kervan
Aktif Üye
- Katılım
- 2 Haz 2020
- Mesajlar
- 945
- Tepkime puanı
- 2,388
- Puanları
- 93
- Cinsiyet
Mânevî Rehabilitasyon
Cenâb-ı Hak buyuruyor:
Bismillahirrahmanirrahim
"Müminler ancak Allah'a ve Resûlüne iman eden, ondan sonra asla şüpheye düşmeyen, Allah yolunda mallarıyla ve canlarıyla savaşanlardır. İşte doğrular ancak onlardır." (Hucurât, 15)
Rasûlullah (sav) Efendimiz buyurdular:
“İnsanların en hayırlısı, insanlara en çok faydalı olandır.” (Suyûtî, el-Câmiu’s-Sağir, II, 8)
Meşhur seyyah De la Motraye de şöyle der:
“Osmanlı ülkesinde birisinin evi yanıp bütün âile efrâdının dünyâlık nâmına nesi varsa hepsi kül olup gitse bile, diğer toplumlarda görülen kadın
hıçkırıkları ve çocuk ağlamaları onlarda görülmez. Bütün servetleri böyle yok olmuş kimselerde Allâh’ın takdîrine karşı tam bir tevekkül ve teslîmiyet
görülür. Hayırsever ahâli, ona derhal evin yeniden inşâ edilip döşenmesine kâfî gelecek miktarda, hattâ bâzen lüzûmundan fazla yardımda bulunur.”
Bu sebeple Yaratanʼdan ötürü yaratılana merhamet, şefkat, fedâkârlık ve hizmeti tabiat-ı asliye hâline getirebilen fertlerden oluşan bir toplumda
rûhî buhranlar, maddî sıkıntılar, geçimsizlikler, çatışmalar, yerini huzur ve sükûna terk eder.
Nitekim eskiden vakıflar, halkın maddî sıkıntılarına; tekkeler ve dergâhlar da mânevî problemlerine çâre oluyordu. O müesseseler, bir tür
rehabilitasyon merkezi vazifesi görüyordu. İşi bozulan, evde âilesi ile sıkıntı yaşayan, herhangi bir problemi olan oraya gidiyor, orada mânen tedâvi
görüyordu. Dergâhın sohbetiyle, zikriyle, rûhâniyetiyle huzur bulup dönüyordu. Günümüzde maalesef bu gibi mânevî tesellî imkânları azaldığı için stres artıyor, insanlar saldırganlaşıyor.
Velhâsıl, gönlünü bütün mahlûkâtın huzur bulacağı bir rahmet dergâhı kılabilen, hizmet ve gayret ehli, vakıf insanlara bilhassa zamanımızda çok
daha büyük bir ihtiyaç bulunuyor. İnsanlık, geçmişte olduğu gibi bugün de maddî-mânevî yaralarına lûtuf merhemi olacak kâmil insanları arıyor… (Osman Nûri Topbaş, Genç Dergisi, Mart-2011)
Her Güne Bir Esma-ül Hüsna (Allah’ın En Güzel İsimleri)
el-Vedûd:
Dilediği kulunu çok seven, aşkı ile yanan kullarını seven, salih kullarını sevip onları rahmet ve rızasına ulaştıran ve sevilmeye en çok lâyık olan demektir.
Kısa Günün Kârı
Cenâb-ı Hak, bütün niyet ve amellerimizi kendi rızâsıyla telif eylesin! Elimizden, dilimizden ve gönlümüzden bütün insanlık müstefîd olsun; huzur, saâdet, selâmet ve hidâyet bulsun! Âmîn
Cenâb-ı Hak buyuruyor:
Bismillahirrahmanirrahim
"Müminler ancak Allah'a ve Resûlüne iman eden, ondan sonra asla şüpheye düşmeyen, Allah yolunda mallarıyla ve canlarıyla savaşanlardır. İşte doğrular ancak onlardır." (Hucurât, 15)
Rasûlullah (sav) Efendimiz buyurdular:
“İnsanların en hayırlısı, insanlara en çok faydalı olandır.” (Suyûtî, el-Câmiu’s-Sağir, II, 8)
Meşhur seyyah De la Motraye de şöyle der:
“Osmanlı ülkesinde birisinin evi yanıp bütün âile efrâdının dünyâlık nâmına nesi varsa hepsi kül olup gitse bile, diğer toplumlarda görülen kadın
hıçkırıkları ve çocuk ağlamaları onlarda görülmez. Bütün servetleri böyle yok olmuş kimselerde Allâh’ın takdîrine karşı tam bir tevekkül ve teslîmiyet
görülür. Hayırsever ahâli, ona derhal evin yeniden inşâ edilip döşenmesine kâfî gelecek miktarda, hattâ bâzen lüzûmundan fazla yardımda bulunur.”
Bu sebeple Yaratanʼdan ötürü yaratılana merhamet, şefkat, fedâkârlık ve hizmeti tabiat-ı asliye hâline getirebilen fertlerden oluşan bir toplumda
rûhî buhranlar, maddî sıkıntılar, geçimsizlikler, çatışmalar, yerini huzur ve sükûna terk eder.
Nitekim eskiden vakıflar, halkın maddî sıkıntılarına; tekkeler ve dergâhlar da mânevî problemlerine çâre oluyordu. O müesseseler, bir tür
rehabilitasyon merkezi vazifesi görüyordu. İşi bozulan, evde âilesi ile sıkıntı yaşayan, herhangi bir problemi olan oraya gidiyor, orada mânen tedâvi
görüyordu. Dergâhın sohbetiyle, zikriyle, rûhâniyetiyle huzur bulup dönüyordu. Günümüzde maalesef bu gibi mânevî tesellî imkânları azaldığı için stres artıyor, insanlar saldırganlaşıyor.
Velhâsıl, gönlünü bütün mahlûkâtın huzur bulacağı bir rahmet dergâhı kılabilen, hizmet ve gayret ehli, vakıf insanlara bilhassa zamanımızda çok
daha büyük bir ihtiyaç bulunuyor. İnsanlık, geçmişte olduğu gibi bugün de maddî-mânevî yaralarına lûtuf merhemi olacak kâmil insanları arıyor… (Osman Nûri Topbaş, Genç Dergisi, Mart-2011)
Her Güne Bir Esma-ül Hüsna (Allah’ın En Güzel İsimleri)
el-Vedûd:
Dilediği kulunu çok seven, aşkı ile yanan kullarını seven, salih kullarını sevip onları rahmet ve rızasına ulaştıran ve sevilmeye en çok lâyık olan demektir.
Kısa Günün Kârı
Cenâb-ı Hak, bütün niyet ve amellerimizi kendi rızâsıyla telif eylesin! Elimizden, dilimizden ve gönlümüzden bütün insanlık müstefîd olsun; huzur, saâdet, selâmet ve hidâyet bulsun! Âmîn