Foruma hoş geldin, Ziyaretçi

Forum içeriğine ve tüm hizmetlerimize erişim sağlamak için foruma kayıt olmalı ya da giriş yapmalısınız. Foruma üye olmak tamamen ücretsizdir.

Düşünce Platformumuza Hoşgeldiniz!

Düşünce Platformumuz bilgi ve düşüncenin en özgür adresidir!
Güne, gündeme ve yarınlara dair söyleyeceğim var diyenlerin, günlük koşuşturmaca içerisinde zihin jimnastiği yapmak isteyenlerin özgürlük meşalesi ~ FORUM KALEMİ ~

Bu ‘Sosyal Medya Çöplüğü', Âcilen Dezenfekte Edilmeli!

AsyA

Forum Kalemi
Öylesine...
Katılım
1 May 2020
Mesajlar
14,289
Çözümler
1
Tepkime puanı
37,975
Puanları
113
Bu ‘Sosyal Medya Çöplüğü', Âcilen Dezenfekte Edilmeli!



Ömer Döngeloğlu
hoca da büyük ‘salgın’ın pençesinden kurtulamayıp vefat etti. Müslüman tarihinin ilk dönemlerindeki acı-tadlı birçok hadiseyi, proğramlarında 1 saate yakın bir süre boyunca elinde yazılı bir metin olmaksızın ve o hadiselerin canlı şahidi gibiymişçesine anlatırken, ağlatmanın ötesinde ağlardı da..

Allah rahmet eyleye..

Onun vefatıyla ilgili haberlerin yer aldığı int. sitelerinin herbirinde binlerce yorumcu arasında, Hoca’ya rahmet okuyanlar olduğu gibi, en çirkin laflarla hakaret edenler de vardı. Çoğu takma isim ve acaib iddialar, aşağılamalar, yüceltmelerle..

Bu da bize, toplumumuzun büyük bir sosyal hastalık ve hattâ karakter bozulması ile karşı karşıya geldiğini gösteriyor.

*

Bu ‘sosyal medya çöplüğü’ne bir kanunî çeki-düzen verilmezse, insanlar oralarda yazılan iğrenç uslûbları ‘yeni normal’ saymaya bile başlayabilirler.

‘Kanûnî çeki-düzen..’ derken, insanların görüşlerini açıklamalarına gem vurulmasını istediğimiz sanılmasın.. Sadece şunu diyoruz: ‘Her kim her ne söyler-yazarsa, onun sorumluluğunu kabullenecek kadar bir idrak, cesaret ve izzet sahibi olsun..’ Yani, ‘Sözünün eri olan çıkmalı meydana..’

*

Meclis’te bu yönde bir düzenleme getirilmesi yolundaki haberleri hayırlı bir teşebbüs olarak karşılamak gerekir, herhalde.. Çünkü, son derece gerekli..

Ama, bu nasıl sağlanır?

Yapılması gerekenleri, ‘Şöyle olmalı-böyle olmalı..’ cinsinden sıralamaya gerek yok.. Söylediği sözün sonucuna katlanamayacak olanlar, ya sözünün-eyleminin sonucuna katlanmak erdemini kuşanmalı, ya da susmak..

Karanlığın karnından ortaya bir iddia veya laf atıp kaçmak, haysiyetli - izzetli bir insanın yapacağı iş olmadığı gibi, bir toplumun, ‘Öyle diyorlar, galiba öyleymiş..’lerle bir ‘sürü’ haline getirilmesine de müsaade edilmemelidir.

Bu ufûnetli, kokuşmuş çöplük, âcilen dezenfekte edilmeli!.

*

’M . Eğitim’ dediğin böyle olur!!!

*’Kim milyoner olmak ister?’ isimli ve uluslararası bir ‘bilgi yarışması’ proğramı var, yani sadece Türkiye’de değil.. Son yarışmalardan birinde, hem de avukat olan bir genç, ‘İftar’ vaktini öğrenmek için imsakiyelerdeki ‘imsâk, sâhur, akşam ve yatsı’ yazılı hanelerin hangisine bakılmalı?’ şeklindeki bir soruyu bilememiş.. Hani, gayrimuslim birisi olsa, anlaşılabilirdi. Ama, öyle de değilmiş..

Kasıdlı olarak, ‘Bilmezlikten gelinmiş olabilir mi?’ diye bile düşündürüyor insanı.. Çetin Altan diye birisi vardı, 55-60 sene önceleri; Ortaokuldaki oğullarıma, din dersindeki sorulara doğru cevap vermeyip ‘ikmal’e kalın, size, bisiklet alacağım, diyorum!’ dediğini gazetesinde açıkça yazardı.

İçinde büyüdüğü bir toplumun bırakalım inanç konularından, hattâ sosyal kültüründen bile bu kadar habersiz nesiller yetiştirmek, eğitim sistemimizin toplum kesitleri arasında meydana getirdiği uçurumun derinliğini anlatması bakımından, nice bir ‘alârm’ işaretidir.

*

Saray’ın başmâbeyncilerinden ve en muteber hâtırât sahiplerinden Ali Fuâd Türkgeldi’nin ‘Görüp İşittiklerim’ isimli eserinde okumuştum, yarım asır öncelerde.. Sultan Vahdeddin’in romatizma rahatsızlığı varmış.. Onun için, asâ kullanırmış.. Bir gün faytonla bir yere gider, ineceği zaman ‘asâ’sını ister, ama, asâ yoktur ve ‘unutulduğu’ mazereti, lisan-ı münâsible anlatılınca Padişah, ‘Bu bir felâkettir!.’ der.

Gençliğin de etkisiyle, ‘Aman, ne büyük felaket!. Devlet yıkılıyor, adam, asâsının unutulmasını felâket zannediyor!.’ diye düşündüğümü hatırlıyorum. Sonra düşündüm ki, ‘Evet, o bir felâket habercisi imiş!’ Çünkü, o basit vazife bile unutulursa, neler unutulmaz..

‘Bir çivi, bir nal; bir nal, bir at; bir at, bir kumandan demektir; bir çivi düşerse, bir savaş kaybedilebilir!’ sözünü hatırlayalım.

Şimdi.. Şu ‘bilgi yarışması’nda sergilenen traji-komik durum da, nice ‘felâket alârmları’ndan birisidir.

STAR


Kaynak: Bu ‘Sosyal Medya Çöplüğü', Âcilen Dezenfekte Edilmeli! - SELAHADDİN E. ÇAKIRGİL
 

Forumdan daha fazla yararlanmak için giriş yapın yada üye olun!

Forumdan daha fazla yararlanmak için giriş yapın veya kayıt olun!

Kayıt ol

Forumda bir hesap oluşturmak tamamen ücretsizdir.

Şimdi kayıt ol
Giriş yap

Eğer bir hesabınız var ise lütfen giriş yapın

Giriş yap

Tema düzenleyici

Tema özelletirmeleri

Grafik arka planlar

Granit arka planlar