Vera
Yeni Üye
Siyasette ‘militan’ tartışması devam ederken bu kavganın toplumdaki yansımaları ise merak konusu.
Türkiye’de siyasetin iktidar-muhalefet geriliminde devam eden tartışmaları zaman zaman oldukça yorucu olabiliyor. Yaklaşık bir haftadır devam eden ‘militan’ tartışması da bunlardan birisi. Tartışma nasıl başlamıştı, nereye evrildi kısaca onu hatırlayalım…
Neler olmuştu?
Habertürk canlı yayınında konuşan eski CHP Milletvekili Berhan Şimşek, "Vali militan, kaymakam militan" ifadesini kullandı. İçişleri Bakanlığı ise Berhan Şimşek hakkında suç duyurusunda bulundu. Bakanlıktan yapılan açıklamada, Şimşek'in, "haddini aşan ağır ithamlarda bulunduğu" belirtilmişti.
AK Partili bazı isimler buna tepki gösterince Kemal Kılıçdaroğlu, Berhan Şimşek’i savundu. Kılıçdaroğlu oldukça sert bir üslupla “Bizim milletvekili arkadaşımız bir açıklama yapıyor. 'Vali militan yargıçlar militan alınan kararları görüyoruz' diyor. Vay sen misin militan diyen. İşte sana militan. Dünya kadar militan var.” Ardından sözlerine devam eden Kılıçdaroğlu, Cumhurbaşkanı Erdoğan ve İçişleri Bakanlığı’nın 81 ilin valisine Şimşek’in sözleri hakkında suç duyurusunda bulunma çağrısını hatırlatarak, "İçişleri Bakanlığı bir yazı yazıyor bütün valiliklere, 'Hepiniz dava açın' diyor. Dava açmazsanız namertsiniz. Hepiniz militansınız. Hepiniz yolsuzluğun, ahlaksızlığın militanısınız." dedi.
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun bu sözleri üzerine İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, Kemal Kılıçdaroğlu hakkında da suç duyurusunda bulunacaklarını duyurdu. AK Parti Sözcüsü Ömer Çelik ise "Bu yönetim, 'devleti kuran parti' denilen CHP'yi, devlete saldıran, devleti yıkmaya çalışan bir parti haline getiriyor... Valilere, kaymakamlara, yargı mensuplarına 'militan' diyenler faşistin ta kendisidir. Bu Nazi ağzıyla konuşmayı bırakmaları lazım." sözleriyle Kılıçdaroğlu’nu kınadı.
Militan tartışması ne anlama geliyor?
Cari hükümete karşı olan politik tavır alışını değiştiren CHP her olayda doğrudan hükümeti hedef almamayı tercih ediyor. Cumhurbaşkanı Erdoğan ile birebir yaşadığı tartışmalarda da yıllarca zor duruma düşen Kemal Kılıçdaroğlu artık tabiri caizse ‘etrafından dolaşarak’ muhalefet yapıyor. Bunun muhalefete olumlu katkı sağladı açık.
AK Parti ise tekrar olayı karşılıklı hale getirme çabasında. Orada Kılıçdaroğlu’nun çok şansı olmadığının farkındalar. Ancak bunu zorlama siyasi olaylar üzerinden yapmaları kazanım olmak bir yana daha fazla kayba yol açacaktır. Militan tartışması da bu duruma örnek olarak gösterilebilir. Sanki Türkiye iç siyasetinde militandan daha ağır laflar söylenmemiş gibi tüm medya gücüyle bir kelimeye takılıp kalmak ‘aciz’ bir görüntü ortaya çıkartıyor.
İşin bir diğer boyutu ise memleketin içinde geçtiği zorlu pandemi koşullarında hükümetin tek işinin ‘militan’ kavramı etrafında yaşanan tartışmalar olduğu algısı. AK Parti’nin kendi seçmenine dahi izah edemeyeceği bu durum toplum ile arasındaki mesafeyi açma riskini oluşturuyor. Zira esnaf başta olmak üzere ciddi ekonomik sorunlarla boğuşan orta ve alt gelirli kesimler için ‘militan’ tartışmasının hiçbir şey ifade etmeyeceği ortada!
Türkiye’de siyasetin iktidar-muhalefet geriliminde devam eden tartışmaları zaman zaman oldukça yorucu olabiliyor. Yaklaşık bir haftadır devam eden ‘militan’ tartışması da bunlardan birisi. Tartışma nasıl başlamıştı, nereye evrildi kısaca onu hatırlayalım…
Neler olmuştu?
Habertürk canlı yayınında konuşan eski CHP Milletvekili Berhan Şimşek, "Vali militan, kaymakam militan" ifadesini kullandı. İçişleri Bakanlığı ise Berhan Şimşek hakkında suç duyurusunda bulundu. Bakanlıktan yapılan açıklamada, Şimşek'in, "haddini aşan ağır ithamlarda bulunduğu" belirtilmişti.
AK Partili bazı isimler buna tepki gösterince Kemal Kılıçdaroğlu, Berhan Şimşek’i savundu. Kılıçdaroğlu oldukça sert bir üslupla “Bizim milletvekili arkadaşımız bir açıklama yapıyor. 'Vali militan yargıçlar militan alınan kararları görüyoruz' diyor. Vay sen misin militan diyen. İşte sana militan. Dünya kadar militan var.” Ardından sözlerine devam eden Kılıçdaroğlu, Cumhurbaşkanı Erdoğan ve İçişleri Bakanlığı’nın 81 ilin valisine Şimşek’in sözleri hakkında suç duyurusunda bulunma çağrısını hatırlatarak, "İçişleri Bakanlığı bir yazı yazıyor bütün valiliklere, 'Hepiniz dava açın' diyor. Dava açmazsanız namertsiniz. Hepiniz militansınız. Hepiniz yolsuzluğun, ahlaksızlığın militanısınız." dedi.
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun bu sözleri üzerine İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, Kemal Kılıçdaroğlu hakkında da suç duyurusunda bulunacaklarını duyurdu. AK Parti Sözcüsü Ömer Çelik ise "Bu yönetim, 'devleti kuran parti' denilen CHP'yi, devlete saldıran, devleti yıkmaya çalışan bir parti haline getiriyor... Valilere, kaymakamlara, yargı mensuplarına 'militan' diyenler faşistin ta kendisidir. Bu Nazi ağzıyla konuşmayı bırakmaları lazım." sözleriyle Kılıçdaroğlu’nu kınadı.
Militan tartışması ne anlama geliyor?
Cari hükümete karşı olan politik tavır alışını değiştiren CHP her olayda doğrudan hükümeti hedef almamayı tercih ediyor. Cumhurbaşkanı Erdoğan ile birebir yaşadığı tartışmalarda da yıllarca zor duruma düşen Kemal Kılıçdaroğlu artık tabiri caizse ‘etrafından dolaşarak’ muhalefet yapıyor. Bunun muhalefete olumlu katkı sağladı açık.
AK Parti ise tekrar olayı karşılıklı hale getirme çabasında. Orada Kılıçdaroğlu’nun çok şansı olmadığının farkındalar. Ancak bunu zorlama siyasi olaylar üzerinden yapmaları kazanım olmak bir yana daha fazla kayba yol açacaktır. Militan tartışması da bu duruma örnek olarak gösterilebilir. Sanki Türkiye iç siyasetinde militandan daha ağır laflar söylenmemiş gibi tüm medya gücüyle bir kelimeye takılıp kalmak ‘aciz’ bir görüntü ortaya çıkartıyor.
İşin bir diğer boyutu ise memleketin içinde geçtiği zorlu pandemi koşullarında hükümetin tek işinin ‘militan’ kavramı etrafında yaşanan tartışmalar olduğu algısı. AK Parti’nin kendi seçmenine dahi izah edemeyeceği bu durum toplum ile arasındaki mesafeyi açma riskini oluşturuyor. Zira esnaf başta olmak üzere ciddi ekonomik sorunlarla boğuşan orta ve alt gelirli kesimler için ‘militan’ tartışmasının hiçbir şey ifade etmeyeceği ortada!