Darmadağın paramparça olmuş bir insan anatomisi...
İçeride yaşanılan fırtınanın dışa vurmu, yada ruhun, benliğin, içimizde durmuş deli tayların simülasyonu..
Kalp vucuda kan pompalamadığında damarlar kansız kalır ve vücut çalışamaz hale gelir. Tıpkı yürek dünyamızın zedelendiğinde bedenimizin kontrolümüzden çıktığı gibi...
İnsan bir yönüyle çok güçlü, diğer yönüyle çok hassas ve zayıf bir yapıya sahiptir...
Tıpkı dünya dediğimiz gezegen gibi..
Hırsı, azmi, mücadele ruhu onu ayakta tutar ve giderek güçlendirir, duyguları ise onu bir kafese hapseder, bazen öyle darmadağın ederki insan bir ceset olur kalır, kalp istediği kadar kan pompalasın beyin işlevini yerine getiremez çünkü insan sevgi olmadan, duyguları olmadan yaşayamaz...
Dünyayı yere sabitleyen dağlar ve üzerindeki verimli toprak örüntüsü, okadar güçlü ve canlıki lakin bşr yanında okadar kırılgan ki dengesi bozulduğunda sussuz kalıp kum çölüne döner...
İşte insanda bunun gibidir.
Bu yüzden Ruh, kalp ve beyin arasındaki denklemi iyi kurmalı en ufak rüzgarlarda yerlere devrilmemeliyiz.
Yoksa kalp, ruh, akıl ve beden arasındaki sağlam ilişki, aşk sekteye uğrar ve resimdeki gibi darmadağın olur...
Sevdiklerinizi kucaklayıp, ruhunuza sarmalayın, onlara iyi gelin... Yoksa ellerinizden kayıp giderler fark bile edemezsiniz.
Denizdeki fırtına gözle görünür yaşanır, herkes ona göre tedbir alır...
Ama insanın içindeki fırtına..
Yanlızlık...