kervan
Aktif Üye
- Katılım
- 2 Haz 2020
- Mesajlar
- 916
- Tepkime puanı
- 2,374
- Puanları
- 93
- Cinsiyet
Hidâyet Yoluna Dâvet | ||
|
“Hidâyet yoluna dâvet eden kimse, ona tâbî olanların ecirleri kadar ecir alır. Bu, kendisine tâbî olanların ecrinden de bir şey eksiltmez! Kötü bir yola dâvet eden
kimse de, kendisine tâbî olanların günahları kadar günah alır. Bu da, ona tâbî olanların günahlarından hiçbir şey eksiltmez!...” (Müslim, İlim, 16; Ebû Dâvûd, Sünnet, 6/4609)
Hz. Ebû Bekir (ra), servetinin çoğunu köleleri hürriyetine kavuşturmak ve onların hidâyetine vesîle olmak için sarf ederdi. Zîrâ bir mü’mini sevindirmek ve onun
kulluk vazifelerini huzur içinde îfâ edebilmesini sağlamak, Hz. Ebû Bekir (ra) için târif edilmez bir saâdet kaynağı olmuştu. Servetini bu şekilde harcayıp
tüketmesinden hoşlanmayan babası Ebû Kuhâfe birgün:
“–Oğlum, sen hep zayıf ve güçsüz köleleri satın alıp âzâd ediyorsun. Madem köle âzâd edeceksin, şöyle güçlü-kuvvetli köleler satın al da, tehlike ve kötülüklere karşı önünde durup seni korusunlar.” dedi.
Hz. Ebû Bekir (ra) ise:
“–Babacığım, benim böyle davranmakta yegâne maksadım Allâh’ın rızâsını kazanmaktır. Ben onları âzâd etmekle ancak Allah katındaki mükâfâtı istiyorum.” dedi.
Hz. Ebû Bekir’in bu ve benzeri cömertlik ve hizmetlerini medhetmek üzere şu âyet-i kerîmeler nâzil oldu:
“Malını Allah yolunda harcayıp takvâ sâhibi olan (haramlardan sakınan ve), o en güzel kelimeyi (kelime-i tevhîdi) tasdik eden kimseyi Biz de en kolay yola muvaffak kılarız.” (el-Leyl, 5-7)
Âlemlerin Fahr-i Ebedîsi, bir hadîs-i şerîflerinde şöyle buyurmuşlardır:
“Hidâyet yoluna dâvet eden kimse, ona tâbî olanların ecirleri kadar ecir alır. Bu, kendisine tâbî olanların ecrinden de bir şey eksiltmez! Kötü bir yola dâvet eden
kimse de, kendisine tâbî olanların günahları kadar günah alır. Bu da, ona tâbî olanların günahlarından hiçbir şey eksiltmez!..” (Müslim, İlim, 16; Ebû Dâvûd, Sünnet, 6/4609)
Görüldüğü gibi hem hakkı ve hayrı tebliğ, hem de şerre ve bâtıla dâvet yönündeki faaliyetlerin karşılığı, kar topunun yuvarlanarak büyük bir çığa dönüşmesi
gibi katlanarak artmaktadır. (Osman Nûri Topbaş, Faziletler Medeniyeti-2, Erkam Yay.)
Kısa Günün Kârı
Bir mü’mini diğer insanlardan ayıran en mühim vasıflardan biri, merhamettir. Yaratan’dan ötürü yaratılanlara gösterilen merhametin bir tezâhürü olarak
yapılan ulvî hizmetlerin başında da İslâm’ı tebliğ ve Hakk’a dâvet gelir.