- Katılım
- 1 May 2020
- Mesajlar
- 15,685
- Çözümler
- 1
- Tepkime puanı
- 42,610
- Puanları
- 113
BUNU PAYLAŞMAZSAM OLMAZDI!
Yine, "mutlaka paylaşmam lazım" dediğim, Arapça çok güzel bir söz gördüm.
اختر صَحْباً تخجل ان تفعل بينهم ذنبا ولا تختر صحبا تخجل ان تفعل بينهم طاعة
Mealen şöyle diyor:
"İçlerinde iken günah işlediğinde utanacağın arkadaşlar seç. İçlerinde iken Allah'a itaat ettiğinde utanacağın arkadaşlar seçme!"
Son zamanlarda okuduğum en anlamlı sözlerden biri!
Öyle insanlar vardır ki onların arasında bulunduğunuzda ağzınızdan küfür çıkmaz, gözünüz harama bakmaz, kulağınız kötü şeyler dinlemez. Günah olan bir şeyi düşünmeyi bile içinize sindiremezsiniz.
Buna karşılık imanına olan özgüveni yeterince olgunlaşmamış Müslümanlar bazen öyle kimseler arasında bulunuyor, kendilerini öyle kimselere kabul ettirmeye çalışıyorlar ki... Bunların dostluğu ve arkadaşlığı dünyada da âhirette de fayda sağlamadığı gibi tersine dünyada da âhirette de insana zarar veriyor.
Onlar arasında iken dinin bir emir ve yasağından söz etmeye çekiniyor. Bir ibadetini yapmaktan utanıyor. Kendisine "gerici, yobaz", "sen halâ orada mısın" denilmesini istemiyor. Onlara kendisini ispat etmek için her haliyle "ben sizin bildiğiniz kimselerden değilim" demeye çalışıyor. Hatta kimileri "bakmayın siz benim bu halime, ben sizin işlediğiniz haltların bir kısmını bile işleyebilirim" diyerek kendisini onlara benimsetmeye çalışıyor. Zavallı!
Şuurlu bir Müslümanın, kendisini birilerine kabul ettirmek için ezik davranması, bir topluluk içinde iken Allah'ın emir ve yasaklarına uygun hareket etmekten geri durması veya utana-sıkıla bunları yapması olacak şey değildir! Bir Müslüman, giyim-kuşamından, namazından, orucundan, ibadetinden, taatinden utanmaz. Rabbimiz Müslümanların vasıflarından söz ederken "onlar hiçbir kınayıcının kınamasından korkmazlar" (Mâide 54) buyurmuyor mu?
Evet... Allah Resûlü (s.a.v.) "kişi arkadaşının dini üzeredir. Öyleyse sizden biri kimi arkadaş edindiğine iyi baksın" buyuruyor. Arkadaş insanı vezir de eder rezil de eder. Günaha da sürükler, taate de vesile olur. Onun için Rabbimizin "Ey İman edenler! Allah'a karşı gelmekten sakının ve sâdıklarla (özü-sözü doğru kimselerle) bir arada bulunun" (Tevbe 9/119), "bana yönelenlerin yoluna uy" (Lokman 31/15) sözlerine kulak asmalı!
Kötü arkadaşın yol açacağı sonucu şu âyetten daha güzel hiçbir şey ifade edemez:
"En sonunda bize gelince [cehennemlik olmasına sebep olan] arkadaşına: Keşke benimle senin aranda doğu ile batı arası kadar uzaklık olsaydı, ne kötü arkadaşmışsın! der." (Zuhruf 43/38)
Rabbimiz bizlere cennete giden yolu kolaylaştıracak arkadaşlar edinmeyi nasip eylesin. Bizleri cehenneme çekmeye çalışan arkadaşlardan bizleri uzak eylesin.
Soner Duman/29 Şevval 1445 - 08 Mayıs 2024 Çarşamba
Yine, "mutlaka paylaşmam lazım" dediğim, Arapça çok güzel bir söz gördüm.
اختر صَحْباً تخجل ان تفعل بينهم ذنبا ولا تختر صحبا تخجل ان تفعل بينهم طاعة
Mealen şöyle diyor:
"İçlerinde iken günah işlediğinde utanacağın arkadaşlar seç. İçlerinde iken Allah'a itaat ettiğinde utanacağın arkadaşlar seçme!"
Son zamanlarda okuduğum en anlamlı sözlerden biri!
Öyle insanlar vardır ki onların arasında bulunduğunuzda ağzınızdan küfür çıkmaz, gözünüz harama bakmaz, kulağınız kötü şeyler dinlemez. Günah olan bir şeyi düşünmeyi bile içinize sindiremezsiniz.
Buna karşılık imanına olan özgüveni yeterince olgunlaşmamış Müslümanlar bazen öyle kimseler arasında bulunuyor, kendilerini öyle kimselere kabul ettirmeye çalışıyorlar ki... Bunların dostluğu ve arkadaşlığı dünyada da âhirette de fayda sağlamadığı gibi tersine dünyada da âhirette de insana zarar veriyor.
Onlar arasında iken dinin bir emir ve yasağından söz etmeye çekiniyor. Bir ibadetini yapmaktan utanıyor. Kendisine "gerici, yobaz", "sen halâ orada mısın" denilmesini istemiyor. Onlara kendisini ispat etmek için her haliyle "ben sizin bildiğiniz kimselerden değilim" demeye çalışıyor. Hatta kimileri "bakmayın siz benim bu halime, ben sizin işlediğiniz haltların bir kısmını bile işleyebilirim" diyerek kendisini onlara benimsetmeye çalışıyor. Zavallı!
Şuurlu bir Müslümanın, kendisini birilerine kabul ettirmek için ezik davranması, bir topluluk içinde iken Allah'ın emir ve yasaklarına uygun hareket etmekten geri durması veya utana-sıkıla bunları yapması olacak şey değildir! Bir Müslüman, giyim-kuşamından, namazından, orucundan, ibadetinden, taatinden utanmaz. Rabbimiz Müslümanların vasıflarından söz ederken "onlar hiçbir kınayıcının kınamasından korkmazlar" (Mâide 54) buyurmuyor mu?
Evet... Allah Resûlü (s.a.v.) "kişi arkadaşının dini üzeredir. Öyleyse sizden biri kimi arkadaş edindiğine iyi baksın" buyuruyor. Arkadaş insanı vezir de eder rezil de eder. Günaha da sürükler, taate de vesile olur. Onun için Rabbimizin "Ey İman edenler! Allah'a karşı gelmekten sakının ve sâdıklarla (özü-sözü doğru kimselerle) bir arada bulunun" (Tevbe 9/119), "bana yönelenlerin yoluna uy" (Lokman 31/15) sözlerine kulak asmalı!
Kötü arkadaşın yol açacağı sonucu şu âyetten daha güzel hiçbir şey ifade edemez:
"En sonunda bize gelince [cehennemlik olmasına sebep olan] arkadaşına: Keşke benimle senin aranda doğu ile batı arası kadar uzaklık olsaydı, ne kötü arkadaşmışsın! der." (Zuhruf 43/38)
Rabbimiz bizlere cennete giden yolu kolaylaştıracak arkadaşlar edinmeyi nasip eylesin. Bizleri cehenneme çekmeye çalışan arkadaşlardan bizleri uzak eylesin.
Soner Duman/29 Şevval 1445 - 08 Mayıs 2024 Çarşamba