Çok eski bir web tarayıcısı kullanıyorsunuz. Bu veya diğer siteleri görüntülemekte sorunlar yaşayabilirsiniz.. Tarayıcınızı güncellemeli veya alternatif bir tarayıcı kullanmalısınız.
Beyin FırtınasıFotoğraf Yorumlayalım 21
(1 Görüntüleyen)
Gündüz geceyi, gece gündüzü takip ediyor hep olduğu gibi...
Zamanın durdurulamaz bu döngüsü, ömür dediğimiz olgunun temel kahramanı...
Peki nedir ki ömür?
Gitmeler, gelmeler.
Doğrular, yanlışlar.
Umutlar, umutsuzluklar.
Hayaller, gerçekler.
Düşmeler, kalkmalar.
Siyahlar, beyazlar.
Ölümler, doğumlar.
Gülmeler, ağlamalar.
Yollar, engeller.
Geç kalmalar, erken gelmeler.
Çokça beklemeler...
Anılar...
Anlar...
Ve terk etmeler kendini ya da bir başkasını...
Arka planda arkasını dönmüş ufka bakan ve duruşuyla da kendinden oldukça emin bir adam... Zor bir karar almış gibi...
Ön plandaysa eli kolu bağlanmış yüzünden çaresizlik okunan bir kadın... Hayalleri, alelade bir kilim gibi dağılmış; öyküsü, orta yerinden açık kalan bir kitap gibi yarıda kalmış...
Daha gitmeden esmeye başlamış "ben" ve "sen" mesafesinin soğuk rüzgarı.
Daha gitmeden gelmiş "biz" bağını koparıp diz bağını çözen o veda zamanı.
Zira yalnızlığın gölgesi, terkedildiğin an değil vazgeçildiğin an gelirmiş...
En hassas duygulardan biridir aşk, kalbe bir kere uğadığında çıkmaz dar sokaklara girersin.. Peki bu aşk nereye kadar böyle olacaktı? Size anlacağım hikaye özlemin başlangıcıyla sonu arasında kalacak. Başlamayan aynı zamanda bitmeyen.
Bir adamın kalbine çiçek açtırmaya yemin etmiş bir kadın düşer. Can alan eller, hayat veren ellerle buluşur.Çünkü aşk bütün kötülükleri temize çeker.
Gece karanlık öyle ki kömür karası, gökyüzünde dolunay mücevher edasıyla karanlıkla dans ediyor. Sonbaharın başları yaz akşamlarının esintileri devam ediyor. Rüzgar kadının tenine ılık ılık vuruyor. Kadın yerde serili bezden hızla ayağa kalkıyor, az önce okuduğu şiir kitabının yaprakları rüzgarın etkisiyle bir bir uçuşuyor.
Adamın sırtı dönük duruşu dik, herkesin hayran kalabileceği kibarlıkta bir beyefendi.. Ya kendisi.. Kendini kitaplara vermiş, dış görünüşüne önem vermeyen basit bir genç kız. Böyle bir adamın kendisini sevebilme ihtimali okuduğu hiç bir kitapta yazmıyor.
Bu buluşmalar nereye kadar böyle olacaktı?
Adam arkasında ki bilge kadını düşünüyor, alışagelmiş dışı.. Kendisi ise basit ve olağan. Bu kadar donanımlı biri kendisi gibi tahmin edilebilir birini sevebilir miydi?
Bu buluşmalar nereye kadar böyle olacaktı?
@Hatra ve @Hifa bana yorumlayacak bişey bırakmadınız ki
Yoruma geçmeden size bununla alaklı başımdan geçen bir olay anlatayım, sene 2009 un sonu 2010 unda başı, yeni bir hayata yelken açmış, İstanbulu arkamda bırakmış, Adanaya kepenk atmışım. Arada bir gidip geldiğim adana sonraki on yıl yaşayacağım yer olma yolunda...
Yeni bir hayat ve Eczane işine başlamadan kara kara düşünüyorum. Herşeyi bırakmışım arkamda meteliksiz ceketimi omuzuma alıp gelmişim. İnşaatta işe başladım. Bir iki hafta çalışıp cebime biraz para koyup öyle önüme bakıcam. İnşaata başladığının 3 günü, Şahin diye bir arkadaş var, hergün elinde kürek öylece dikilir orda Patronun gözünden kaçmaz bu durum ve gelip sordu ; Şahin yaf bir haftadır hergün bakıyorum, herkes çalışıyor ama sen elinde kürek burada öylece dikiliyorsun, hayırdır ne iş...
Şahin, kendinden emin bir ses tonuyla; Mehmet abi yer yok ki çalışayım, sağolsun arkadaşlar çok çalışkan
Şimdi sizlerin bu güzel yorumlarını görünce bende bana yazacak bişey kalmadı ki demeye geldim desem dilinizden kurtulamam, tıpkı Şahin abinin yıllardır dilimden kurtulamadığı gibi...
Sıradan bir gün, gündüz gecenin ensesinde, esen yel canhıraş yıpratmakta doğayı, tıpkı hayatın insandan alıp götürdüğü zaman mefhumu gibi...
Oldukça derinlere dalan, hayalleri ile gerçekleri arasına sıkışmış bir adam ile, umutları ve yıkımları ile baş başa kalmış yeni bir yıkımın girdabında ki bir kadın ; Yine darmadağın ve geride bırakmamız gereken bir öykü diye yakarıyır. Yüreğinde yaşadığı acı ellerine yansımış. Ve acı bir sonun ağır yükünü sırtlayan, ağlamaklı gözleri saklamak için dik durmuş asil bir adam...
Hayatın, gerçeklerin ve yaşanmışlıkları bitirdiği bir hikayenin son karesi...
Ve Bu kadar acı tabloya mizahi bir son cümle ; Atlama lan, hayat devam ediyor...