- Katılım
- 2 Haz 2020
- Mesajlar
- 886
- Tepkime puanı
- 2,336
- Puanları
- 93
- Cinsiyet
İslam’da Fâiz Yasağı
Cenâb-ı Hak buyuruyor:
Bismillahirrahmanirrahim
“Ey iman edenler! Allah’tan korkun. Eğer gerçekten inanıyorsanız mevcut faiz alacaklarınızı terk edin. Şayet (faiz hakkında söylenenleri) yapmazsanız, Allah ve
Resûlü tarafından (faizcilere karşı) açılan savaştan haberiniz olsun. Eğer tevbe edip vazgeçerseniz, sermayeniz sizindir; ne haksızlık etmiş ne de haksızlığa uğramış olursunuz.” (Bakara, 278-279)
Rasûlullah (sav) efendimiz buyurdular:
“Allah’ın emriyle fâizcilik yasaktır. Câhiliyeden kalma bu çirkin âdetin her türlüsü ayağımın altındadır…” (Müslim, Hac, 147; Ebû Dâvûd, Menâsik, 56
"Rasûlullah (sav) fâiz yiyene, yedirene, kâtibine ve şâhitlerine lânet etti ve:
"Onlar müsâvidirler..." buyurdu." (Müslim, Müsâkât, 106)
Ebû Hanîfe'nin hâli ne güzeldir. O büyük imâm, fâize benzer bir durum olmasın diye alacaklısının ağacının gölgesinden dahî istifâde etmemiştir.
Fâiz yasağının elbette birçok sebep ve hikmetleri vardır. Bunların başında işsizliği artırması, sun'î fiyat artışına yol açması, yardımlaşma, dayanışma, sevgi,
merhamet ve şefkat gibi insânî ve ahlâkî vasıfları zayıflatması, bencilliği körükleyip para ve nüfuz kazanma hırsını kamçılaması gibi hususlar gelir.
Bu sebepler muvacehesinde faizi yasaklayan İslâm, buna mukâbil karz-ı hasen denilen imkân nisbetinde Allâh için borç vermeyi teşvik etmiş ve darda olan bir kimseye verilen borcu sadakadan daha efdal saymıştır.
Bütün bu ahvâle rağmen namuslu iş yapan, doğru, dürüst ve güvenilir esnaf ve tüccar, sayı bakımından her zaman azınlıkta kalmaktadır. Belki de bunun için
Hazret-i Peygamber (sav), dürüst tâcirlere büyük mükâfat bildirir. Hadîs-i şerîfte buyurulur:
"Doğru tâcir, kıyâmet günü Arş'ın gölgesindedir."
"Doğru sözlü, dürüst ve güvenilir tâcir, nebîler, sıddîklar ve şehitlerle beraberdir." (Tirmizî, Büyû, 4)
Her Güne Bir Esma-ül Hüsna (Allah’ın En Güzel İsimleri)
el-Berr: Bütün iyilik ve güzelliklerin sahibi, kullarına karşı bağışı ve ihsanı çok olan, iyiliğin, vefanın, güzelliğin ve ihsanın tek kaynağı demektir.
Kısa Günün Kârı
Fâiz, risk ve gayret dâhil olmadığı için sermayenin kullanılışındaki bir istismâr tezâhürüdür. Sadece zenginin daha çok güçlenmesine, muhtâcın da daha çok ezilmesine vesîle olur.
Cenâb-ı Hak buyuruyor:
Bismillahirrahmanirrahim
“Ey iman edenler! Allah’tan korkun. Eğer gerçekten inanıyorsanız mevcut faiz alacaklarınızı terk edin. Şayet (faiz hakkında söylenenleri) yapmazsanız, Allah ve
Resûlü tarafından (faizcilere karşı) açılan savaştan haberiniz olsun. Eğer tevbe edip vazgeçerseniz, sermayeniz sizindir; ne haksızlık etmiş ne de haksızlığa uğramış olursunuz.” (Bakara, 278-279)
Rasûlullah (sav) efendimiz buyurdular:
“Allah’ın emriyle fâizcilik yasaktır. Câhiliyeden kalma bu çirkin âdetin her türlüsü ayağımın altındadır…” (Müslim, Hac, 147; Ebû Dâvûd, Menâsik, 56
"Rasûlullah (sav) fâiz yiyene, yedirene, kâtibine ve şâhitlerine lânet etti ve:
"Onlar müsâvidirler..." buyurdu." (Müslim, Müsâkât, 106)
Ebû Hanîfe'nin hâli ne güzeldir. O büyük imâm, fâize benzer bir durum olmasın diye alacaklısının ağacının gölgesinden dahî istifâde etmemiştir.
Fâiz yasağının elbette birçok sebep ve hikmetleri vardır. Bunların başında işsizliği artırması, sun'î fiyat artışına yol açması, yardımlaşma, dayanışma, sevgi,
merhamet ve şefkat gibi insânî ve ahlâkî vasıfları zayıflatması, bencilliği körükleyip para ve nüfuz kazanma hırsını kamçılaması gibi hususlar gelir.
Bu sebepler muvacehesinde faizi yasaklayan İslâm, buna mukâbil karz-ı hasen denilen imkân nisbetinde Allâh için borç vermeyi teşvik etmiş ve darda olan bir kimseye verilen borcu sadakadan daha efdal saymıştır.
Bütün bu ahvâle rağmen namuslu iş yapan, doğru, dürüst ve güvenilir esnaf ve tüccar, sayı bakımından her zaman azınlıkta kalmaktadır. Belki de bunun için
Hazret-i Peygamber (sav), dürüst tâcirlere büyük mükâfat bildirir. Hadîs-i şerîfte buyurulur:
"Doğru tâcir, kıyâmet günü Arş'ın gölgesindedir."
"Doğru sözlü, dürüst ve güvenilir tâcir, nebîler, sıddîklar ve şehitlerle beraberdir." (Tirmizî, Büyû, 4)
Her Güne Bir Esma-ül Hüsna (Allah’ın En Güzel İsimleri)
el-Berr: Bütün iyilik ve güzelliklerin sahibi, kullarına karşı bağışı ve ihsanı çok olan, iyiliğin, vefanın, güzelliğin ve ihsanın tek kaynağı demektir.
Kısa Günün Kârı
Fâiz, risk ve gayret dâhil olmadığı için sermayenin kullanılışındaki bir istismâr tezâhürüdür. Sadece zenginin daha çok güçlenmesine, muhtâcın da daha çok ezilmesine vesîle olur.