kervan
Aktif Üye
Anne Baba Hakkı | ||
|
“Anne ve babasına veya onlardan sadece birine yaşlılık günlerinde yetişip de cennete giremeyen kimse perişan olsun, perişan olsun, perişan olsun.” (Müslim, Birr 9, 10)
Efendimiz birçok hadislerinde anneye iyilik yapmaya ve onu hoşnud edecek davranışlarda bulunmaya teşvik etmiştir. Mesela bu rivâyetlerden birine göre:
Bir adam Rasûlullah (sav)’e gelerek:
“-Kendisine en iyi davranmam gereken kimdir?” diye sormuştu.
Rasûl-i Ekrem (sav):
“-Annen!” buyurdu.
Adam:
“-Ondan sonra kimdir?” diye sordu.
“-Annen!” buyurdu.
Adam tekrar:
“-Ondan sonra kim gelir?” diye sordu.
“-Annen!” dedi.
Adam tekrar:
“-Sonra kim gelir?” diye sordu.
Rasûl-i Ekrem (sav):
“-Baban!” cevabını verdi. (Buhârî, Edeb, 2; Müslim, Birr, 1)
Her Güne Bir Esma-ül Hüsna (Allah’ın En Güzel İsimleri)
el-Bâıs: Kullarını gafletten uyandırmak için onlara peygamberler gönderen, elçilerle ve gönderdiği kitapları ile ruhları uyandıran, kıyamet gününde ahiret hayatını başlatmak üzere
ölüleri dirilten ve kabirlerinden çıkararak, yeniden hayata döndüren demektir.
Kısa Günün Kârı
Peygamber Efendimiz kendisine en iyi davranılması gereken kimsenin anne olduğunu söylemekte, hatta onun bu iyi muameleyi, babaya nispetle üç misli daha fazla hak ettiğini
belirtmektedir. Çünkü anne babaya kıyasla çocuğu karnında taşıma, dünyaya getirme ve emzirme gibi üç farklı ve pek sıkıntılı işi üstlenmiş durumdadır. Ayrıca çocuğu yetiştirip terbiye
etme konusunda babadan hiç de geri kalmamaktadır. İşte bu ve benzeri sebepler, evlâdın saygısına, iyilik ve ikrâmına annenin daha fazla lâyık olduğunu göstermektedir.