- Katılım
- 1 May 2020
- Mesajlar
- 15,526
- Çözümler
- 1
- Tepkime puanı
- 42,045
- Puanları
- 113
TUİK verilerine göre Türkiye’de intihar edip bunda başarılı olanların %76’sı erkek. Yine aynı ankete göre intihara teşebbüs eden kadınlar, erkeklerden daha fazla. Ama kadınlar bu teşebbüslerinden genelde sağ kurtuluyormuş. İstatistiği şöyle okumamız gerekiyor: "Kadınlar erkeklerden daha çok ölmeye teşebbüs ediyor, ama erkekler kadınlara göre daha fazla ölüyor." Kadın intiharları genelde kendi değeri üzerinden şekilleniyor. Teşebbüs ederken genelde sonuç odaklı değil de ilgi çekmek için yapıyor bunu.
Değerli olduğunu görmek istiyor. Erkekler sağ kalırsa itibarını kaybedeceğine inandığı için daha sonuç odaklı yöntemler deniyor.
Bir erkek neden ölmek ister sahi?
Bu sorunun cevabını ararken göz attığım 3. Sayfa gazete haberlerinde, büyük oranın geçim sıkıntısı yüzünden olduğunu gördüm. Kredi borcunu ödeyememe, iflas, alacak verecek davalarında köşeye sıkışma erkek intihar sebeplerinin birincil sırasında geliyor.
Erkekler omuzlarına yüklenen şeyleri artık kaldıramıyor sanırım.
Bir çok başka sebebi ve suçlusu vardır tabi ama ben erkek yetiştirme stilimizin bu intiharlarda ana sebep olduğunu düşünüyorum.
Doğduğu andan itibaren anne tarafından süper güç gibi yetiştirilen 'aslan oğullar' ağlayınca baba tarafından "Erkek adam ağlar mı?” diye susturuluyor. Biraz kibar olsan arkadaşların 'muhallebi çocuğu' yapıyor seni, işsiz kalsan 'ne beceriksiz adamsın' diyor karın. Hep güçlü en güçlü sen olmalıymışsın gibi hissettiriyor toplum sana. Olamayınca da tökezliyorsun haliyle…
Çok güçlü olduğun imajın bozulmasın diye ne kimseye derdini anlatabiliyorsun, ne de bir uzmandan yardım almayı kabul ediyorsun. Çünkü toplum seni küçük yaştan itibaren 'başarı' odaklı büyütüyor ve başarılarının çetelesini de sayısal veriler ile tutuyor.
Erkeksen başarın kaç ev alabildiğin ne kadar maaş kazandığın ile ölçülüyor. Rakamsal olarak toplumu tatmin edemediğin hiçbir başarı başarıdan sayılmıyor artık.
Başarılı olman yetmiyor toplum için, ne kadar başaralı olduğunu merak ediyorlar.
"Araban kaç basıyo?", "O evi kaça aldın?", "Kaç ay askerlik yaptın?", "Kpss'den kaç almış?", "Tek taşı ne kadara aldın?", "Düğün için ne kadar harcadın?", "Kaç üniversite bitirdin?", "Cüzdanında ne kadar para var?"
Fert fert istatistik bilimciyiz mübarek.
Bu intihar vakalarında da parmak izi uygulansa, hepimizin parmağının izine bir şekilde ulaşırdı adli makamlar. Annenin, babanın, eşin, komşunun, arkadaşın hemen hemen herkesin parmak izi çıkar, saklanacak delik arardık.
Ezgi Akgül
3 Ekim 2024
Değerli olduğunu görmek istiyor. Erkekler sağ kalırsa itibarını kaybedeceğine inandığı için daha sonuç odaklı yöntemler deniyor.
Bir erkek neden ölmek ister sahi?
Bu sorunun cevabını ararken göz attığım 3. Sayfa gazete haberlerinde, büyük oranın geçim sıkıntısı yüzünden olduğunu gördüm. Kredi borcunu ödeyememe, iflas, alacak verecek davalarında köşeye sıkışma erkek intihar sebeplerinin birincil sırasında geliyor.
Erkekler omuzlarına yüklenen şeyleri artık kaldıramıyor sanırım.
Bir çok başka sebebi ve suçlusu vardır tabi ama ben erkek yetiştirme stilimizin bu intiharlarda ana sebep olduğunu düşünüyorum.
Doğduğu andan itibaren anne tarafından süper güç gibi yetiştirilen 'aslan oğullar' ağlayınca baba tarafından "Erkek adam ağlar mı?” diye susturuluyor. Biraz kibar olsan arkadaşların 'muhallebi çocuğu' yapıyor seni, işsiz kalsan 'ne beceriksiz adamsın' diyor karın. Hep güçlü en güçlü sen olmalıymışsın gibi hissettiriyor toplum sana. Olamayınca da tökezliyorsun haliyle…
Çok güçlü olduğun imajın bozulmasın diye ne kimseye derdini anlatabiliyorsun, ne de bir uzmandan yardım almayı kabul ediyorsun. Çünkü toplum seni küçük yaştan itibaren 'başarı' odaklı büyütüyor ve başarılarının çetelesini de sayısal veriler ile tutuyor.
Erkeksen başarın kaç ev alabildiğin ne kadar maaş kazandığın ile ölçülüyor. Rakamsal olarak toplumu tatmin edemediğin hiçbir başarı başarıdan sayılmıyor artık.
Başarılı olman yetmiyor toplum için, ne kadar başaralı olduğunu merak ediyorlar.
"Araban kaç basıyo?", "O evi kaça aldın?", "Kaç ay askerlik yaptın?", "Kpss'den kaç almış?", "Tek taşı ne kadara aldın?", "Düğün için ne kadar harcadın?", "Kaç üniversite bitirdin?", "Cüzdanında ne kadar para var?"
Fert fert istatistik bilimciyiz mübarek.
Bu intihar vakalarında da parmak izi uygulansa, hepimizin parmağının izine bir şekilde ulaşırdı adli makamlar. Annenin, babanın, eşin, komşunun, arkadaşın hemen hemen herkesin parmak izi çıkar, saklanacak delik arardık.
Ezgi Akgül
3 Ekim 2024
