Foruma hoşgeldin 👋, Ziyaretçi

Forum içeriğine ve tüm hizmetlerimize erişim sağlamak için foruma kayıt olmalı ya da giriş yapmalısınız. Foruma üye olmak tamamen ücretsizdir.

Hiç kimse yarın ne ile karşılaşacağını bilemez.

  • Konuyu Başlatan Konuyu Başlatan AsyA
  • Başlangıç tarihi Başlangıç tarihi

AsyA

Öylesine...
Forum Kalemi
Katılım
1 May 2020
Mesajlar
15,502
Çözümler
1
Tepkime puanı
41,977
Puanları
113
Geleceği avucunun içine alabilen hiçbir insan yoktur. “Hiç kimse yarın ne ile karşılaşacağını bilemez” (Lokman 34) buyuruyor Rabbimiz. Kapkaranlık gecede etrafını göremeyen insan nasıl kendisini çaresiz ve ürkek hissederse geleceğinde ne ile karşılaşacağını bilmeyen insan açısından da aynı çaresizlik ve kaygılar söz konusudur.

Hal böyle iken kimi zaman sanki gelecek bizim avucumuzdaymış, sanki hayatın bütün karanlık noktalarını aydınlatmışız gibi bir tavır takınabiliyoruz. Sağlık, güzellik, mal-mülk, makam vb. sahip olduğumuz nimet ve üstünlükleri “üzerimize tapulanmış” gibi görüp hiç elimizden çıkmayacakmış gibi düşünerek kendimize hayal dünyasında geçici bir cennet kurabiliyoruz. Bazen de tam tersine sahip olduğumuz nimetlerin elden gideceği korkusu ve kaygısına kapılarak o nimetlerin kaybedilmesi korkusu bize nimetin tadını ve şükrü bile unutturabiliyor.

Bazen boyumuzu aşabilecek, bir gün imtihanımız olabilecek konularda büyük laflar edebiliyoruz. Mahrumu olduğumuz iyilik ve güzellikleri işleyenleri örnek almak yerine, -şimdilik- masumu olduğumuz günahları işleyenleri rahatlıkla eleştirebiliyoruz. Oysa Allah Resûlü (s.a.v.), kötülük etiketini hep başkalarına yapıştırıp kendini masumiyet zırhına bürüyerek “insanlık bitmiş!” diyen kimsenin, bitenlerin başında geleceğini söylemiş miydi? (Müslim, “el-Birr ve’s-sıla”, 139) Bazen de her an yoldan sapma, küfre girme, ayağın kayması korku ve kaygısı ile şu anki imanımız ve amelimize sevinemez bir duruma düşebiliyoruz.

Bizlere şah damarımızdan yakın olan, nefsimizin bize ne fısıldadığını bilen Rabbimiz elbette iç dünyamızdaki bu kaygıları da korkuları da biliyor. Bu sebeple kendisine inanan ve teslim olanların derdine deva, ruhuna gıda, gönlüne şifa sunan âyetler indiriyor. Onlara bir yandan sahip olduklarına şükredip şımarmamalarını, bir yandan da belâ ve musibetlerle imtihan edilmeleri durumunda sabır, dua ve namazla yardım dilemelerini öğütlüyor.

Ruhların tabibi Allah Resûlü (s.a.v.) de insanların geleceğe dair bu kaygılarına karşı nasıl dua etmeleri gerektiğini öğretiyor. Allah Resûlü’nün (s.a.v.) kayınbiraderi, Hz. Ömer’in oğlu Abdullah (r.anhüma), Allah Resûlü’nün sürekli şu duayı okuduğunu belirtmiştir:

(اللهمَّ إنَّي أعوذُ بك من زوالِ نعمَتِك، وتَحَوُّلِ عافيَتِك، وفجْأةِ نقمتِك، وجميعِ سَخَطِك)

“Allah’ım! [Bana bahşetmiş olduğun] nimetinin elden gitmesinden, âfiyetinin değişmesinden, senin azabının ve her türlü öfkenin âniden bana isabet etmesinden sana sığınırım”.

(Müslim, “ez-Zikr ve’d-dua”, 96)

Bu duada öyle önemli üç madde var ki… Bizim bütün sevinçlerimiz ve hüzünlerimiz, bütün rahatlığımız ve kaygılarımız bu üç maddeye bağlı.

İnsanın kaygı sebeplerinin başında elindeki nimetlerin zeval bulması, elden çıkması geliyor. Nimet deyince aklımıza hemen para-pul, ev, araba gelmemelidir. Elbette bunlar hayatımızı sürdürmemiz konusunda önemli nimetlerdendir ama hayatta bunlardan çok daha büyük nimetler vardır. İman, ruh ve beden sağlığı, ailemizin ve yakınlarımızın sağ ve salim olmaları, barış, huzur, güvenlik, başarı ve daha saymakla bitiremeyeceğimiz pek çok nimet var. Bütün bunlar nimetlerin en önemlileridir.

Bu nimetler içinde biri var ki o, bir müminin, kaybetmekten en çok korkması gereken nimettir: İman nimeti! Zira diğer nimetlerin aksine bu nimetin elden çıkması insanı sonsuz bir bedbahtlığa sevk eder. Öyleyse sahip olduğumuz nimetlerin önce farkına varmalı, sonra bunları vereni bilip O’na şükretmeli, nimeti O’nun rızasına uygun kullanmalı ve O nimeti kaybetmekten Kendisine sığınmalı…

Aslında “âfiyet” de “nimet” kapsamında yer aldığı halde Allah Resûlü, duasında onu ayrıca belirtmiş, ona ayrı bir parantez açmış. Âfiyet kelimesi o kadar geniş kapsamlı bir kelime ki… Bu kelimenin en başta insana çağrıştırdığı şey sağlık ve huzur… Kötülüklerden selamette olmak... Hadisten anladığımıza göre âfiyet nimetine sahip olmayanlar bu nimete kavuşmak için, bu nimete sahip olanlar ise âfiyetin değişmesinden korkarak Rabbine iltica etmeli. Sapasağlam bir insan, bir virüs sebebiyle yataklara düşebiliyor. Ağzının tadı kaybolunca yediğinin, içtiğinin tadını alamıyor. Burnu koku almayınca artık onun için mis gibi kokan bir gül ile yapmacık bir gül aynı hale geliyor.

Allah Resûlü’nün (s.a.v.) duasında insanın asıl korkması gereken madde ise en sona saklanmış. Her şey yolunda giderken, hayat güllük-gülistanlık iken söylediğiniz bir söz, yaptığınız bir şey ile Allah’ın azabını, öfkesini hak etmek! Bir anda işlerin tepetaklak olması. Rabbimiz, bir kimseye verdiği nimeti, o kimse kendisini iyilikten kötülüğe doğru değiştirmedikçe elinden almayacağına dair taahhütte bulunuyor. (el-Enfal 8/53). Öyleyse buradaki dua, aslında “Allah’ım! Senin öfkeni üzerime çekecek, Senin azabını gerektirecek her türlü inanç, tavır ve hareketten beni uzak tut!” anlamına geliyor.

Evet… Her birimizin önünde “nimetlerin elden gitmesi”, “âfiyetin kaybedilmesi” ve “Allah’ın rızasını kaybedip öfkesini üzerimize çekmek” gibi üç büyük tehlike var. İşte şimdi Allah Resûlü’nün niçin sürekli bu duayı okuduğunu daha iyi anlıyoruz. Demek ki bir yandan bu nimetlerin kıymetini bilmek, şükretmek, diğer yandan da elde tutabilmek için dua etmek gerek.

Öyleyse biz de bu dua ile tamamlayalım:

“Allah’ım! [Bana bahşetmiş olduğun] nimetinin elden gitmesinden, âfiyetinin değişmesinden, senin azabının ve her türlü öfkenin âniden bana isabet etmesinden sana sığınırım”.

(Soner Duman/3.Cemâziyelâhir.1443/06.Ocak.2022/Perşembe)
 

Tema özelleştirme sistemi

Bu menüden forum temasının bazı alanlarını kendinize özel olarak düzenleye bilirsiniz

  • Geniş / Dar görünüm

    Temanızı geniş yada dar olarak kullanmak için kullanabileceğiniz bir yapıyı kontrolünü sağlayabilirsiniz.

    Izgara görünümlü forum listesi

    Forum listesindeki düzeni ızgara yada sıradan listeleme tarzındaki yapının kontrolünü sağlayabilirsiniz.

    Resimli ızgara modu

    Izgara forum listesinde resimleri açıp/kapatabileceğiniz yapının kontrolünü sağlayabilirsiniz.

    Kenar çubuğunu kapat

    Kenar çubuğunu kapatarak forumdaki kalabalık görünümde kurtulabilirsiniz.

    Sabit kenar çubuğu

    Kenar çubuğunu sabitleyerek daha kullanışlı ve erişiminizi kolaylaştırabilirsiniz.

    Köşe kıvrımlarını kapat

    Blokların köşelerinde bulunan kıvrımları kapatıp/açarak zevkinize göre kullanabilirsiniz.

  • Zevkini yansıtan renk kombinasyonunu seç
    Arkaplan resimleri
    Renk geçişli arkaplanlar
Geri