Analiz Anı analizi

Analiz yapılacak yazı :


Kapı usulca açıldı.
Odayı aydınlatan pencereden içeri süzülen sokak lambasının cılız ışığıydı. Yavaş adımlarla odanın ortasına doğru ilerledi Carolin. Gögsünün inip kalkmasından çok heyecanlı olduğu anlaşılıyordu. Tam karşısında onu gördü. Pencerenin önünde bir masa ve üstünde kitaplar.
Kraliyet çocuğu William küçük bir tabureye oturmuş arkası Caroline dönük masanın üstünde kitapları karıştırıyor. Sanki hisseti arkasında biri olduğunu ama dönüp bakmadı.
Carolin elindekini saklamaya çalışıyordu. Yavaş Yavaş Masaya doğru ilerledi. Ses yapmamak için çok uğraştığı attığı adımlarından anlaşılıyordu.
Taburenin hemen arkasındaydı.
Elindekini usulca masanın köşesine bıraktı Carolin.
Kitaplardan başını kaldıran William masadakilerin 2 küçük papatya olduğunu farketti arkasını döndüüüü ama carolin yoktu.

Neden ? Çünkü Carolin bir melekti uçtu gitti

İnstegram üzerinde talebim üzerine yazılan küçük bir anı - deneme yazısıdır...
Yazı tamamen özgün olup, yazarın hayal dünyasını ve tasvir gücünü anlamak üzere yazdırılmıştır...

Giriş çok fazla spontane.
Devrik cümle ile giriş yapılmış olup gelişmede verilmesi gereken detay bilgisi hemen girerken verilmiş. Okuyucu merakta bırakılmamış. Tasvirler hayal gücünden ziyade olağan halinde bırakılarak anlatılmıştır.
Ortam tasvir yapılırken betimleme çok kullanılmamış olup duygudan arındırılmış ve sadece somut olana yoğunlaşılmış...
Oysa bir anı yada deneme herşeyden önce soyut ifadelerle süslenmelidir.


Giriş için örnek verirsek...

Hayat herzaman ki gibi akreple yelkovan arasına sıkışmış, zamanın girdabında dolaşan yolcular gibiydi.
Bu hengamede uzun zamandır yabancı bir ele hasret kalan kapı usulca aralandı. İçeriye doğru sızan gölgenin gördüğü, yorulmuş ve anılarla eskimiş koca bir sokak lambasının tüm geçmişin yükünüde sırtlayarak pencereden içeri süzülen cılız ışığıydı. Herşey yerli yerinde, ama yaşanmışlıkların her köşeye sindiği, biraz hüzün birazda neşe veren, kimi tarihi kalıntılar kimide modern tarihin hengamesini yansıtıyordu...
Carolin, ışıl ışıl parlayan gözleri, bembeyaz elbisesi ve ortamı kaplayan o mükemmel parfüm kokusuyla odanın ortasında durmuş her yeri tek tek inceliyordu... Gözünü alamadığı bir manzara ile karşı karşıyaydı. William, o cılız cüssesinin yanında Carolinin yıllar önce bıraktığı resmi masanın üstüne özenle yerleşmiş önünde tazeliğini kotiruyan iki papatya ve kırmızı kalple süslenmiş küçücük bir hediye paketi Carolinin gözlerinden hasret ve hüzünlü yansıtan damla damla yaşların yanaklarından süzülmesine neden oldu...

Bu şekil bir betimleme hem ortanmın resmini çekmemizi sağlar hemde duygu yoğunluğunu ve yaşanmışlıkları daha iyi anlamamızı sağlar..

Giriş için bu kadar analiz yeter...
Analize sonra devam edeceğim...

Sahnede aslında iki şey köze çok net şey çarpıyor, özlem ve duygu karmaşası...
Özlem ve duygu karmaşası somut ifade yada veriler ile yansıtamzssınız, bu yüzden ya çok yoğun soyut kavramlara yer vermeniz gerekecek. Yada hikayelendirme yapmanız lazım.
Hikayenin asıl hikayeden kopuk olup olmaması çok önemli değil, önemli olan o anki duygu yoğunluğunu ifade edebilmesidir.

Mesela kısa bir hikayelendirme yaparsak...
Carolin o esnada maziye dalıp, görkemli çınarın altında gözlerini hülyalara doğru yumdu...
Anlatır derler ki; bir zamanlar bir adam varmış, birini okadar çok sevmiş ki, görmeden, sesini bile duymadan sadece varlığını his ederek. Bazen kısa kısa mesajlar atarak...
Zamanla kadının gelgitleri, güvensizlikleri, huysuz davranışları arttıkça adam kabuğuna çekiliyormuş... Gün gelmiş kadın eski ilgiye eski, eski sevgiye hasret duymaya başlamış. Lakin elinden son cümleleri alınan adam onla geçen tüm güzel anları, sevgisini masasını üzerine koyduğu küçücük bir resme ve anılara sığdırmış...
O an Carolin düştüğü gafleti farketmiş etmesine lakin zaman ikisindende çok şeyleri götürdüğünü farketmiş..

VS vs...

Devam edeceğim...

@Masaru, Buralara uğramalısın kaptan ıh;;

Neden ? Çünkü Carolin bir melekti uçtu gitti...

Aslında herkesin hayatında yaşadığı bir an...
Belkide herkesin hayatını anlatmaya yeterlidir...

Anı analizinde bir şeye değinmem gerek
Sizce konfor gerçeten hayatınıza huzur mu getiriyor ?
Yada confor ve para huzur temini icin yeterli mi ?
Neden hicbirsey eskisi gibi huzur vermiyor hep gecmisi ozluyoruz?

Kendimizle yüzleşmek mi zor yoksa aslında kendimiz olmak mı zor olan