kervan
Aktif Üye
- Katılım
- 2 Haz 2020
- Mesajlar
- 916
- Tepkime puanı
- 2,374
- Puanları
- 93
- Cinsiyet
Ârş-ı Âlâyı Titreten Hâdise | ||
|
Rasûlullah (sav) efendimiz buyurdular:
“Evleniniz, boşanmayınız!.. Zîrâ boşanma dolayısıyla arş titrer…” (Muhtâru’l-Ehâdîsi’n-Nebeviyye, 228)
Evlilik, İslâm’ın, üzerinde çok hassas bir şekilde durduğu maddî ve mânevî iki yönlü ulvî bir müessesedir. Dolayısıyla bu ulvî müessesenin te’sîsi husûsunda son
derece ciddiyet ve dikkat sahibi olmak zarûrîdir. Aksi hâlde izdivâcı basit bir beraberlikten ibâret zannederek oluşturulan âile yuvaları, arş-ı âlâyı titreten
hâdiseler olarak ifâde edilen yersiz boşanmalarla neticelenmektedir.
Hele zevk ve eğlence için kadın boşamak, hesap ve azâbı büyük bir cürüm ve zulüm olup merdûddur. Bu da, Hakk’ın aslâ afvetmeyeceği kul hakkını yüklenip
helâk ve hüsrâna doğru gaflet dolu adımlarla yürümektir. (Osman Nûri Topbaş, Gönül Bahçesinden Muhabbetteki Sır, Erkam Yay.)
Kısa Günün Kârı
Âilenin, ferdî ve ictimâî huzûr, seâdet ve selâmetin en müessir temel taşı olduğunu göstermektedir. Bundan dolayıdır ki, Hazret-i Peygamber (sav): "Kişinin cenneti, evidir!.." buyurmaktadır.
Bu demektir ki, -Allâh muhâfaza buyursun- onda cehennem olma istîdâdı da vardır.
Ey Rabbimiz! Bizlere ve âilelerimize, sana kulluk ve tâat üzre hoşnud olacağın bir takvâ hayatı nasîb eyleyip hânelerimizi lutuf ve seâdet cenneti eyle! Binbir
isyan ve gaflet amellerinin tutuşturduğu azâb cehennemi eyleme! Âmîn!