-  
											
- Katılım
 - 1 May 2020
 
 -  
											
- Mesajlar
 - 17,453
 
 -  
											
- Çözümler
 - 1
 
 -  
											
- Tepkime puanı
 - 47,893
 
 -  
											
- Puan
 - 113
 
 
Akademi hakikatin peşinde midir?
Akademi büyük bir israftır desem haksızlık olur. Ancak acı gerçek şudur: Normalde akademik üretimin yüzde doksanı zayiattır. Kimine göre dolgu malzemesidir, diğer kısım kırılmasın veya taşınabilsin diye. İyimser bir nazarla katlanılması gereken bir ekosistem unsuru olduğu söylenebilir. Birkaç yerde çiçek açsın diye geniş bir bahçede yeşillik lazımdır. Keşke sorun sadece vasatlık olsaydı. Akademideki amaca yabancılaşma düzeyi aslında korkunç boyutlardadır. Ama ağlayanı yoktur.
- Akademisyenlerin mahalleli halktan farkı pek azdır. (Olaylara bakış derinliği kahve ahalsinin ancak bir iki tık züerindedir-AHÇ)
- En az onlar kadar modalara kapılırlar.
- En az onlar kadar çaresiz ademcocuklarıdır.
- Çok da kolay kötü yollara düşerler.
- En saçma konuya araştırma fonu koyulsa hemen oraya seğirtirler.
- Akademi aleminde çeteleşmeler hatta mafyalaşma vardır.
- Networksuz yaprak düşmez. Dayanisma gruplarina girmeden tutunmak cok zordur. Yerine göre yeni katılanlara hem fikri hem de sosyal anlamda zorbalık uygulanabilir.
- Mahalleler vardır. Yerine göre bu mahallelerin sakinleri haraca bağlanır.
- Bürokrasi ve yayın tesisatlarında vanaları tutanlar, vanalara tutunmak isteyenlerden atıf toplarlar. (Atıflı işleri akçeli işlere kadar düşüren sahte dergiler ve parayla yayın gibi gariplikler bile zuhur edebilir).
- Akademisyenlerin önemli bir kısmı akıntıya kendilerini bırakıp suyun altında kalmamayı başarılı kariyer sayar.
- Dünyada hiçbir insanoğluna faydası olmayacak nice içerik akademik üretimin koriodorlarında rahatlıkla seyahat edebiliyor, uzun süre tedavülde kalabiliyor. Yeter ki formaliteler, atıflar ve jargon demagojisi iyi yapılsın.
Mücahit Bilicinin yazısının tamamını tavsiye ederim.
Yalnız yazıya bir itirazımız var:
Akademi dünyasının %90'ı zayiattır diyor.
BU %10'unun işe yaradığını iddia etmektir.
Lakin eğer akademi dünyasının %10'u işe yarar durumda olsaydı bambaşka bir Türkiye manzarası ile karşı karşıya olacağımızı düşünüyorum.
Bana kalsa %1 bile çok iyi rakam.
Ama siz bana bakmayın zira ben çok yanılırım.
(Mavi Muhacir'e teşekkürlerimle)
Ahmet Hakan Çakıcı

				
			Akademi büyük bir israftır desem haksızlık olur. Ancak acı gerçek şudur: Normalde akademik üretimin yüzde doksanı zayiattır. Kimine göre dolgu malzemesidir, diğer kısım kırılmasın veya taşınabilsin diye. İyimser bir nazarla katlanılması gereken bir ekosistem unsuru olduğu söylenebilir. Birkaç yerde çiçek açsın diye geniş bir bahçede yeşillik lazımdır. Keşke sorun sadece vasatlık olsaydı. Akademideki amaca yabancılaşma düzeyi aslında korkunç boyutlardadır. Ama ağlayanı yoktur.
- Akademisyenlerin mahalleli halktan farkı pek azdır. (Olaylara bakış derinliği kahve ahalsinin ancak bir iki tık züerindedir-AHÇ)
- En az onlar kadar modalara kapılırlar.
- En az onlar kadar çaresiz ademcocuklarıdır.
- Çok da kolay kötü yollara düşerler.
- En saçma konuya araştırma fonu koyulsa hemen oraya seğirtirler.
- Akademi aleminde çeteleşmeler hatta mafyalaşma vardır.
- Networksuz yaprak düşmez. Dayanisma gruplarina girmeden tutunmak cok zordur. Yerine göre yeni katılanlara hem fikri hem de sosyal anlamda zorbalık uygulanabilir.
- Mahalleler vardır. Yerine göre bu mahallelerin sakinleri haraca bağlanır.
- Bürokrasi ve yayın tesisatlarında vanaları tutanlar, vanalara tutunmak isteyenlerden atıf toplarlar. (Atıflı işleri akçeli işlere kadar düşüren sahte dergiler ve parayla yayın gibi gariplikler bile zuhur edebilir).
- Akademisyenlerin önemli bir kısmı akıntıya kendilerini bırakıp suyun altında kalmamayı başarılı kariyer sayar.
- Dünyada hiçbir insanoğluna faydası olmayacak nice içerik akademik üretimin koriodorlarında rahatlıkla seyahat edebiliyor, uzun süre tedavülde kalabiliyor. Yeter ki formaliteler, atıflar ve jargon demagojisi iyi yapılsın.
Mücahit Bilicinin yazısının tamamını tavsiye ederim.
Yalnız yazıya bir itirazımız var:
Akademi dünyasının %90'ı zayiattır diyor.
BU %10'unun işe yaradığını iddia etmektir.
Lakin eğer akademi dünyasının %10'u işe yarar durumda olsaydı bambaşka bir Türkiye manzarası ile karşı karşıya olacağımızı düşünüyorum.
Bana kalsa %1 bile çok iyi rakam.
Ama siz bana bakmayın zira ben çok yanılırım.
(Mavi Muhacir'e teşekkürlerimle)
Ahmet Hakan Çakıcı
