- Katılım
- 3 Mar 2021
- Mesajlar
- 7,992
- Tepkime puanı
- 25,718
- Puanları
- 113
- Konum
- Siirt
- Burç
- Akrep
- Memleket
- Siirt
- Cinsiyet
- Takım
Orta Çağ'ın en güçlü kara ve deniz kalelerinin, Fatih Sultan Mehmet'in kuşatma teknikleri, ateşli silahları ve düzenli askeri gücü karşısında yenildiği İstanbul'un fethinin 568. yıl dönümü kutlanıyor.
Dünyanın en büyük, önemli ve güzel şehirlerinden biri olan İstanbul, tarih boyunca coğrafi konumu ve doğal güzellikleri dolayısıyla 1453'teki fethinden önce de 28 kez kuşatıldı.Ekli dosyayı görüntüle 9217
Napolyon'un "Dünya tek devlet olsa başkenti İstanbul olurdu." dediği, Nedim'in "Bu şehr-i Stanbul ki bi-misl ü bahadır. Bir sengine yek-pare Acem mülkü fedadır." diyerek eşsizliğine vurgu yaptığı İstanbul, en kadim medeniyetlerin varlıklarını taçlandırdıkları yer oldu.
Ekli dosyayı görüntüle 9218
Gün gün İstanbul'un fethi
Araştırmacı-yazar Ali Erkmen'in kaleme aldığı ''1453 Konstantinopolİstanbul'' adlı kitap da tarihin en büyük ve en görkemli kuşatmalarından birisi olan İstanbul'un fethini gün gün gözler önüne seriyor.
Kitaptan derlenen bilgiye göre, babasının ölüm haberini sancak beyi görevini yürüttüğü Manisa'da öğrenen Şehzade Mehmet, 15 gün sonra Edirne'ye geldi ve henüz 19 yaşına basmadan 18 Şubat 1451'de Osmanlı Devleti'nin padişahı sıfatıyla ikinci kez tahta çıktı.
O dönemde Anadolu'da, Osmanlı Devleti'ne ait olmayan en önemli yer Anadolu ve Rumeli'nin kalbi, Konstantinopolis'ti. Sultan 2. Mehmet tahta çıkar çıkmaz Konstantinopolis'i fethetme düşüncesini kafasında canlandırmaya başladı.
Padişah, bu amaçla Karadeniz yoluna hakim olabilmek için Anadolu Hisarı'nın tam karşısına Rumeli Hisarı'nı yaptırdı. Rumeli Hisarı'nın temellerini, Utarid Mabedi'nin bulunduğu yere koyduran Sultan 2. Mehmet, hisar duvarlarının ''Muhammed'' kelimesini bir araya getiren, Arap harfleri şeklinde olmasını, her ''M'' harfi yerine bir kule yapılmasını buyurdu. 1452 yılının Ağustos sonlarına doğru, Rumeli Hisarı bitirildi.
Savaş kararı
Sultan 2. Mehmet, 1452 yılı Haziran ayında Epivatos (Selimpaşa) köyünde Osmanlı askerleri ile Bizanslı çobanlar arasında çıkan kavga sonunda, Bizans'a savaş ilan etti. Bizans İmparatoru da şehrin kapılarının örülmesini emrederek, savaşa karşı ilk icraatını başlattı. Bu olay, Bizans İmparatorluğu'nun düşüşüne sebep olacak savaşın bahanesi sayıldı.
2. Mehmet, 1 Eylül 1452'de Konstantinopolis surlarının önünden hareket ederek, savaşa hazırlanmak üzere Edirne'ye doğru yola çıktı. Konstantinopolis'i fethetmek için karadan ve denizden kuşatmanın hesaplarını yapan Sultan 2. Mehmet, bir yandan da surlara büyük zararlar verebilecek güçlü topların üretilebilmesi için araştırmalar yaptı. Karadan ve denizden yapılacak kuşatmada gereken donanmanın hazırlanmasına hız verildi.
Hocalardan askerlere moral desteği
Bu süreçte Sultan 2. Mehmet'in hocaları Akşemseddin, Molla Gürani, Molla Fenari, Kara Şemseddin, Molla Hüsrev, Emir Buhari, Cebe Ali, Ensar Dede ve diğer din adamlarının verdikleri manevi destek, Osmanlı askerlerinin cesaretlenmelerini sağladı.
Konstantinopolis'i fethetmek için karadan ve denizden tam kuşatmak gerektiğini ve surları harap edecek topçu kuvveti olmazsa bir netice almanın çok güç olacağının farkında olan Sultan 2. Mehmet, hazırlıklarını da bu doğrultuda yürüttü.
Osmanlı'ya hizmet teklifinde bulunan Urban isimli Macar top döküm ustasının yaptığı ilk top Boğaz'a yerleştirildi ve bu top sayesinde İstanbul Boğazı'nı izinsiz geçmek isteyen Venedikli Antonio Rizzo'nun idaresindeki gemi batırıldı. Bu topun başarısı surları yıkabilmek için daha çok ve büyük topların yapımına ihtiyaç olduğunu gösterdi ve Edirne'de büyük top dökümü işi başlatıldı.
Edirne'de yeni dökülen büyük top, 62,8 santimetre çapındaydı. Her biri 600 kilogram ağırlığında taş gülleler atabilecekti.
En önemli meselelerden biri de 100 bin kişilik Osmanlı ordusunun yiyecek ihtiyacının karşılanmasıydı. Ordunun yanı sıra askerleri ve ordunun ağırlıklarını taşıyan hayvanların beslenmelerinin temini de gerekliydi. Tüm hazırlıklar için çalışmalar başladı.
Hazırlıklar, 1453 yılının Şubat ayında tamamlandı
Fetih için yapılan büyük hazırlıklar 1453 yılının Şubat ayında tamamlandı. Şubat ayının birinde 3 büyük top, dökümhanenin önünde sıralandı. Topları çekecek arabalara öküzler bağlandı, hareket zamanı beklendi. Her büyük top için 50 öküz bağlandı, topların kontrolden çıkmaması için her topun sağına ve soluna 50'şer asker konuldu.
Önden giderek kazma ve kürekle yol düzeltecek 200 kişi ve 50 marangoz malzemeleriyle hazır bekledi. Yedek öküzler, hayvanların ve askerlerin yiyecek, içecek ve diğer ağırlıklarını taşıyan katırlar, develer uzun bir kuyruk oluşturdu. 400 kişilik topçu birliği, başlarında topçubaşı, dökümcübaşı, ocak kethüdası, ocak çavuşu, çorbacı, döküm ustaları yola çıkmak için sultanın gelmesini bekledi.
Sabah namazını kıldıktan sonra dökümhaneye gelen Sultan 2. Mehmet'in emriyle Bizans İmparatorluğu'nun yok olmasını sağlayacak toplar, Konstantinopolis'e doğru yola koyuldu.
Toplar, Edirne'den İstanbul'a 64 günde getirildi
Trakya'nın kar ve çamuru, topçubaşıya ömrünün en zor anlarını yaşattı. Büyük toplar, 64 günlük zorlu bir yürüyüşten sonra Konstantinopolis önlerine geldi. Rumeli ordusunun büyük bir kısmı, büyük topların hareketinden yaklaşık 2 ay sonra Edirne'den hareket etti ve 10 gün sonra Konstantinopolis'e vardı.
Sultan 2. Mehmet de 1. Constantine'nin 1058 yıllık şehrini fethetmek amacıyla 23 Martta Edirne'den yola çıktı. 5 Nisan günü Konstantinopolis önlerine gelen Sultan 2. Mehmet ve Osmanlı ordusunun büyük bir kısmı, surların 3 kilometre uzağında konakladı. Konstantinopolis kuşatması böylece başlamış oldu.
Sultan 2. Mehmet, kuşatma hazırlıklarını bitirdikten sonra imparatora Mahmud Paşa'yı elçi olarak yollamaya karar verdi. 2. Mehmet, boş yere kan dökülmemesini, şehri teslim etmeleri halinde halkın mallarıyla şehirden ayrılmasına, kendisinin de Mora'ya gitmesine izin verileceğini bildirdi. İmparator Constantine 11. Palaeologus, şehrin surlarının kuvvetine, Batı'dan yardımın geleceğine, hazırlıklarının savunma için yeterli olduğuna güvenerek Sultan 2. Mehmet'in bu teklifini kabul etmedi.
Bu adımdan sonra Konstantinopolis'i savaşarak almaktan başka çare olmadığına inanan Sultan 2. Mehmet, 6 Nisan Cuma günü kuşatmayı başlattı.