- Katılım
- 3 Mar 2021
- Mesajlar
- 7,671
- Tepkime puanı
- 24,712
- Puanları
- 113
- Konum
- Siirt
- Burç
- Akrep
- Memleket
- Siirt
- Cinsiyet
- Takım
BirGün, Halk Tv ve Cumhuriyet gazetesi öncülüğünde Diyanet’e yönelik sürdürülen karalama kampanyası tüm hızıyla devam ediyor. Diyanet’in Müslümanların hayatına etkisini görmezden gelen seküler zihniyet medya aygıtı ile yıpratma peşinde.
Ekli dosyayı görüntüle 11324
Laiklik vurgusu ile devletin hedef alındığını ve rejimin yıkılmak istendiği tatavasını yaygınlaştıran seküler medya Diyanet’i hedef almaya devam ediyor.
Diyanet İşleri Başkanı Ali Erbaş’ın sosyal medya ve Kur’an Kursları konusunda paylaşımlarda bulunması ve Yargıtay açılışında dua etmesini laiklik vurgusu ile bypass etmeye çalışan zihniyet Diyanet’i pasifize etmeye oldukça kararlı görünüyor.
BirGün gazetesinden Zilan Akay imzalı haber de “Diyanet’in yeni hedefi üniversiteler” başlığı atılırken giriş cümlesinde, “Her konuda söyleyecek sözü olan Diyanet, her gün yeni bir karara imza atıyor. Erbaş sosyal medyadan üniversitelerde, öğrenci yurtlarında, cezaevlerinde, hastanelerde Kuran kursu açacaklarını duyurdu.” denililiyor.
Diyanet’e ayrılan kamu bütçesini de sürekli bir şekilde manipülasyon amacıyla kullanan çevrelerin Diyanet’e yönelik hazımsızlığı devam ededursun bu defa da, ‘Kur’an Kurslarının yaygınlaştırılması, sosyal medyada Diyanet’in görünürlüğünün arttırılması hedefleri’, “Ne gerek var” minvalinde eleştirilerin odağına oturtuluyor.
BirGün gazetesi haberinde Diyanet’in Müslümanların hayatındaki yeri ve önemini umursanmayarak şu ifadelere yer veriyor: “Adli yıl açılışlarına dualarla katılan, sosyal medya kullanımından yiyeceğimiz yemeğe kadar her konuda söz sahibi olan Diyanet İşleri Başkanlığı, etkinlik alanını artırmanın peşinde. Medyadaki gücünü artırmak için 30 yeni personel alan Diyanet, şimdi de Kuran kursu açmak için harekete geçti. Her açıklamasıyla gündem olan Diyanet İşleri Başkanı Ali Erbaş, sosyal medya hesabından yaptığı açıklamada, “TDV öğrenci yurtları, gençlik merkezleri, cezaevleri, hastaneler, YURTKUR, üniversite kampüsleri vb. yerlerde D grubu Kuran kursları açıyoruz” ifadelerini kullandı.”
Diyanet’in amacı ve misyonunu anlamakta zorluk çeken zihinlerin Diyanet İşleri Başkanı Ali Erbaş ve Diyanet’in kurumsal gücünü kullanmasına içerlediği anlaşın son dönem haberleri, laiklik vurgusu ile ön plana çıkarılmaya çalışılıyor.
Müslümanları yıpratmanın her türlü yoluna başvuran çevrelerin nihai amaçlarına ulaşmak için “ifade özgürlüğü ve demokrasi putlarını yediklerini” de gördüğümüz haberler gittikçe yaygınlaşırken, Halk Tv ekranlarında naralar atan Mustafa Mutlu: “Diyanet İşleri Başkanlığı kaldırılsın” çağrısında bulunuyor.
Cumhuriyet gazetesinde ise diyanetin bütçesi ön plana çıkarılarak: “Diyanet İşleri Başkanlığı'nın bütçesi, çok sayıda bakanlığı ve idareyi geride bıraktı” başlıkları atılıyor.
BirGün’de ise: “Diyanet medya imparatoru oldu”, “Diyanet’in yeni hedefi üniversiteler”, “Diyanet daha çok fav istiyor” gibi başlıklara yer veriliyor.
Müslümanların hayatlarında İslam’ın önemini ve İslam’ın hayatın her noktasına dokunması gerektiği zaruriyetini bilen ancak bunu laiklik söylemleri ile engellemeye çalışan seküler basının İslamofobik olduğunu söylemek zorlama bir ifade olmayacaktır
Kaynak : Haksöz Haber
Ekli dosyayı görüntüle 11324
Laiklik vurgusu ile devletin hedef alındığını ve rejimin yıkılmak istendiği tatavasını yaygınlaştıran seküler medya Diyanet’i hedef almaya devam ediyor.
Diyanet İşleri Başkanı Ali Erbaş’ın sosyal medya ve Kur’an Kursları konusunda paylaşımlarda bulunması ve Yargıtay açılışında dua etmesini laiklik vurgusu ile bypass etmeye çalışan zihniyet Diyanet’i pasifize etmeye oldukça kararlı görünüyor.
BirGün gazetesinden Zilan Akay imzalı haber de “Diyanet’in yeni hedefi üniversiteler” başlığı atılırken giriş cümlesinde, “Her konuda söyleyecek sözü olan Diyanet, her gün yeni bir karara imza atıyor. Erbaş sosyal medyadan üniversitelerde, öğrenci yurtlarında, cezaevlerinde, hastanelerde Kuran kursu açacaklarını duyurdu.” denililiyor.
Diyanet’e ayrılan kamu bütçesini de sürekli bir şekilde manipülasyon amacıyla kullanan çevrelerin Diyanet’e yönelik hazımsızlığı devam ededursun bu defa da, ‘Kur’an Kurslarının yaygınlaştırılması, sosyal medyada Diyanet’in görünürlüğünün arttırılması hedefleri’, “Ne gerek var” minvalinde eleştirilerin odağına oturtuluyor.
BirGün gazetesi haberinde Diyanet’in Müslümanların hayatındaki yeri ve önemini umursanmayarak şu ifadelere yer veriyor: “Adli yıl açılışlarına dualarla katılan, sosyal medya kullanımından yiyeceğimiz yemeğe kadar her konuda söz sahibi olan Diyanet İşleri Başkanlığı, etkinlik alanını artırmanın peşinde. Medyadaki gücünü artırmak için 30 yeni personel alan Diyanet, şimdi de Kuran kursu açmak için harekete geçti. Her açıklamasıyla gündem olan Diyanet İşleri Başkanı Ali Erbaş, sosyal medya hesabından yaptığı açıklamada, “TDV öğrenci yurtları, gençlik merkezleri, cezaevleri, hastaneler, YURTKUR, üniversite kampüsleri vb. yerlerde D grubu Kuran kursları açıyoruz” ifadelerini kullandı.”
Diyanet’in amacı ve misyonunu anlamakta zorluk çeken zihinlerin Diyanet İşleri Başkanı Ali Erbaş ve Diyanet’in kurumsal gücünü kullanmasına içerlediği anlaşın son dönem haberleri, laiklik vurgusu ile ön plana çıkarılmaya çalışılıyor.
Müslümanları yıpratmanın her türlü yoluna başvuran çevrelerin nihai amaçlarına ulaşmak için “ifade özgürlüğü ve demokrasi putlarını yediklerini” de gördüğümüz haberler gittikçe yaygınlaşırken, Halk Tv ekranlarında naralar atan Mustafa Mutlu: “Diyanet İşleri Başkanlığı kaldırılsın” çağrısında bulunuyor.
Cumhuriyet gazetesinde ise diyanetin bütçesi ön plana çıkarılarak: “Diyanet İşleri Başkanlığı'nın bütçesi, çok sayıda bakanlığı ve idareyi geride bıraktı” başlıkları atılıyor.
BirGün’de ise: “Diyanet medya imparatoru oldu”, “Diyanet’in yeni hedefi üniversiteler”, “Diyanet daha çok fav istiyor” gibi başlıklara yer veriliyor.
Müslümanların hayatlarında İslam’ın önemini ve İslam’ın hayatın her noktasına dokunması gerektiği zaruriyetini bilen ancak bunu laiklik söylemleri ile engellemeye çalışan seküler basının İslamofobik olduğunu söylemek zorlama bir ifade olmayacaktır
Kaynak : Haksöz Haber