- Katılım
- 1 May 2020
- Mesajlar
- 15,700
- Çözümler
- 1
- Tepkime puanı
- 42,661
- Puanları
- 113
Çiğneme Sesinden Nefret Mi Ediyorsunuz? Nedeni Ayna Nöronlar Olabilir
Bazı sesler sizi de sinir ediyor mu? Sinir etme ya da usandırmanın yanında, sesler öfke ve iğrenme duygularını da tetikleyebilir. Eğer sizde de benzer etkiler görülüyorsa misfonya rahatsızlığı çekiyor olabilirsiniz. İlk olarak 20 yıl önce ortaya atılsa da 2013’de üç Hollandalı araştırmacı misfonyayı, psikiyatrik bir hastalık olarak sunmuştur. Misfonyanın psikiyatrik bir hastalık olduğu inanışı giderek artsa da halen resmi olarak psikiyatrik bir hastalık olarak kabul edilmiyor.
Misfonya belli sesler karşısında anlık olarak tiksinme davranışı sergilenmesi durumuyla karakterize ediliyor. Bu vakaların çoğu nefes alma, çiğneme ve yutma gibi oral seslerden kaynaklanıyor. Bununla beraber parmakla tıklama, çıtlatma ve yerinde duramama gibi insan hareketleri gibi durumlarda da tetiklenebiliyor.
2017’de yapılan ilham verici bir çalışmada seslerle tetiklenen misfonyanın nörolojik kökeni araştırıldı ve beynin duygu işlem merkezi olan anterior insular kortekste aktivite artışıyla ilişkilendirildi. Hipotezde beynin belli bölgelerinde hiperaktif fonksiyon bozukluğundan kaynaklandığı öne sürülse de, herkes buna katılmadı. İşte Hollandalı araştırmacılar, bu hastalık için ilk teşhis kriterini sunarak, 2013 araştırmasındaki noksanları tamamladı.
Aynı ekip tarafından Newcastle Üniversitesi’nde 2017 yapılan çalışmada, yeme ve çiğnemenin muhtemelen misfonyayı tetiklediği raporlandı.
Elde edilen büyüleyici sonuçlar beynin orofasiyal(ağız ve yüz) motor hareketlerinin misfonyayı tetikleyici sesler oluşturduğunu gösterdi. Ayrıca misfonyadan muzdarip kişilerin orofasiyal motor bölgeleri ile ses ve görsel korteks alanları arasında fonksiyonel bağlantının silikleştiğini gösterdi.
Ayna nöron sistemi 1990larda İtalyan bilim insanları tarafından keşfedildi. Aynı hareketi yapan bir maymunu gözlemleyen diğer bir maymunda nöron aktivitesi ateşlendiği gözlendi. Sonrasında insan beyninde de ayna sistemi görüldü. Buna rağmen, bazı araştırmacılar insanlarda ayna nöron sistemlerinin henüz kanıtlanamadığını düşünüyor.
Kumar ve bu yeni araştırmanın arkasındaki ekip, insanlarda ayna nöronların doğrudan nöron görüntüleme kanıtı olmadığı için bulguların hala derinlerde hipotetik olduğunda hemfikir. Mevcut MRI(emar) teknolojisi nöronlara tek tek odaklanamayacak kadar kaba olduğundan, ayna nöron misfonya hipotezi halen kanıtlanamadı.
Kumar, “Mizofoni olan kişilerde ayna sisteminin istem dışı aşırı aktivasyonunun, diğer insanlar tarafından yapılan seslerin kendi kontrolleri dışında vücutlarına girdiğine dair bir tür algıya yol açtığını düşünüyoruz” diyor. “Asıl enteresan olansa mizofoni olan bazı insanlar, semptomları hafifletmek için sesle üretilen aksiyonu taklit ediyor bu da kontrol duyusunu onarabiliyor.”
Araştırmanın kıdemli yazarı, Tim Griffiths gelecekteki araştırmalarda beynin harekete verdiği tepkiyi inceleyerek ,etkili bir misfonya tedavi geliştirmeyi deneyeceklerini belirtiyor. Araştırmacılar mevcut tedavilerde beynin ses merkezine odaklanıldığını fakat misfonya tedavilerinde beynin motor bölgesinin de düşünülmesi gerektiğini vurguluyorlar. Araştırma The Journal of Neuroscience dergisinde yayınlandı. Kaynak: Newcastle University
...Copyright (C) Gerçek Bilim kaynağını göstermeden paylaşmak ve yayınlamak yasaktır,
.
Bazı sesler sizi de sinir ediyor mu? Sinir etme ya da usandırmanın yanında, sesler öfke ve iğrenme duygularını da tetikleyebilir. Eğer sizde de benzer etkiler görülüyorsa misfonya rahatsızlığı çekiyor olabilirsiniz. İlk olarak 20 yıl önce ortaya atılsa da 2013’de üç Hollandalı araştırmacı misfonyayı, psikiyatrik bir hastalık olarak sunmuştur. Misfonyanın psikiyatrik bir hastalık olduğu inanışı giderek artsa da halen resmi olarak psikiyatrik bir hastalık olarak kabul edilmiyor.
Misfonya belli sesler karşısında anlık olarak tiksinme davranışı sergilenmesi durumuyla karakterize ediliyor. Bu vakaların çoğu nefes alma, çiğneme ve yutma gibi oral seslerden kaynaklanıyor. Bununla beraber parmakla tıklama, çıtlatma ve yerinde duramama gibi insan hareketleri gibi durumlarda da tetiklenebiliyor.
2017’de yapılan ilham verici bir çalışmada seslerle tetiklenen misfonyanın nörolojik kökeni araştırıldı ve beynin duygu işlem merkezi olan anterior insular kortekste aktivite artışıyla ilişkilendirildi. Hipotezde beynin belli bölgelerinde hiperaktif fonksiyon bozukluğundan kaynaklandığı öne sürülse de, herkes buna katılmadı. İşte Hollandalı araştırmacılar, bu hastalık için ilk teşhis kriterini sunarak, 2013 araştırmasındaki noksanları tamamladı.
Aynı ekip tarafından Newcastle Üniversitesi’nde 2017 yapılan çalışmada, yeme ve çiğnemenin muhtemelen misfonyayı tetiklediği raporlandı.
Elde edilen büyüleyici sonuçlar beynin orofasiyal(ağız ve yüz) motor hareketlerinin misfonyayı tetikleyici sesler oluşturduğunu gösterdi. Ayrıca misfonyadan muzdarip kişilerin orofasiyal motor bölgeleri ile ses ve görsel korteks alanları arasında fonksiyonel bağlantının silikleştiğini gösterdi.
Ayna nöron sistemi 1990larda İtalyan bilim insanları tarafından keşfedildi. Aynı hareketi yapan bir maymunu gözlemleyen diğer bir maymunda nöron aktivitesi ateşlendiği gözlendi. Sonrasında insan beyninde de ayna sistemi görüldü. Buna rağmen, bazı araştırmacılar insanlarda ayna nöron sistemlerinin henüz kanıtlanamadığını düşünüyor.
Kumar ve bu yeni araştırmanın arkasındaki ekip, insanlarda ayna nöronların doğrudan nöron görüntüleme kanıtı olmadığı için bulguların hala derinlerde hipotetik olduğunda hemfikir. Mevcut MRI(emar) teknolojisi nöronlara tek tek odaklanamayacak kadar kaba olduğundan, ayna nöron misfonya hipotezi halen kanıtlanamadı.
Kumar, “Mizofoni olan kişilerde ayna sisteminin istem dışı aşırı aktivasyonunun, diğer insanlar tarafından yapılan seslerin kendi kontrolleri dışında vücutlarına girdiğine dair bir tür algıya yol açtığını düşünüyoruz” diyor. “Asıl enteresan olansa mizofoni olan bazı insanlar, semptomları hafifletmek için sesle üretilen aksiyonu taklit ediyor bu da kontrol duyusunu onarabiliyor.”
Araştırmanın kıdemli yazarı, Tim Griffiths gelecekteki araştırmalarda beynin harekete verdiği tepkiyi inceleyerek ,etkili bir misfonya tedavi geliştirmeyi deneyeceklerini belirtiyor. Araştırmacılar mevcut tedavilerde beynin ses merkezine odaklanıldığını fakat misfonya tedavilerinde beynin motor bölgesinin de düşünülmesi gerektiğini vurguluyorlar. Araştırma The Journal of Neuroscience dergisinde yayınlandı. Kaynak: Newcastle University
...Copyright (C) Gerçek Bilim kaynağını göstermeden paylaşmak ve yayınlamak yasaktır,
Ziyaretçiler için gizlenmiş link, görmek için
Giriş yap veya üye ol.