Foruma hoşgeldin 👋, Ziyaretçi

Forum içeriğine ve tüm hizmetlerimize erişim sağlamak için foruma kayıt olmalı ya da giriş yapmalısınız. Foruma üye olmak tamamen ücretsizdir.

Haftanın konusu Kader.

Katılım
3 May 2020
Mesajlar
15,938
Çözümler
12
Tepkime puanı
42,647
Puanları
113
Konum
FK
Web sitesi
forumkalemi.com
Burç
Akrep
İsim
Murat
Cinsiyet
Takım
lIr3ry
Kur’ana baktığımızda Kader; ölçü (Talak/3), zaman ve zeminini tayin ve tespit etme (Mürselat/23), kararlaştırmak, takdir etmek, sınır koymak, ölüm (Vakıa/60), kıymet biçmek, hüküm vermek (Kadir/1)… gibi anlamlarda kullanılmıştır.

Kadere iman da; Allah'ın tüm mahlukat için ölçü, düzen, hedef ve gaye belirlediğine, hiçbir şeyi gayesiz, ölçüsüz, tartısız, gelişigüzel yaratmadığına iman etmektir.

Kader; Ölçü, nizam, değer vermek…

Bu bağlamda hafta boyu kader konusunu konuşacağız. İslam tarihinin Emeviler döneminde bakış açısı değiştirilerek müslümanlar arasında kan dökülmeye kadar götüren ve günümüze kadar gelen neredeyse en tartışmalı konusu olmuştur.


Hakaret ve tekfire kalkışanlar forumdan uzaklaştırılır bilginiz olsun.
 
Müşrikler ne diyordu ; "Eğer Allah dilemeseydi, biz ondan başka şeylere tapmazdık!" Nahl- 35.

Bakınız müşriklerin yanlış kader telakisine! Böyle diyerek Müşrikler, Allah'ı ve kaderini suçluyorlar. Günümüzde de bazı insanlar "eğer Allah dilemese biz bu halde olmazdık! Allah dilemeseydi bu kötülüğü işlemezdik demeleri müşriklerin kader anlayışına benzemiyor mu sizce?

Düşünsenize Japonyada bizimkinden çok daha şiddetli deprem olurken ölen sayısı neredeyse yok gibi. Ama bizler tedbir almak yerine suçu kadere, Allaha atar işin içinden çıkarız. İyi olanı kendimizden kötü olanı Allahtan biliriz.

Kaderi önce netleştirelim ve bunu somut örnekleme ile yapalım.
İyiyi ya da kötüyü, hakkı ya da batılı, aydınlığı ya da karanlığı, her halükarda seçmeyi insanın kaderi yapan Allahtır. Yani Kader aslında Allahın insana seçme hakkı vermesidir. Çünkü insanı seçtiğinden sorumlu tutuyor. Çünkü insana hür iradesini vermiş, onu serbest bırakmıştır! Zorla bir seçim yaptırmıyor. Aksine insanın kendi seçimini, kendisinin yapmasını dilemiş ve insanı seçiminin sonucundan da sorumlu tutmuştur. ‘’Her insanın sorumluluğunu boynuna yükledik. Kıyamet gününde insana, açılmış vaziyette önüne konulacak bir kitap çıkaracağız’’ (isra 13) Rabbimiz ayetiyle her insanın sorumluluğunu kendi çabasına bağlı kıldığını buyurmaktadır. Kaderimizi tercihlerimizle biz belirliyoruz.

Yani içinde bulunduğumuz durum, yaşadıklarımız kader değil. Kaderin böyle bir yanımı sadece emeviler döneminde var. Birde müşriklerde. Yezid Hz Hüseyini öldğrdüğünde ne diyordu hatırlayın. Onu biz değil Allah öldürdü...
 
Şayet Rabbimiz irade sahibi olarak bizi yaratmasaydı kader olmazdı.
Zira kader; zîhayatların iradesine sunulmuş taraf seçmedir.
Aksi takdirde şuursuz hayvanlardan farkımız olmazdı.
 
Müşrikler ne diyordu ; "Eğer Allah dilemeseydi, biz ondan başka şeylere tapmazdık!" Nahl- 35.

Bakınız müşriklerin yanlış kader telakisine! Böyle diyerek Müşrikler, Allah'ı ve kaderini suçluyorlar. Günümüzde de bazı insanlar "eğer Allah dilemese biz bu halde olmazdık! Allah dilemeseydi bu kötülüğü işlemezdik demeleri müşriklerin kader anlayışına benzemiyor mu sizce?

Düşünsenize Japonyada bizimkinden çok daha şiddetli deprem olurken ölen sayısı neredeyse yok gibi. Ama bizler tedbir almak yerine suçu kadere, Allaha atar işin içinden çıkarız. İyi olanı kendimizden kötü olanı Allahtan biliriz.

Kaderi önce netleştirelim ve bunu somut örnekleme ile yapalım.
İyiyi ya da kötüyü, hakkı ya da batılı, aydınlığı ya da karanlığı, her halükarda seçmeyi insanın kaderi yapan Allahtır. Yani Kader aslında Allahın insana seçme hakkı vermesidir. Çünkü insanı seçtiğinden sorumlu tutuyor. Çünkü insana hür iradesini vermiş, onu serbest bırakmıştır! Zorla bir seçim yaptırmıyor. Aksine insanın kendi seçimini, kendisinin yapmasını dilemiş ve insanı seçiminin sonucundan da sorumlu tutmuştur. ‘’Her insanın sorumluluğunu boynuna yükledik. Kıyamet gününde insana, açılmış vaziyette önüne konulacak bir kitap çıkaracağız’’ (isra 13) Rabbimiz ayetiyle her insanın sorumluluğunu kendi çabasına bağlı kıldığını buyurmaktadır. Kaderimizi tercihlerimizle biz belirliyoruz.

Yani içinde bulunduğumuz durum, yaşadıklarımız kader değil. Kaderin böyle bir yanımı sadece emeviler döneminde var. Birde müşriklerde. Yezid Hz Hüseyini öldğrdüğünde ne diyordu hatırlayın. Onu biz değil Allah öldürdü...
Abi bu konu bağlamında düşünürsek Kur'an'da geçen Hz. Musa ve Hızır kıssası bize ne anlatıyor?
 
@Hejir, Hz Musa ve Alim kul kıssasında bir çok bağlam var tam olarak hangisini soruyorsun? Yani burada kelami tartışmaların odağında oturtulan bir kaderden bahsetmez kıssa.

Benim hem bu kıssa hemde Hz Süleyman kasası ve benzerlerinde bakış açım ve çıkardığım şu ;
Alim Kul ve Musa kıssasının verdiği örnek olayların benzerleri, yeryüzü üzerinde kıyamete kadar çeşitli vasıta ve şekillerle sürecektir. Kur’an muhatapları, yaşam süreleri içerisinde her an, her coğrafyada, türlü şekillerde gerçekleşen/gerçekleşecek -doğum, ölüm, kaza, musibet, hastalık, felaket, kazanma, kaybetme vb- tüm olayları, “Âlim Kul”, yada sizlerin deyimi ile “Hızır” aramadan, sebep ve sonuçlarını Allah’a teksif ederek sabır ve itaatle, kulluklarında eksiltme yapmadan Âlim Kul ve Musa kıssasının pratiği olarak yaşamalıyız . Yani, somut bir “Musa” aramamalı, her bir Müslüman “Musa” olmalıdır.

Kısaada okadar çok bağlam var ki, net soru sorarsan net cevap vereyim yoksa kısaanın içindeki her bir olayı kader bağlamında ele alırsam sayfalar ve günler sürer buna zamanım yok :)
 
Bilen Allah’tır, yapan kuldur.
Dünyaya gelen her insan bir kader programına tabidir. İnsanın ne yapacağını, başına ne geleceğini Yüce Allah ezeli ilminde biliyor. Ancak Allah’ın bilmiş olması, insanın o işi yapmasını zorlamaz. Çünkü Allah, insanın önüne sonsuz seçenekler koymuştur.

İnsan kendi iradesini kullanarak, hangi yolu tercih ederse, Allah onu yaratır. Dolayısıyla sorumlu olan insanın kendisidir.
Bu anlamda yola çıkarsak insanın bilmediği karar vermediği ,iradesi dışında olan benim kaderim dediği şeyler yokmudur ?

Örneğin ben Neden Türkiye'de dünyaya geldim ,Annem yada Babam ben seçmedim? Neden Sarışınım ?
 
Bu başlıkta incelenmesi, bilinmesi ve dikkat edilmesi gereken hususlara baktığımızda sıralama olarak;

- Külli kader ( İlahi )
- Cüzi kader ( İnsan iradesine bırakılan )
- Kaza

Bu 3 başlığın var oluş sebeplerine hakim olunduğunda net anlamda kader konusuna giriş yapılmış olacaktır.

Detayları hakkında gerekli donanıma sahip olmadan fikir beyan ederken dikkat etmekte fayda var zirâ mazallah kaş yapayım derken göz çıkartmakta var 😇
 
‘’Her insanın sorumluluğunu boynuna yükledik. Kıyamet gününde insana, açılmış vaziyette önüne konulacak bir kitap çıkaracağız’’ (isra 13)

Rabbimiz ayetiyle her insanın sorumluluğunu kendi çabasına bağlı kıldığını buyurmaktadır. Kaderimizi tercihlerimizle biz belirliyoruz. Yanlışa düşmeme ve hayırlı sonuçlar edinme adına Allah’a dua etmeli ve tevekkül etmeliyiz.


İyiyi ya da kötüyü, hakkı ya da batılı, aydınlığı ya da karanlığı, her halükarda seçmeyi insanın kaderi yapan Allah, insanı seçtiğinden sorumlu tutuyor. Çünkü insana hür iradesini vermiş, onu serbest bırakmıştır! Zorla bir seçim yaptırmıyor. Aksine insanın kendi seçimini, kendisinin yapmasını dilemiş ve insanı seçiminin sonucundan da sorumlu tutmuştur.

Bu yüzden kaderim daha önce yazıldı ben yazılanı oynuyorum gibi sapkın ve gayri islami olan kader anlayışından uzak durup emeğin karşılığı olan ahiret mükafatını hak etmeye çalışmak gerek.

Bir şeyi bilmek olacağı anlamı taşımaz. Yani biz ister beğenelim ister beğenmeyelim, bu hayatta kat etmek zorunda olduğumuz yolun güzergahı bizden önce, bize sorulmadan belirlenmiş durumdadır. Evren ve tüm yaşam formları yaratılmış ve bu formun içinde bizde yerimizi öyle böyle almış bulunuyoruz. Bu belirlenmişlik içinde bize tanınan özgürlük imkanı yol güzergahındaki işaret levhalarını ve trafik kurallarını dikkate alarak araç kullanmaktır. Lakin yola çıktığınız an itibariyle kaza bela riski yine de hep vardır. Siz yolda ne kadar dikkatli olursanız olun, kurallara ne kadar uyarsanız uyun, kimi zaman başka birinin dikkatsizliği veya kurallara riayetsizliği ne yazık ki “geliyorum” demeden gelen bir kazaya sizi maruz bırakır. Yani zamanım belirlenmiş söyleminiz çoğu zaman boşa düşebilir ona göre yaşayın. Yaşam bilinmeyenli denklem gibidir. Çünkü kader yazılımında nasıl inanırsanız inanın bu da vardır. Sonuçta yaşadığınız şey sizin kaderiniz ve/veya kazanızdır. İster kader önceden çizildi ben oyuncuyum deyin ister kader yoktur deyin bu olasılık her ikisinde var olan bir gerçektir.
Gerçi kader kelimesinin semantiğinde matematiksel hesap manası da vardır; ama bilindik anlamıyla kaderde matematik hesaplamaya yer yoktur. Zira hayat sahnesinde yaşadığımız kaderde iki kere ikinin herkes için dört ettiğine dair bir gerçeklik yoktur.
 
‘’Her insanın sorumluluğunu boynuna yükledik. Kıyamet gününde insana, açılmış vaziyette önüne konulacak bir kitap çıkaracağız’’ (isra 13)

Rabbimiz ayetiyle her insanın sorumluluğunu kendi çabasına bağlı kıldığını buyurmaktadır. Kaderimizi tercihlerimizle biz belirliyoruz. Yanlışa düşmeme ve hayırlı sonuçlar edinme adına Allah’a dua etmeli ve tevekkül etmeliyiz.


İyiyi ya da kötüyü, hakkı ya da batılı, aydınlığı ya da karanlığı, her halükarda seçmeyi insanın kaderi yapan Allah, insanı seçtiğinden sorumlu tutuyor. Çünkü insana hür iradesini vermiş, onu serbest bırakmıştır! Zorla bir seçim yaptırmıyor. Aksine insanın kendi seçimini, kendisinin yapmasını dilemiş ve insanı seçiminin sonucundan da sorumlu tutmuştur.

Bu yüzden kaderim daha önce yazıldı ben yazılanı oynuyorum gibi sapkın ve gayri islami olan kader anlayışından uzak durup emeğin karşılığı olan ahiret mükafatını hak etmeye çalışmak gerek.

Bir şeyi bilmek olacağı anlamı taşımaz. Yani biz ister beğenelim ister beğenmeyelim, bu hayatta kat etmek zorunda olduğumuz yolun güzergahı bizden önce, bize sorulmadan belirlenmiş durumdadır. Evren ve tüm yaşam formları yaratılmış ve bu formun içinde bizde yerimizi öyle böyle almış bulunuyoruz. Bu belirlenmişlik içinde bize tanınan özgürlük imkanı yol güzergahındaki işaret levhalarını ve trafik kurallarını dikkate alarak araç kullanmaktır. Lakin yola çıktığınız an itibariyle kaza bela riski yine de hep vardır. Siz yolda ne kadar dikkatli olursanız olun, kurallara ne kadar uyarsanız uyun, kimi zaman başka birinin dikkatsizliği veya kurallara riayetsizliği ne yazık ki “geliyorum” demeden gelen bir kazaya sizi maruz bırakır. Yani zamanım belirlenmiş söyleminiz çoğu zaman boşa düşebilir ona göre yaşayın. Yaşam bilinmeyenli denklem gibidir. Çünkü kader yazılımında nasıl inanırsanız inanın bu da vardır. Sonuçta yaşadığınız şey sizin kaderiniz ve/veya kazanızdır. İster kader önceden çizildi ben oyuncuyum deyin ister kader yoktur deyin bu olasılık her ikisinde var olan bir gerçektir.
Gerçi kader kelimesinin semantiğinde matematiksel hesap manası da vardır; ama bilindik anlamıyla kaderde matematik hesaplamaya yer yoktur. Zira hayat sahnesinde yaşadığımız kaderde iki kere ikinin herkes için dört ettiğine dair bir gerçeklik yoktur.
Kader bahsinde Allah'ın olacakları bilmesi hakkında ne düşünüyorsunuz? Onun 'bilmesinin' mahiyeti nedir? Acaba gerçekleşmesi muhtemel bütün senaryoları, yaptığımız yapmadığımız tercihleri biliyor mu? İki yoldan birini seçme durumunda kulun seçiminin ne olacağını bilir mi?
 
@Hejir, Forum bu düşüncemi kaldırabilecek düzeyde değil...

Ama bu konuda çok net bir ayet var ayeti yazarak düşüncemi kendime saklamak istiyorum.

"Hanginizin daha güzel iş ortaya koyacağını denemek için, ölümü ve hayatı yaratan O'dur. O azîzdir, gafurdur"
 
@Hejir, Forum bu düşüncemi kaldırabilecek düzeyde değil...

Ama bu konuda çok net bir ayet var ayeti yazarak düşüncemi kendime saklamak istiyorum.

"Hanginizin daha güzel iş ortaya koyacağını denemek için, ölümü ve hayatı yaratan O'dur. O azîzdir, gafurdur"
Kurcalamaya devam. Ama yakandan da düşmem haberin olsun!
 
@Hejir, Düşme düşme :)
Cümlelerim ve düşüncem çok nettir bunu biliyorsun.ama zamanı gelmemiş her doğruyu her yerde dile getirmek kardan çok zarar verir.
Birgün Forumda Allah tasavvuru un doğru anlaşıldığına inanırsam bu ve benzeri konularda en ince ayrıntısına kadar konuşabilirim. Ama şuan değil.
 

Tema özelleştirme sistemi

Bu menüden forum temasının bazı alanlarını kendinize özel olarak düzenleye bilirsiniz

  • Geniş / Dar görünüm

    Temanızı geniş yada dar olarak kullanmak için kullanabileceğiniz bir yapıyı kontrolünü sağlayabilirsiniz.

    Izgara görünümlü forum listesi

    Forum listesindeki düzeni ızgara yada sıradan listeleme tarzındaki yapının kontrolünü sağlayabilirsiniz.

    Resimli ızgara modu

    Izgara forum listesinde resimleri açıp/kapatabileceğiniz yapının kontrolünü sağlayabilirsiniz.

    Kenar çubuğunu kapat

    Kenar çubuğunu kapatarak forumdaki kalabalık görünümde kurtulabilirsiniz.

    Sabit kenar çubuğu

    Kenar çubuğunu sabitleyerek daha kullanışlı ve erişiminizi kolaylaştırabilirsiniz.

    Köşe kıvrımlarını kapat

    Blokların köşelerinde bulunan kıvrımları kapatıp/açarak zevkinize göre kullanabilirsiniz.

  • Zevkini yansıtan renk kombinasyonunu seç
    Arkaplan resimleri
    Renk geçişli arkaplanlar
Geri