- Katılım
- 31 Ocak 2021
- Mesajlar
- 3,195
- Tepkime puanı
- 14,737
- Puanları
- 113
- Burç
- Aslan
- Memleket
- Trabzon
- Cinsiyet
- Medeni Hal
- Takım
Üstad Sezai Karakoç'a selam olsun!
Herkese küsmüş gibi, ekranlardan yüzünü sakınarak, popüleriteye tek selam vermeden, usul adımlarla yürüyüp geçti bu alemden. Dünya sürgününde olmanın bilincinde olmaktı, hakkını vermekti belki tek gayesi.
Her giden bilge geride kalanlara bir ödev bırakarak gidermiş ebedi yurda, biz ısrarla Mona Roza dediysek de, gözümüz en çok onu görmüşse de, o en çok Dirilişten bahsederek yaşadı, Diriliş vurgusu sirayet etti satırlarına.
Diriliş Neslinin Amentüsü'ydü dilinde tekrarlayıp durduğu. Diriliş günü gelmeden dirilmenin çarelerini sundu bizlere. Ne kadar duyduk orası herkesin kendi vicdanında. Söyleyecek çok söz var...
Allah rahmet eylesin, mekanı cennet olsun.
Diriliş Neslinin Amentüsü'nden:
"Allah’a inanıyorum. Ben bir diriliş işçisiyim. Allah kentinin işçisiyim. Allah’ın Övdüğü, beğendiği islâm toplumunu ören, toplumunun örülen duvarında en küçük bir kum tanesi olmaktan Öte öğüncüm olamaz.
Allah’a inanan insanın özgür olduğuna inanıyorum. İnsan boynuna zincir atan, takan eşyadan ve öteki insanlardan, insanların tanrılaştırdığı kişi ve eşyadan insanı ancak Allah kurtarır. Yani insanı ancak Allah özgür kılar.
İnkâr tutsaklık, inanç özgürlüktür.
Allah’a inanmadan, onsuz geçen saniyelerin benliğimi yok etmeğe, alçaltmaya yöneltilmiş, benliğime ekilmeye çalışılmış salt kötülük tohumları olduğuna inanıyorum. Ruhun karamukları, zakkumları, şeytanlarıdır onlar.
Ben insanın ruh, ruhun da bir tapınak olduğuna inanıyorum. Bir başka deyişle, insan ruhunda bir tapınak, insan ruhunun bir tapınak olduğuna inanıyorum. İnsan orada kendi içine eğilir; o dupduru suda bulanıklığa ait ne varsa temizlenmeli ve o mermersi geometride tek ışık ve tek aydınlık yansımalıdır : Allah’a inanma ışığı ve ona inanma aydınlığı."
Halilibrahim.
Herkese küsmüş gibi, ekranlardan yüzünü sakınarak, popüleriteye tek selam vermeden, usul adımlarla yürüyüp geçti bu alemden. Dünya sürgününde olmanın bilincinde olmaktı, hakkını vermekti belki tek gayesi.
Her giden bilge geride kalanlara bir ödev bırakarak gidermiş ebedi yurda, biz ısrarla Mona Roza dediysek de, gözümüz en çok onu görmüşse de, o en çok Dirilişten bahsederek yaşadı, Diriliş vurgusu sirayet etti satırlarına.
Diriliş Neslinin Amentüsü'ydü dilinde tekrarlayıp durduğu. Diriliş günü gelmeden dirilmenin çarelerini sundu bizlere. Ne kadar duyduk orası herkesin kendi vicdanında. Söyleyecek çok söz var...
Allah rahmet eylesin, mekanı cennet olsun.
Diriliş Neslinin Amentüsü'nden:
"Allah’a inanıyorum. Ben bir diriliş işçisiyim. Allah kentinin işçisiyim. Allah’ın Övdüğü, beğendiği islâm toplumunu ören, toplumunun örülen duvarında en küçük bir kum tanesi olmaktan Öte öğüncüm olamaz.
Allah’a inanan insanın özgür olduğuna inanıyorum. İnsan boynuna zincir atan, takan eşyadan ve öteki insanlardan, insanların tanrılaştırdığı kişi ve eşyadan insanı ancak Allah kurtarır. Yani insanı ancak Allah özgür kılar.
İnkâr tutsaklık, inanç özgürlüktür.
Allah’a inanmadan, onsuz geçen saniyelerin benliğimi yok etmeğe, alçaltmaya yöneltilmiş, benliğime ekilmeye çalışılmış salt kötülük tohumları olduğuna inanıyorum. Ruhun karamukları, zakkumları, şeytanlarıdır onlar.
Ben insanın ruh, ruhun da bir tapınak olduğuna inanıyorum. Bir başka deyişle, insan ruhunda bir tapınak, insan ruhunun bir tapınak olduğuna inanıyorum. İnsan orada kendi içine eğilir; o dupduru suda bulanıklığa ait ne varsa temizlenmeli ve o mermersi geometride tek ışık ve tek aydınlık yansımalıdır : Allah’a inanma ışığı ve ona inanma aydınlığı."
Halilibrahim.