- Katılım
- 1 May 2020
- Mesajlar
- 14,448
- Çözümler
- 1
- Tepkime puanı
- 38,516
- Puanları
- 113
Küçük bir çocukken odanın diğer ucunda sıkılan parfümün burnuma kadar ulaşmasına çok hayret ederdim. Parfüm ayaklanıp, havada yürüyüp de burnuma geliyor diye düşünürdüm. Koku molekülü, hava zerrecikleri, partikül gibi kavramları büyüdükçe öğrendim. Büyüdükçe bir şey daha öğrendim ki, havada uçuşan ve yayılan sadece hoş kokular değil. Sözler de havada yayılıyor ve burnumuz almasa bile odaya kokusunu sindiriyor. Güzel kelimelerin cömertçe sergilendiği evlerin kokusu ile insanların hakaretamiz konuştuğu evlerin kokusu aynı değil mesela. Burnumuz almıyor o kokuyu belki ama ruhumuz alıyor. Şimdi bu bilgiye bir de havada uçuşan ve moleküllerle taşınan ayetler ekleyelim, öyle düşünelim. Biz güzel konuşunca havası değişen evimiz; her gün ayet ayet Rabbimiz konuşsa nasıl değişir, nasıl güzelleşir, nasıl güzel kokar varın siz düşünün. Ben Kuran okurken tüm eve sıktığım güzel bir koku gibi evimin tüm odalarını ayrı ayrı gezmeyi seviyorum. Sanki ayet ayet odaları havalandırmışım, her odaya Rabbimin bir iki cümlesini bırakıp da çıkmışım gibi geliyor. Bu günün son ayetini Eymen’in odasında okudum. Şimdi kapıyı kapatıp çıkacağım, duam o ki yavrumun gönül odası da Rabbinin kelamı koksun…
Hatice Kübra Tongar
Hatice Kübra Tongar