,
BABAYI Ailenin merkezinden ve çocuğun terbiyesinden uzaklaştırmanın,
Çekirdek Aileyi dağıtıp en alt düzeydeki AİLE bağlarını bile kırmanın,
Rehberlikçilerle tüm okullu çocuklara ulaşıp "Aileniz size karışamaz" demenin
Öğretmen, usta, üstad merkezli TALİM ve TERBİYEDEN Çocuk, cehl, eğlence, oyun, zırzopluk merkezli Eğ-İT-ime geçmenin
ne anlama geldiğini,
bu ve benzeri uygulamalarla neyi hedeflediklerini bilmediklerini KABUL etmemiz gerekir
Bu durumda bu politikaları dayatanların AHMAK'lar olduğunu, CAHİLLİKLERİ ile yapmaya çalışırken yıktıklarını düşünmemiz gerekir
Halbuki onlar değil, "ONLARIN ne yaptığını bilmeyen bizler" AHMAKlardık
Zira bu politikalardan üreyen toplumlar aidiyet hisleri olmayan, ŞAHSİYETSİZ, kutsallarını kaybetmiş, bir araya gelemeyen, beraber itiraz edemeyen, dibine kadar tüketici olmuş, Batılı Kültürel saldırılar karşısında teslimiyetçi şehvet PEREST bir TOPLUM olduğunu bilmeyen sadece BİZİM yöneticiler bir de Yıldıray Bey kaldı sanırım.
Kesinlikle onlar AHMAK değil...
Onlar ne yaptıklarını, yaptıklarının neticesinde ortaya nasıl bir toplumun çıkacağını gayet iyi biliyorlardı.
Bunu yapanları, buna alet olanları, bu kanunları Çıkaranları, uygulayanları ne kadar gizlemeye çalışırsanız çalışın bizim kanaatimize göre ASLA MASUM değiller.
Ahmet Hakan Çakıcı
