-
- Katılım
- 1 May 2020
-
- Mesajlar
- 17,442
-
- Çözümler
- 1
-
- Tepkime puanı
- 47,876
-
- Puan
- 113
EN ÜSTÜN, EN GÜÇLÜ, EN ZENGİN İNSAN KİMDİR?
Bir insanı değiştirmenin püf noktası nedir biliyor musunuz?
Bir insanı değiştirebilmek için ilk başta yapılması gereken şey onun kafasındaki kavramları değiştirmektir.
Bizler, çocukluğumuzdan itibaren ailemizden, okuldan, çevreden, arkadaşlardan edindiğimiz etkileşimlerle kafamızda kavramlara anlamlar belirleriz. Mesela “iyi”, “kötü”, “şerefli”, “üstün”, “alçak”, “zengin”, “fakir”, “güçlü”, “güçsüz” gibi kavramların içini bu etkileşimlerle doldururuz.
İnsanların geneli toplum neye iyi-kötü diyorsa ona iyi-kötü der. Toplum kimi güçlü kimi güçsüz görüyorsa, kimi zengin kimi fakir sayıyorsa, kimi üstün-değerli-şerefli kimi de alçak görüyorsa ona göre şekillenir.
İşte İslam, putlara tapan câhiliye toplumundan asr-ı saadet denilebilecek bir toplumu meydana getirirken insanların kafalarındaki bu kavramları bambaşka bir noktaya getirdi.
Bunu nasıl yaptı? Üç örnek üzerinde görelim:
Hadis olarak nakledilen bir rivayette Allah Resûlü’nün (s.a..v) şöyle söylediği belirtilir:
"En değerli / üstün insan olmak isteyen Allah'a karşı takvalı olsun.
En güçlü insan olmak isteyen Allah'a tevekkül etsin.
En zengin insan olmak isteyen, kendi elindekinden çok Allah'ın elindekine güvensin."
Müsnedü'ş-Şihâb (1/234)
Bu rivayetin ortaya koyduğu üç hususun üçü de Kur’an’da yer almaktadır.
1. En değerli / üstün insan kimdir?
Rabbimiz şöyle buyurur:
“Muhakkak ki Allah yanında en değerli olanınız, O'na karşı gelmekten en çok sakınanınızdır.” (el-Hucurat 49/13)
Öyleyse değerli olmak servet, şöhret, soy-sop, makam-mevki, fiziksel özellikler ile ilgili değilmiş. Kim ki Allah’ın koyduğu ölçülere daha çok riayet ediyor, O’na daha çok bağlanıyor, O’nun koyduğu kuralları hayatına daha çok hâkim kılıyorsa o, böyle olmayan kimseye göre Allah katında daha değerlidir.
Demek ki Allah katında “daha değerli” olmak isteyen kimse için yol açık, hedef belli…
2. En güçlü insan kimdir?
Rabbimiz şöyle buyurur:
“Kim Allah'a güvenirse O, ona yeter.” (et-Talak 65/3)
Demek ki güç ve kuvvet, kilonun ağır olmasında, pazunun şişik olmasında, kasta ve bilekte değilmiş! Bunların hepsi bir mikrop ve virüse bakar. Güçlü kuvvetli sandığınız bir kimseyi bir virüs yatağa serebilir, toprağa yatırabilir.
Kim ki Allah’a güvenip dayanırsa sonsuz güç ve kuvvet sahibine dayanmıştır. Kendi gücünden soyutlanmış, O’nun sonsuz gücünü arkasına almıştır. Bir kimse Allah’a hakkıyla tevekkül ederse Allah O’na yeter. O kimse için artık baş edilemeyecek bir problem, çözülemeyecek sorun, üstesinden gelinemeyecek bir bela yoktur.
3. En zengin insan kimdir?
Rabbimiz şöyle buyurur:
“Sizin yanınızdaki (dünya malı) tükenir, Allah katındakiler ise bâkidir.” (en-Nahl 16/96)
Elimizdeki imkânlar her ne olursa olsun tükenir, yok olur. Güvendiğiniz şey servetiniz ise ölünce yanınızda götüremeyeceksiniz. Hem ölmeden önce de servetinizi kaybedebilirsiniz. Allah katında olana güveniyorsanız o zaman bitip tükenmez bir servete güveniyorsunuz demektir. Ölümle birlikte yok olacak bir servet mi insanı zengin kılar yoksa ölümle birlikte başlayıp sonsuza kadar devam edecek bir servet mi?
Rabbimiz bizleri de kendi koyduğu ölçülere göre “en değerli, en güçlü ve en zengin” bahtiyarlar zümresine dahil eylesin.
(Soner Duman/8.Recep.1443/09.Şubat.2022/Çarşamba)
Bir insanı değiştirmenin püf noktası nedir biliyor musunuz?
Bir insanı değiştirebilmek için ilk başta yapılması gereken şey onun kafasındaki kavramları değiştirmektir.
Bizler, çocukluğumuzdan itibaren ailemizden, okuldan, çevreden, arkadaşlardan edindiğimiz etkileşimlerle kafamızda kavramlara anlamlar belirleriz. Mesela “iyi”, “kötü”, “şerefli”, “üstün”, “alçak”, “zengin”, “fakir”, “güçlü”, “güçsüz” gibi kavramların içini bu etkileşimlerle doldururuz.
İnsanların geneli toplum neye iyi-kötü diyorsa ona iyi-kötü der. Toplum kimi güçlü kimi güçsüz görüyorsa, kimi zengin kimi fakir sayıyorsa, kimi üstün-değerli-şerefli kimi de alçak görüyorsa ona göre şekillenir.
İşte İslam, putlara tapan câhiliye toplumundan asr-ı saadet denilebilecek bir toplumu meydana getirirken insanların kafalarındaki bu kavramları bambaşka bir noktaya getirdi.
Bunu nasıl yaptı? Üç örnek üzerinde görelim:
Hadis olarak nakledilen bir rivayette Allah Resûlü’nün (s.a..v) şöyle söylediği belirtilir:
"En değerli / üstün insan olmak isteyen Allah'a karşı takvalı olsun.
En güçlü insan olmak isteyen Allah'a tevekkül etsin.
En zengin insan olmak isteyen, kendi elindekinden çok Allah'ın elindekine güvensin."
Müsnedü'ş-Şihâb (1/234)
Bu rivayetin ortaya koyduğu üç hususun üçü de Kur’an’da yer almaktadır.
1. En değerli / üstün insan kimdir?
Rabbimiz şöyle buyurur:
“Muhakkak ki Allah yanında en değerli olanınız, O'na karşı gelmekten en çok sakınanınızdır.” (el-Hucurat 49/13)
Öyleyse değerli olmak servet, şöhret, soy-sop, makam-mevki, fiziksel özellikler ile ilgili değilmiş. Kim ki Allah’ın koyduğu ölçülere daha çok riayet ediyor, O’na daha çok bağlanıyor, O’nun koyduğu kuralları hayatına daha çok hâkim kılıyorsa o, böyle olmayan kimseye göre Allah katında daha değerlidir.
Demek ki Allah katında “daha değerli” olmak isteyen kimse için yol açık, hedef belli…
2. En güçlü insan kimdir?
Rabbimiz şöyle buyurur:
“Kim Allah'a güvenirse O, ona yeter.” (et-Talak 65/3)
Demek ki güç ve kuvvet, kilonun ağır olmasında, pazunun şişik olmasında, kasta ve bilekte değilmiş! Bunların hepsi bir mikrop ve virüse bakar. Güçlü kuvvetli sandığınız bir kimseyi bir virüs yatağa serebilir, toprağa yatırabilir.
Kim ki Allah’a güvenip dayanırsa sonsuz güç ve kuvvet sahibine dayanmıştır. Kendi gücünden soyutlanmış, O’nun sonsuz gücünü arkasına almıştır. Bir kimse Allah’a hakkıyla tevekkül ederse Allah O’na yeter. O kimse için artık baş edilemeyecek bir problem, çözülemeyecek sorun, üstesinden gelinemeyecek bir bela yoktur.
3. En zengin insan kimdir?
Rabbimiz şöyle buyurur:
“Sizin yanınızdaki (dünya malı) tükenir, Allah katındakiler ise bâkidir.” (en-Nahl 16/96)
Elimizdeki imkânlar her ne olursa olsun tükenir, yok olur. Güvendiğiniz şey servetiniz ise ölünce yanınızda götüremeyeceksiniz. Hem ölmeden önce de servetinizi kaybedebilirsiniz. Allah katında olana güveniyorsanız o zaman bitip tükenmez bir servete güveniyorsunuz demektir. Ölümle birlikte yok olacak bir servet mi insanı zengin kılar yoksa ölümle birlikte başlayıp sonsuza kadar devam edecek bir servet mi?
Rabbimiz bizleri de kendi koyduğu ölçülere göre “en değerli, en güçlü ve en zengin” bahtiyarlar zümresine dahil eylesin.
(Soner Duman/8.Recep.1443/09.Şubat.2022/Çarşamba)