Haftanın Tartışması Dünyayı su savaşları mı bekliyor?

Aslında bir çok platform dergi gazete bunu daha çok komplo teorisi olarak konuşsa da, bizler suyun ülkelerin dış politikalarında ve sınırlarının şekilşenmesinde çok ciddi etkileri olduğunu biliyoruz.

BM verilerini baz alırsak dünya üzerinde 880 milyondan fazla insan suya erişim sıkıntısı yaşamaktadır. Bu veriler 2050 yılında bu sayının 5.7 milyarın üstüne çıkacağını öngörüyor.

Şuan yaşadığım bölgede bu sorun kısmi olarak kendini his ettiriyor. Artan nufus ve kuruyan su kaynakları suya ihtiyacı arttırmakla beraber tarım sulama sorunu yüzünden tarımdada ciddi gerilemeye neden olmuştur.

Mevcut kaynakların yanlış kullanılması tabiki bu sorunun ortaya çıkmasının en büyük nedeni...

Bu bağlamda neler söylemek istersiniz.
Ben yakın gelecekte böyle bir savaş beklemiyorum.
Sorunun çözümü bağlamında daha sonra söz hakkı almak istiyorum..

Söz sizin...

Çok güzel bir konu,

National Geographic 22 mart'da Bir Su Hikayesi adlı bir belgesel yayınladı,mutlaka izleyin bulabilirseniz,bu sorunun cevabı bu belgeselde var gibi duruyor.çok faydalı çok etkili bir belgesel.

özellikle bir genç kızın balık yetiştiriciliği ve tarımı birleştirip suyu geri dönüşüm ile hiç şebeke suyu kullanmadığı büyük başarı hikayesini çok beğendim.şiddetle tavsiye ederim.

Aslında yakın bölgemiz, ortadoğu uzun zamandır su sıkıntısı çeken bir bölge ve bu uğurda açok gerginlikler yaşandı. Son dönemde savaşlar bunu gündemden düşürdisede ortadoğuda toprak paylaşımları, su ve enerji kaynakları endeksli işliyor.

Belki yakın zamanda su savaşları olmayabilir, lakin doğrudan su nedeniyle çıkan bir savaş olmasada su gerilimi bahane edilip, kullanılarak çıkartılan bir savaş olasılığı yüksek gibi duruyor...

"Suyun stratejik önemi özellikle çatışma bölgelerinde öne çıkıyor. Savaşlarda taraflar suyu kontrolü altında tutan cephe olmak için çaba sarf ediyor."

Bir yazıda şöyle bir cümle okumuştum.
Su bir neden olmayabilir belki ama savaş için büyük bir önem..

Su daha verimli kullanılabilir der herkes. Tarım alanlarında su nasıl daha verimli kullanılabilir. Yani sonuçta bu su devamlı surette akıyor. Eğer o tarla sahibi kullanmazsa su akıp gidecek. Çeşme gibi suyun debisini de ayarlamak mümkün değil. Bu verimli kullanma konusunu hiç anlayamıyorum.
Bu açgözlülük yaparak tamamen tarlasına çevirmek değil tabiki. Makul olan verimli kullanmadan bahsediyorum.

@NoktA,
Burada iki şey çok önemli,
Yağış sularını depolayabiliyormuyuz?
Köyler yağış sularını gölet halinde depolayabiliyormu?
Bunları tarım ve sulamada kullanabiliyorlar mı?

Mesela yağış sularını depolayıp tuvaletlerde ve temizlik işlerinde kullanabiliriz.

En basiti sıcak sudan sıcak suya geçişte boşa akıttığınız suların depolanması bile evin temizliğine yeterdir...

Su kaynaklarımız gerçekten tükeniyor belki şuan his etmiyoruz ama bir 50 sene sonra canımız yanacak.

Belki Türkiye su açısından şanslı bir ülke fakat bu şans tüm okların kendisine dönmesine sebeb olabilir.

Bana göre suyun tükendiğini bildiğimiz halde hala çok fazla israf edilmesi bir söz duymuştum ilerde en büyük savaşlar su yüzünden olacak diye bu söz beni hep korkutmuştur

@Hifa, bence okadarda şanslı değil, uzun vadede düşündüğümüzde eğer doğal kaynaklarımıza ve tüketimimize dikat etmezsek su fakiri bir ülke olabiliriz.
Geçen kışa doğru biraz kurak geçtiğinde İstanbulu bir kaç aylık suyu kaldığından bahsetmiştik. Bu gerçekten ciddi bir sıkıntı. Yani şuan ülkemiz su açısından normal seviyede ama doğaya zarar vermeye, doğal dengeyi bozmaya devam edersek sanırım ilerisi için böyle konuşamayacağız.

Mesela günaydoğu en çok su sıkıntısı yaşayan yerler. Doğu ve iç anadolu bunları takip ediyor. Yani susuzluk bize hiç uzak değil...