- Katılım
- 1 May 2020
- Mesajlar
- 15,700
- Çözümler
- 1
- Tepkime puanı
- 42,661
- Puanları
- 113
"ABDEST" PEDAGOJİSİ!!!
Çocukluk ve gençlik dönemlerinde sabah namazına kalkıp 4 mevsim abdest almayı "bir disiplin" hâline getirmenin adıdır "eğitim"!!!
Ruha bu dönemlerde "eğilmeyi" öğretemedikten sonra, dünyanın en prestijli kolejinde yahut üniversitesinde okusanız ne fark eder?
Eğitim "zorluğa alışmayı" öğretir insana. Aklını, kalbini ve iradesini yerinde ve doğru kullanabilmesi için önce bedeninin de "insan olmanın bedelini" ödeyecek bir kıvama gelmesi gerekir insanın.
Bu nedenle namaz, oruç, zekât gibi "süreklilik ve devamlılığı" gerektiren kavramlar, başlı başına iradenin terbiye olmaya alıştırıldığı kadim pedagojik disiplinlerdir.
Bunlarda süreklilik olmadan, iradenin taam ve itminan bulması mümkün değildir.
İrade teslimiyeti ve disiplini elde edemezse kontrolünü yitiren "cyborg"a dönüşür. İrade, ehlinin kontrolündeyken, onu bir zırh gibi korur daima...
Tersi durum insan için de insanlık için de bir "felâkettir"!
Diyeceğim o ki, bugün müfredatta, psikoloji kliniklerinde, araştırma laboratuvarlarında, kişisel gelişim akademilerinde, diyetisyen ve hekim reçetelerinde bu "tedavinin ve eğitimin" pek bir yeri yok!!?
Bir çocuk sabahleyin "soğuk su ile abdest almayı öğrenememişse" bundan gayrı bütün teoremleri ve sistemlerin topunu birden unutun gitsin!
Kerim Aral
Çocukluk ve gençlik dönemlerinde sabah namazına kalkıp 4 mevsim abdest almayı "bir disiplin" hâline getirmenin adıdır "eğitim"!!!
Ruha bu dönemlerde "eğilmeyi" öğretemedikten sonra, dünyanın en prestijli kolejinde yahut üniversitesinde okusanız ne fark eder?
Eğitim "zorluğa alışmayı" öğretir insana. Aklını, kalbini ve iradesini yerinde ve doğru kullanabilmesi için önce bedeninin de "insan olmanın bedelini" ödeyecek bir kıvama gelmesi gerekir insanın.
Bu nedenle namaz, oruç, zekât gibi "süreklilik ve devamlılığı" gerektiren kavramlar, başlı başına iradenin terbiye olmaya alıştırıldığı kadim pedagojik disiplinlerdir.
Bunlarda süreklilik olmadan, iradenin taam ve itminan bulması mümkün değildir.
İrade teslimiyeti ve disiplini elde edemezse kontrolünü yitiren "cyborg"a dönüşür. İrade, ehlinin kontrolündeyken, onu bir zırh gibi korur daima...
Tersi durum insan için de insanlık için de bir "felâkettir"!
Diyeceğim o ki, bugün müfredatta, psikoloji kliniklerinde, araştırma laboratuvarlarında, kişisel gelişim akademilerinde, diyetisyen ve hekim reçetelerinde bu "tedavinin ve eğitimin" pek bir yeri yok!!?
Bir çocuk sabahleyin "soğuk su ile abdest almayı öğrenememişse" bundan gayrı bütün teoremleri ve sistemlerin topunu birden unutun gitsin!
Kerim Aral