- Katılım
- 1 May 2020
- Mesajlar
- 15,736
- Çözümler
- 1
- Tepkime puanı
- 42,752
- Puanları
- 113
Kayıp Dişleri Yeniden Oluşturabilen Bir Gen Keşfedildi
Japonya’dan bilim insanları, diş agenezisi olan farelerde diş oluşumunu stimüle eden bir antibadi geni buldu. Gen-1 ya da USAG-1 adı verilen gen, doğuştan diş eksikliği çeken insanlar için umut ışığı olabilir. Araştırma Science Advances dergisinde yayınlandı.
Yetişkin bir insan normalde 32 dişe sahip olurken, dünya nüfusunun %1 veya daha azı doğuştan gelen bazı diş eksiklikleri çekiyor. İşte bilim insanları doğuştan fazla diş vakalarını araştırarak, yetişkinlerde diş rejenerasyonuna dair ipuçlarını takip etti.
Araştırmanın başyazarların biri olan,Kyoto Üniversitesi Tıp Fakültesi’nden Katsu Takahashi’ye göre diş gelişiminden sorumlu temel moleküller saptandı. “Dişlerin tek morfogenezi, BMP (kemik morfogenetik proteini) ve Wnt sinyalizasyonu dahil birkaç molekülün etkileşimine bağlıdır,” diyor Takahashi.
Aslen, BMP ve Wnt diş gelişiminde daha fazla rol oynar. BMP ve Wnt daha insan üzüm kadarken, organların ve dokuların büyümesini düzenler. Bu nedenle hamilelik esnasında ilaçlar bu aktiviteyi bozucu etkilerinden kaçınılır. Çünkü yan etkiler tüm vücudu etkileyebilir.
Sadece USAG-1 Baskılanması Diş Çıkmasını Sağlayabiliyor
Bu faktörler dikkate alınarak, BMP ve Wnt sinyalizasyonunu tehlikeye düşürmeyecek bir gen belirlendi, USAG-1. “USAG-1’in baskılamanın diş büyümesi üzerindeki faydalarından haberdardık. Fakat bu genin yeterli olduğunu bilmiyorduk,” diyor Takahashi.
Bu nedenle, bilim insanları USAG-1 için birkaç etkisini monoklonal antikorun araştırdı. Monoklonal antikorlar genel olarak; kanser,artirit tedavisi veya aşı geliştirme için kullanılıyor.
USAG-1 hem BMP ve hem de Wnt ile etkileşime giriyor. Sonuç olarak, birkaç antikor farelerde düşük doğum ve hayatta kalma oranına yol açıyor. İşte bu hem BMP, hem de Wnt’nin tüm vücut büyümesindeki önemini gösteriyor. Yeni umut vadeden antikor USAG-1 , BMP’nin etkileşimi bozulabiliyor.
Bu antikorla yapılan deneylerde, BMP sinyalleşmesinin farelerin diş sayısını belirlemede esas olduğu açığa çıktı. Ayrıca bu antikorun bir kerelik aktarımı tüm bir dişi oluşturmak için yeterli. Sonrasında yapılan deneyler gelinciklerde de aynı yararların görüldüğünü gösterdi.
“Gelincikler difyodont hayvanlardır ve insanlarla benzer diş desenlerine sahiptir. Sonraki planımız antikoru domuzlar ve köpekler üzerinde testler yapmaktır,” diye açıklıyor Takahashi. Bu araştırma ilk kez monoklonal antikorların, diş rejenerasyonu üzerindeki faydalarını ortaya koyabilir. Kaynak:
...Copyright (C) Gerçek Bilim kaynağını göstermeden paylaşmak ve yayınlamak yasaktır,
.
Japonya’dan bilim insanları, diş agenezisi olan farelerde diş oluşumunu stimüle eden bir antibadi geni buldu. Gen-1 ya da USAG-1 adı verilen gen, doğuştan diş eksikliği çeken insanlar için umut ışığı olabilir. Araştırma Science Advances dergisinde yayınlandı.
Yetişkin bir insan normalde 32 dişe sahip olurken, dünya nüfusunun %1 veya daha azı doğuştan gelen bazı diş eksiklikleri çekiyor. İşte bilim insanları doğuştan fazla diş vakalarını araştırarak, yetişkinlerde diş rejenerasyonuna dair ipuçlarını takip etti.
Araştırmanın başyazarların biri olan,Kyoto Üniversitesi Tıp Fakültesi’nden Katsu Takahashi’ye göre diş gelişiminden sorumlu temel moleküller saptandı. “Dişlerin tek morfogenezi, BMP (kemik morfogenetik proteini) ve Wnt sinyalizasyonu dahil birkaç molekülün etkileşimine bağlıdır,” diyor Takahashi.
Aslen, BMP ve Wnt diş gelişiminde daha fazla rol oynar. BMP ve Wnt daha insan üzüm kadarken, organların ve dokuların büyümesini düzenler. Bu nedenle hamilelik esnasında ilaçlar bu aktiviteyi bozucu etkilerinden kaçınılır. Çünkü yan etkiler tüm vücudu etkileyebilir.
Sadece USAG-1 Baskılanması Diş Çıkmasını Sağlayabiliyor
Bu faktörler dikkate alınarak, BMP ve Wnt sinyalizasyonunu tehlikeye düşürmeyecek bir gen belirlendi, USAG-1. “USAG-1’in baskılamanın diş büyümesi üzerindeki faydalarından haberdardık. Fakat bu genin yeterli olduğunu bilmiyorduk,” diyor Takahashi.
Bu nedenle, bilim insanları USAG-1 için birkaç etkisini monoklonal antikorun araştırdı. Monoklonal antikorlar genel olarak; kanser,artirit tedavisi veya aşı geliştirme için kullanılıyor.
USAG-1 hem BMP ve hem de Wnt ile etkileşime giriyor. Sonuç olarak, birkaç antikor farelerde düşük doğum ve hayatta kalma oranına yol açıyor. İşte bu hem BMP, hem de Wnt’nin tüm vücut büyümesindeki önemini gösteriyor. Yeni umut vadeden antikor USAG-1 , BMP’nin etkileşimi bozulabiliyor.
Bu antikorla yapılan deneylerde, BMP sinyalleşmesinin farelerin diş sayısını belirlemede esas olduğu açığa çıktı. Ayrıca bu antikorun bir kerelik aktarımı tüm bir dişi oluşturmak için yeterli. Sonrasında yapılan deneyler gelinciklerde de aynı yararların görüldüğünü gösterdi.
“Gelincikler difyodont hayvanlardır ve insanlarla benzer diş desenlerine sahiptir. Sonraki planımız antikoru domuzlar ve köpekler üzerinde testler yapmaktır,” diye açıklıyor Takahashi. Bu araştırma ilk kez monoklonal antikorların, diş rejenerasyonu üzerindeki faydalarını ortaya koyabilir. Kaynak:
...Copyright (C) Gerçek Bilim kaynağını göstermeden paylaşmak ve yayınlamak yasaktır,
Ziyaretçiler için gizlenmiş link, görmek için
Giriş yap veya üye ol.